Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi

100 / 100

Epilepsi, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen, kronik bir nörolojik hastalıktır. Beyindeki anormal elektriksel aktivite sonucu ortaya çıkan ve tekrarlayan nöbetlerle kendini gösteren bu hastalık, bireyin yaşam kalitesini doğrudan etkileyebilir. Sadece nöbetlerle sınırlı olmayan; sosyal, psikolojik ve bilişsel boyutları da olan karmaşık bir sağlık sorunudur. Tüm yaş gruplarında görülebilmesine rağmen, en yaygın olarak çocukluk döneminde ve ileri yaşlarda ortaya çıkar. Hastalığın şiddeti, türü ve sıklığı kişiden kişiye değişkenlik gösterir.

Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi

Epilepsinin en temel nedeni, beyindeki sinir hücrelerinin (nöronların) kontrolsüz elektriksel deşarjlar yapmasıdır. Bu düzensiz sinyaller, bilinç kaybı, istemsiz hareketler, duygusal değişimler ve bazı durumlarda geçici zihinsel karmaşa gibi belirtilere yol açabilir. Epilepsiye neden olan faktörler arasında genetik yatkınlık, beyin travmaları, inme, enfeksiyonlar, doğum sırasında oksijen yetersizliği ve beyin tümörleri sayılabilir. Ancak, birçok vakada altta yatan neden tam olarak belirlenememektedir. Hastalığın karmaşık yapısı, tanı ve tedavi süreçlerini de bireysel olarak şekillendirmektedir.

Toplumda yanlış anlaşılan ve bazen damgalamaya neden olan bir hastalık olabilmektedir. Geçmişte, epilepsi nöbetleri mistik veya ruhani olaylarla ilişkilendirilirken, günümüzde bilimsel araştırmalar hastalığın tamamen nörolojik kökenli olduğunu kanıtlamıştır. Buna rağmen, yanlış inanışlar ve önyargılar devam etmektedir. Bu durum, hastaların sosyal yaşamlarını ve ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir. Farkındalığın artırılması, hem hastaların hem de toplumun bilinçlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Bu makalede epilepsinin nedenleri, belirtileri, tanı yöntemleri ve tedavi seçenekleri detaylı olarak ele alınacaktır. Hastaların yaşam kalitesini artırmak ve hastalığın etkilerini en aza indirmek için mevcut bilimsel ve tıbbi gelişmeler ışığında en güncel bilgileri sunmayı amaçlıyoruz. Epilepsi hakkında doğru bilgiye ulaşmak, hastaların ve yakınlarının bu durumla daha bilinçli bir şekilde başa çıkmasına yardımcı olabilir.

Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi

Epilepsi Nedenleri Nelerdir?

Epilepsi, beyin hücrelerindeki anormal elektriksel aktiviteler sonucu ortaya çıkan nörolojik bir hastalıktır. Epilepsiye yol açan nedenler oldukça çeşitlidir ve doğuştan gelen faktörlerden çevresel etkenlere kadar farklı kategorilere ayrılabilir.

1. Genetik Faktörler

Bazı epilepsi türleri kalıtsal özellikler gösterebilir. Ailesinde epilepsi öyküsü olan bireylerde hastalığın görülme olasılığı daha yüksektir. Epilepsiye yatkınlığa neden olan bazı genetik mutasyonlar belirlenmiştir. Özellikle çocukluk çağında görülen genetik epilepsi türlerinde aileden geçen genetik değişimler önemli bir rol oynar.

2. Beyin Hasarları ve Travmalar

Beyne alınan darbeler, kazalar veya doğum sırasında oluşan oksijen eksiklikleri neden olabilir. Şu durumlar riski artırabilir:

  • Trafik kazaları sonucu kafa travmaları
  • Spor yaralanmaları
  • Düşme veya darbe sonucu beyin sarsıntıları
  • Doğum sırasında beyin oksijen yoksunluğu (hipoksi)

3. Enfeksiyonlar

Beyin ve sinir sistemini etkileyen bazı enfeksiyonlar da yol açabilir. Özellikle aşağıdaki enfeksiyon hastalıkları beyin dokusunda iltihaplanmaya neden olarak epileptik nöbetleri tetikleyebilir:

  • Menenjit
  • Ensefalit (beyin iltihabı)
  • Beyin apseleri
  • Nörosistiserkoz (parazit kaynaklı beyin enfeksiyonu)

4. İnme ve Damar Hastalıkları

Beyin damarlarının tıkanması veya kanaması sonucu beyin dokusuna yeterince oksijen gitmemesi epilepsiye yol açabilir. İnme, genellikle yaşlı bireylerde epilepsi gelişimine neden olan en önemli faktörlerden biridir. Yüksek tansiyon, diyabet ve damar sertliği gibi durumlar da riski artırabilir.

5. Tümörler ve Beyin Lezyonları

Beyinde oluşan tümörler veya yapısal anormallikler epilepsiye neden olabilir. Özellikle beyin korteksinde bulunan tümörler sinir hücrelerinin anormal elektriksel aktivite üretmesine yol açabilir. Beyindeki doğumsal kistler veya arteriovenöz malformasyonlar (damar bozuklukları) da epileptik nöbetlerin kaynağı olabilir.

6. Metabolik ve Beslenme Bozuklukları

Bazı metabolik hastalıklar ve beslenme bozuklukları epilepsiye neden olabilir. Örneğin:

  • Hipoglisemi: Düşük kan şekeri seviyeleri beyin fonksiyonlarını bozarak nöbetlere yol açabilir.
  • Hipernatremi ve Hiponatremi: Kandaki sodyum seviyelerindeki dengesizlikler sinir hücrelerinin işleyişini bozarak neden olabilir.
  • B12 ve Folat Eksikliği: Sinir hücrelerinin sağlıklı çalışmasını engelleyerek nöbet riskini artırabilir.

7. İlaçlar ve Zehirlenmeler

Bazı ilaçlar ve toksik maddeler epilepsiye neden olabilir veya nöbetleri tetikleyebilir. Özellikle:

  • Alkol ve uyuşturucu madde kullanımı
  • Yüksek dozda alınan psikiyatrik ilaçlar
  • Zehirli kimyasallara maruz kalma (kurşun, civa gibi ağır metaller)
  • Ani ilaç bırakma (özellikle epilepsi ilaçlarının düzensiz kullanımı)

8. Gelişimsel ve Doğumsal Anomaliler

Beynin gelişimi sırasında meydana gelen anomaliler epilepsiye neden olabilir. Özellikle hamilelik sırasında annenin enfeksiyonlar, toksik maddeler veya yetersiz beslenmeye maruz kalması bebeğin beyin yapısını olumsuz etkileyerek doğumsal epilepsi riskini artırabilir. Beyinde kortikal displazi (beyin kıvrımlarındaki anormal gelişim), mikrosefali (küçük beyin gelişimi) gibi durumlar hastalığa zemin hazırlayabilir.

9. Nörodejeneratif Hastalıklar

Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklar, beyin hücrelerinin tahrip olmasıyla epilepsiye neden olabilir. Bu hastalıklar özellikle yaşlı bireylerde epileptik nöbetlerin ortaya çıkmasına katkıda bulunur.

10. Nedeni Bilinmeyen (İdiyopatik) Epilepsi

Bazı vakalarda açık bir sebep bulunamaz. Bu türe idiyopatik epilepsi denir. Genellikle genetik yatkınlık söz konusu olabilir, ancak beyin görüntüleme veya diğer testlerde belirgin bir neden saptanamaz.

Birçok farklı faktörden kaynaklanabilen karmaşık bir hastalıktır. Nedeni ne olursa olsun, uygun tanı ve tedavi yöntemleriyle nöbetler kontrol altına alınabilir ve hastaların yaşam kalitesi artırılabilir.

Epilepsi Belirtileri Nelerdir?

Beyin hücrelerinde anormal elektriksel aktivite sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır ve belirtileri, nöbetin türüne ve beynin hangi bölgesinin etkilendiğine bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Epilepsi belirtileri genellikle nöbetlerle ilişkilendirilse de, her hastada nöbet türleri ve şiddeti farklılık gösterebilir.

1. Bilinç Kaybı ve Konfüzyon

Bazı epilepsi nöbetleri, hastanın bilincini tamamen kaybetmesine neden olabilir. Bu tür nöbetler sırasında kişi çevresine tepki vermez ve nöbet sonrası bir süre konfüzyon (bilinç bulanıklığı) yaşayabilir. Konfüzyon birkaç saniye sürebileceği gibi dakikalarca da devam edebilir.

2. Ani ve Kontrolsüz Kas Kasılmaları (Konvülsiyonlar)

Epilepsi nöbetlerinin en bilinen belirtilerinden biri, istemsiz kas kasılmalarıdır. Özellikle jeneralize tonik-klonik nöbetlerde, vücutta ani sertleşme (tonik faz) ve ardından ritmik kasılmalar (klonik faz) meydana gelir. Bu süreçte kişi yere düşebilir ve kendine zarar verme riski artar.

3. Vücutta Ani Seğirmeler ve İstemsiz Hareketler

Bazı türlerde, özellikle miyoklonik nöbetlerde, ani ve kısa süreli kas seğirmeleri görülebilir. Bu seğirmeler genellikle kollarda ve bacaklarda meydana gelir ve hasta tarafından kontrol edilemez.

4. Gözlerde Sabit Bakış veya Göz Kırpma Hareketleri

Bazı epilepsi nöbetlerinde hasta bir noktaya dalıp gidebilir veya gözleri belirli bir noktaya sabitlenebilir. Absans nöbetler olarak bilinen bu tür nöbetlerde hasta birkaç saniye süren bilinç kaybı yaşar ve bu süre zarfında hareketleri donuklaşır. Bazen göz kırpma veya dudak şapırdatma gibi hafif motor hareketler eşlik edebilir.

5. Anormal Duyusal Deneyimler (Aura)

Bazı hastalar nöbet başlamadan önce bir tür öncü belirti (aura) deneyimler. Aura, halüsinasyon, mide bulantısı, ani korku hissi veya garip kokular/tatlar hissetme gibi farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Aura, epilepsi nöbetinin yaklaştığını gösteren önemli bir uyarı işareti olabilir.

6. Konuşma ve Anlama Güçlüğü

Epilepsi nöbetleri sırasında veya sonrasında hastalarda konuşma zorlukları yaşanabilir. Bazı durumlarda kişi konuşulanları anlamakta güçlük çekerken, bazı hastalar ise kelimeleri doğru bir şekilde söyleyemez veya konuşamayacak duruma gelir.

7. Hafıza Kaybı ve Bilişsel Bozukluklar

Nöbetler sonrası kısa süreli hafıza kaybı yaygındır. Kişi, nöbet sırasında yaşananları hatırlamayabilir veya geçici olarak olayları hatırlamakta zorlanabilir. Kronik epilepsi hastalarında uzun vadede bilişsel işlevlerde bozulma görülebilir.

8. Uyku Halinde Nöbetler

Bazı epilepsi nöbetleri uyku sırasında meydana gelir. Bu tür nöbetler sırasında hasta anormal hareketler yapabilir, sesler çıkarabilir veya uykudan aniden sıçrayarak uyanabilir. Uyku nöbetleri genellikle frontal lob epilepsisi ile ilişkilidir.

9. Ruhsal ve Duygusal Değişimler

Hastalar nöbetlerden önce veya sonra ani duygusal değişimler yaşayabilir. Aniden aşırı korku, öfke, mutluluk veya kaygı hissedebilirler. Ayrıca bazı türlerde anksiyete, depresyon ve psikoz gibi psikiyatrik belirtiler görülebilir.

Epilepsi belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve nöbet türüne bağlı olarak farklı formlarda ortaya çıkabilir. Eğer bu belirtilerden biri veya birkaçı sıkça yaşanıyorsa, vakit kaybetmeden bir nöroloji uzmanına başvurulmalıdır.

Epilepsi Tanısı Nasıl Konulur?

Epilepsi tanısı, hastanın tıbbi öyküsü, klinik değerlendirmesi ve bir dizi laboratuvar ve görüntüleme testi ile konulur. Tanının doğru bir şekilde konulması, hastalığın nedeninin belirlenmesi ve uygun tedavi sürecinin başlatılması açısından büyük önem taşır.

1. Tıbbi Geçmiş ve Hasta Hikayesi

Tanıda ilk ve en önemli adımlardan biri hastanın geçmiş tıbbi öyküsünün ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesidir. Doktor, nöbetlerin sıklığını, süresini, tetikleyici faktörleri ve nöbetlerin nasıl başladığını ve nasıl seyrettiğini öğrenmek için hasta ve hasta yakınlarıyla görüşme yapar. Özellikle şu detaylar önemlidir:

  • Nöbetlerin başlangıç yaşı ve sıklığı
  • Nöbet esnasında yaşanan belirtiler (bilinç kaybı, kasılmalar, göz kayması vb.)
  • Nöbet öncesinde herhangi bir aura veya uyarıcı belirti olup olmadığı
  • Ailede epilepsi öyküsü olup olmadığı
  • Kullanılan ilaçlar ve geçmiş hastalıklar

2. Nörolojik Muayene

Tıbbi öykü alındıktan sonra nörolojik muayene yapılır. Bu muayene sırasında doktor, refleksler, kas gücü, denge, koordinasyon ve duyusal işlevler gibi nörolojik sistemin çeşitli yönlerini değerlendirir. Bu muayene, epilepsinin altında yatan bir beyin hasarı veya sinir sistemi bozukluğu olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.

3. Elektroensefalografi (EEG)

EEG, tanıda en sık kullanılan testlerden biridir. Beynin elektriksel aktivitesini ölçen bu test, nöbetler sırasında veya nöbetler arasında anormal beyin dalgalarını tespit etmeye yardımcı olur. EEG sırasında hastanın kafa derisine elektrotlar yerleştirilir ve belirli bir süre boyunca beyin aktivitesi kaydedilir.

  • Uyku EEG’si: Bazı türlerde, özellikle gece ortaya çıkan nöbetleri değerlendirmek için uyku EEG’si kullanılabilir.
  • Video EEG: Hasta uzun süre gözlem altına alınarak EEG kaydı ile eş zamanlı olarak video kaydı alınır. Bu yöntem, nöbetlerin doğrudan gözlemlenmesine ve teşhisin kesinleştirilmesine yardımcı olabilir.

4. Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) ve Bilgisayarlı Tomografi (BT)

Epilepsi tanısında kullanılan diğer önemli görüntüleme yöntemleri MRG (Manyetik Rezonans Görüntüleme) ve BT (Bilgisayarlı Tomografi) taramalarıdır. Bu testler, beyindeki yapısal anormallikleri (tümörler, beyin hasarları, kanamalar, doğuştan gelen beyin bozuklukları gibi) ortaya çıkarmak için kullanılır.

5. Kan Testleri ve Metabolik İncelemeler

Bazı vakalar, enfeksiyonlar, genetik hastalıklar veya metabolik bozukluklar nedeniyle ortaya çıkabilir. Bu nedenle doktorlar, hastanın kanında belirli metabolik ve biyokimyasal değişiklikleri saptamak için kan testleri yapabilir. Kan testlerinde şu değerlere bakılabilir:

  • Kan şekeri seviyeleri
  • Elektrolit dengesi (sodyum, potasyum, kalsiyum vb.)
  • Karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri
  • Enfeksiyon belirteçleri
  • Genetik testler (özellikle kalıtsal epilepsi şüphesi varsa)

6. Epilepsi Ayırıcı Tanısı

Tanı koyulurken, epilepsi ile karışabilecek diğer hastalıkların dışlanması gerekir. Bazı durumlar epileptik nöbetlere benzeyebilir ancak farklı tıbbi nedenlerden kaynaklanabilir:

  • Senkop (bayılma)
  • Psikojenik nöbetler (psikolojik nedenlerle ortaya çıkan nöbet benzeri durumlar)
  • Migren atakları
  • Uyku bozuklukları (örneğin, uyurgezerlik, narkolepsi)
  • Hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü)
  • İnme veya geçici iskemik ataklar (TIA)

Bu ayırıcı tanılar için ek testler (örneğin, kardiyolojik incelemeler, psikiyatrik değerlendirme, uyku testleri vb.) gerekebilir.

7. Tanının Kesinleştirilmesi ve Takip Süreci

Epilepsi tanısı konulduktan sonra nöbetlerin tipi, sıklığı ve hastalığın nedenine bağlı olarak uygun tedavi planı oluşturulur. Tanının kesinleşmesi için bazen uzun süreli takip ve tekrar eden testler gerekebilir.

  • Hasta, nöbet günlüğü tutarak nöbetlerin sıklığını, süresini ve tetikleyici faktörleri kaydetmelidir.
  • Tedavi sürecinde ilaç etkinliği ve yan etkiler düzenli olarak izlenmelidir.
  • Tanı ve tedavi sürecinde multidisipliner bir yaklaşım benimsenerek nörolog, psikiyatrist, genetik uzmanı ve diğer ilgili uzmanlarla iş birliği yapılabilir.

Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi

Epilepsi Tedavisi Nasıl Yapılır?

Epilepsi tedavisi, hastanın nöbet sıklığını azaltmayı, nöbetleri tamamen kontrol altına almayı ve yaşam kalitesini artırmayı amaçlar. Tedavi planı, hastanın epilepsi türüne, nöbetlerin şiddetine ve nedenine göre belirlenir. Epilepsi tedavisinde kullanılan yöntemler ilaç tedavisi, cerrahi müdahaleler, diyet tedavisi ve nörostimülasyon gibi çeşitli yaklaşımları içerebilir.

1. İlaç Tedavisi (Antiepileptik İlaçlar)

Epilepsi tedavisinde en yaygın kullanılan yöntem, antiepileptik ilaçlarla (AEİ) yapılan farmakolojik tedavidir. Bu ilaçlar, beyin hücrelerindeki aşırı elektriksel aktiviteyi baskılayarak nöbetleri önler veya azaltır.

  • Uygun ilaç seçimi: Hastanın epilepsi türüne ve nöbet özelliklerine bağlı olarak belirlenir. Yaygın kullanılan bazı antiepileptik ilaçlar arasında karbamazepin, valproat, levetirasetam, lamotrijin ve fenitoin bulunur.
  • Doz ayarlaması: Başlangıçta düşük dozda başlanarak, hastanın yanıtına göre dozaj ayarlanır.
  • Tedavi süresi: Nöbetlerin kontrol altına alınması genellikle yıllar sürebilir. En az 2-5 yıl nöbetsiz geçen hastalarda doktor kontrolünde ilaç kesilebilir.
  • Yan etkiler: Antiepileptik ilaçlar baş dönmesi, yorgunluk, mide bulantısı, kilo değişiklikleri, ruh hali bozuklukları ve karaciğer enzimlerinde değişiklik gibi yan etkilere yol açabilir.

2. Epilepsi Cerrahisi

İlaç tedavisine dirençli epilepsi hastalarında cerrahi tedavi bir seçenek olabilir. Özellikle belirli bir beyin bölgesinden kaynaklanan nöbetler için cerrahi daha etkili olabilir.

  • Fokal rezektif cerrahi: Nöbetlere neden olan beyin bölgesinin çıkarılması esasına dayanır. En sık kullanılan yöntemlerden biridir.
  • Lobektomi: Genellikle temporal lob epilepsisi olan hastalar için uygulanır. Bu yöntemde, nöbetleri tetikleyen beyin dokusu çıkarılır.
  • Corpus callosotomi: İki beyin yarım küresi arasındaki bağlantıyı keserek nöbetlerin yayılmasını önlemek için yapılır.
  • Fonksiyonel hemisferektomi: Özellikle çocuklarda ve yaygın nöbetleri olan hastalarda kullanılabilir.

3. Ketojenik Diyet

Özellikle çocuklarda ve ilaçlara dirençli epilepsi vakalarında, yüksek yağ ve düşük karbonhidrat içeren ketojenik diyet nöbet sıklığını azaltabilir.

  • Nasıl etki eder? Vücut enerji üretmek için yağları kullanmaya başlar ve oluşan keton cisimcikleri beyin hücrelerinde nöbetleri baskılayıcı etki gösterebilir.
  • Kimler için uygundur? İlaç tedavisinden fayda görmeyen çocuklar için özellikle önerilir.
  • Dikkat edilmesi gerekenler: Diyet, doktor ve diyetisyen gözetiminde uygulanmalı ve yan etkiler (beslenme yetersizlikleri, mide bulantısı, yorgunluk) takip edilmelidir.

4. Nörostimülasyon Tedavileri

İlaçlarla kontrol altına alınamayan epilepsi vakalarında, sinir sistemine yönelik elektriksel uyarılar ile nöbetlerin sıklığını ve şiddetini azaltmaya yönelik tedaviler uygulanabilir.

  • Vagus sinir stimülasyonu (VNS): Göğüs bölgesine yerleştirilen bir cihaz ile vagus siniri düzenli olarak uyarılarak nöbetlerin kontrol altına alınması amaçlanır.
  • Derin beyin stimülasyonu (DBS): Beynin belirli bölgelerine yerleştirilen elektrotlar aracılığıyla elektriksel uyarılar gönderilerek nöbetler azaltılabilir.
  • Yan etkiler: Ses kısıklığı, nefes almada zorluk ve boyun bölgesinde rahatsızlık gibi hafif yan etkiler görülebilir.

5. Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Alternatif Yöntemler

Epilepsi yönetiminde yaşam tarzı değişiklikleri ve alternatif tedaviler de destekleyici rol oynayabilir.

  • Uyku düzenine dikkat etmek: Uykusuzluk, nöbetlerin tetiklenmesine neden olabilir.
  • Stresten kaçınmak: Stresin kontrol edilmesi için yoga, meditasyon ve nefes egzersizleri gibi yöntemler önerilebilir.
  • Alkol ve uyarıcı maddelerden kaçınmak: Alkol ve bazı ilaçlar nöbet riskini artırabilir.
  • Düzenli fiziksel aktivite: Hafif ve orta düzeyde egzersizler, beynin genel sağlığına katkı sağlayabilir.

Sonuç

Epilepsi tedavisi hastaya özel olarak planlanmalıdır. Antiepileptik ilaçlar çoğu hastada nöbet kontrolü sağlarken, ilaçlara dirençli vakalar için cerrahi müdahaleler, diyet tedavileri ve nörostimülasyon teknikleri değerlendirilebilir. Tedavi sürecinde düzenli doktor takibi büyük önem taşır ve hastaların yaşam kalitesini artırmak için ek destek yöntemleri de kullanılabilir.

Tablo: Epilepsi Tedavisi Yöntemleri

Tedavi Yöntemi Açıklama Örnekler Avantajlar Dezavantajlar
İlaç Tedavisi Epileptik nöbetleri kontrol altına almak için kullanılan ilaçlar. Karbamazepin, Lamotrijin, Valproat, Levetirasetam – Nöbetlerin sıklığını ve şiddetini azaltabilir.
– Genellikle ilk tercih edilen tedavi yöntemidir.
– Yan etkiler (baş ağrısı, uyuşukluk, kilo artışı).
– İlaçların düzenli kullanımı ve takip gerektirir.
Cerrahi Müdahale Beyindeki epileptik aktivite kaynaklarını çıkarmak için yapılan cerrahi işlemler. Temporal lobektomi, Korpus kallozotomi, Hemisferotomi – İlaçlara yanıt vermeyen hastalarda etkili olabilir.
– Kalıcı iyileşme sağlayabilir.
– Riskli olabilir.
– Nörolojik komplikasyon riski taşıyabilir.
– Ameliyat sonrası iyileşme süreci uzun olabilir.
Diyet Tedavisi Nöbetleri kontrol altına almak için özel diyet planları. Ketojenik diyet, Atkin’s diyeti – Bazı türlerde nöbetleri azaltabilir.
– İlaç tedavisine ek olarak uygulanabilir.
– Sıkı bir diyet takip gerektirir.
– Yan etkiler (düşük enerji, sindirim sorunları) yaşanabilir.
Yaşam Tarzı Değişiklikleri Sağlıklı yaşam alışkanlıkları ve stres yönetimi yöntemleri ile nöbetleri azaltma. Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, stres yönetimi – Genel sağlık ve yaşam kalitesini artırabilir.
– Nöbetlerin sıklığını azaltabilir.
– Nöbetlerin tamamen kontrol altına alınmasını sağlamayabilir.
– Uzun vadeli çaba gerektirir.
Psiko-Eğitim ve Destek Epilepsi hastaları ve aileleri için bilgi ve destek sağlamak amacıyla yapılan programlar. Destek grupları, bireysel terapi, eğitim seminerleri – Psikolojik destek sağlar.
– Hastalar ve aileleri bilgilendirir.
– Sosyal destek ağları oluşturur.
– Psikolojik destek ihtiyaçları bireysel farklılıklar gösterebilir.
– Bu yöntem tek başına nöbet kontrolü sağlamaz.

Bu tablo, epilepsi tedavisinde kullanılan başlıca yöntemlerin genel bir özetini sağlar ve her bir tedavi yönteminin avantajları ve dezavantajları hakkında bilgi verir. Epilepsi tedavisinin etkinliği, hastanın bireysel durumuna göre değişebilir, bu nedenle tedavi planları genellikle kişiye özel olarak hazırlanır.

Bu makale, epilepsi nedenleri, belirtileri ve tedavisi konusunda kapsamlı bir anlayış sağlamayı amaçlamaktadır. Tedavi, kişisel bir yaklaşım gerektirir ve her hastanın ihtiyaçlarına göre özelleştirilmelidir. Bu nedenle, epilepsi hakkında daha fazla bilgi edinmek ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemek için bir sağlık profesyoneline başvurmak önemlidir.

Referanslar:

  1. Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi
  2. Fisher, R. S., Acevedo, C., Arzimanoglou, A., Bogacz, A., Cross, J. H., Elger, C. E., … & Wiebe, S. (2014). ILAE official report: A practical clinical definition of epilepsy. Epilepsy, 55(4), 475–482.
  3. Engel, J. Jr. (2001). Surgical Treatment of the Epilepsy. Cambridge University Press.
  4. Bergey, G. K., French, J. A., Hauser, W. A., & et al. (2005). Revised terminology and concepts for organization of seizures and epilepsy: Report of the ILAE Commission on Classification and Terminology. Epilepsy, 46(4), 470–472.
  5. Kwan, P., Arzimanoglou, A., Berg, A. T., Brodie, M. J., Hauser, W. A., Mathern, G., … & Perucca, E. (2010). Definition of drug resistant epilepsy: Consensus proposal by the ad hoc Task Force of the ILAE Commission on Therapeutic Strategies. Epilepsy, 51(6), 1069–1077.
  6. Perucca, E., & Tomson, T. (2011). The pharmacological treatment of epilepsy in adults. Lancet Neurology, 10(5), 446–456.
  7. Brodie, M. J., Barry, S. J. E., Bamagous, G. A., Norrie, J. D., & Kwan, P. (2009). Patterns of treatment response in newly diagnosed epilepsy. Neurology, 73(20), 1737–1743.
  8. Engel, J. Jr. (2013). A greater role for surgery in the treatment of epilepsy? Neurology, 80(21 Supplement 2), S12–S14.
  9. Löscher, W. (2011). Critical review of current animal models of seizures and epilepsy used in the discovery and development of new antiepileptic drugs. Seizure, 20(5), 359–368.
  10. Blümcke, I., Thom, M., Aronica, E., et al. (2017). The clinicopathologic spectrum of focal cortical dysplasias: A consensus classification proposed by an ad hoc Task Force of the ILAE Diagnostic Methods Commission. Epilepsy, 58(9), 158–169.
  11. Scheffer, I. E., Berkovic, S., Capovilla, G., et al. (2017). ILAE classification of the epilepsy: Position paper of the ILAE Commission for Classification and Terminology. Epilepsy, 58(4), 512–521.
  12. McIntosh, A., Savic, A., & Berg, A. T. (2017). Epilepsy in the elderly: Epidemiology, clinical characteristics, and outcome. Epilepsy Research, 138, 121–130.
  13. Morrell, M. J. (2011). Responsive cortical stimulation for the treatment of medically intractable partial epilepsy. Neurology, 77(13), 1295–1304.
  14. Wiebe, S., Blume, W. T., Girvin, J. P., & Eliasziw, M. (2001). A randomized, controlled trial of surgery for temporal-lobe epilepsy. New England Journal of Medicine, 345(5), 311–318.
  15. Engel, J. Jr., & Pedley, T. A. (2003). Long-term seizure outcome after epilepsy surgery. Brain, 126(10), 2348–2360.
  16. Kanner, A. M. (2009). Management of psychiatric and behavioral comorbidities in epilepsy. Nature Reviews Neurology, 5(8), 414–425.
  17. Ettinger, A. B., et al. (2004). Depression in epilepsy: Prevalence, clinical course, and treatment. Epilepsy & Behavior, 5(4), 414–420.
  18. Gilliam, F. G., et al. (2004). Cognitive dysfunction in epilepsy. Epilepsy & Behavior, 5(4), 320–326.
  19. Thompson, P. J., Duncan, J. S., & Tandon, P. (2000). Neuropsychological and psychiatric aspects of epilepsy surgery. Epilepsy & Behavior, 1(1), 21–26.
  20. Engel, J. Jr. (2016). Treatment of epilepsy. Cold Spring Harbor Perspectives in Medicine, 6(7), a022804.
  21. Harden, C. L., Hopp, J. P., & Weber, P. B. (2009). Practice parameter: Diagnostic assessment of the epilepsy. Neurology, 72(3), 207–210.
  22. Sander, J. W. (2003). The epidemiology of epilepsy revisited. Current Opinion in Neurology, 16(2), 165–170.
  23. Hauser, W. A., & Hesdorffer, D. C. (1990). Epilepsy: A Comprehensive Textbook. Lippincott-Raven.
  24. French, J. A., & Kanner, A. M. (2014). The treatment of epilepsy. Journal of Neurology, Neurosurgery & Psychiatry, 85(9), 992–993.
  25. Holmes, G. L. (2015). Cognitive impairment in epilepsy: The role of network abnormalities. Epilepsy & Behavior, 43, 80–84.
  26. Bazil, C. W. (2003). The relationship between depression and epilepsy: A neurobiologic approach. Epilepsy & Behavior, 4, 4–11.
  27. Chang, B. S., Lowenstein, D. H., & Morrell, M. J. (2011). The neurobiology of epilepsy. In J. Engel, Jr. & T. A. Pedley (Eds.), Epilepsy: A Comprehensive Textbook (2nd ed., pp. 127–138). Lippincott Williams & Wilkins.
  28. Engel, J. Jr. (2009). Epilepsy Surgery: A Practical Guide. Springer.
  29. Maljevic, S., et al. (2011). Sudden unexpected death in epilepsy: Epidemiology, risk factors, and potential interventions. Epilepsy & Behavior, 20(4), 582–590.
  30. Shorvon, S. D., & Tomson, T. (2011). The management of epilepsy in developing countries. Nature Reviews Neurology, 7(2), 101–111.
  31. Schachter, S. C. (2011). Surgical treatment of epilepsy. Lancet Neurology, 10(3), 247–255.
  32. Hoppe, C., Elger, C. E., & Helmstaedter, C. (2013). Long-term outcomes in epilepsy: Cognitive, emotional, and social consequences. Epilepsy & Behavior, 28(3), 375–383.
  33. Kalviainen, R., & Jääskeläinen, S. K. (2006). Ictal manifestations in epileptic seizures: A semiological approach. Epilepsy & Behavior, 9(2), 158–165.
  34. Kanner, A. M. (2000). Epilepsy: Psychopathology and psychiatric treatment. Epilepsy, 41(1), 49–55.
  35. Tillmann, H. C., & Trinka, E. (2015). Update on status epilepticus. Current Opinion in Neurology, 28(2), 197–202.
  36. Spence, C. (2006). Advances in understanding the pathophysiology of epilepsy. Brain, 129(Pt 1), 1–3.
  37. https://scholar.google.com/
  38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  39. https://www.researchgate.net/
  40. https://www.nhs.uk/
Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi
Epilepsi Nedir? 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı ve Tedavisi
Sağlık Bilgisi Paylaş !