Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi

100 / 100

Koroner arter hastalığı (KAH), kalp sağlığı ile ilgili en önemli sorunlardan biridir ve dünya çapında en yaygın ölüm nedenleri arasında yer alır. Bu hastalık, kalbi besleyen arterlerde meydana gelen daralmalar ve tıkanmalar sonucunda kalbe yeterli kanın ulaşamamasıyla ortaya çıkar. Sonuç olarak, kalp kası oksijen ve besin maddelerinden yoksun kalır, bu da göğüs ağrısı (anjina), kalp krizi ve kalp yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. KAH’nın temel nedeni ateroskleroz olarak bilinen, arterlerde plak birikimiyle karakterize edilen bir durumdur. Plaklar genellikle kolesterol, yağ, kalsiyum ve diğer maddelerin birikmesiyle oluşur.

Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi

Koroner arter hastalığı, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde önemli bir sağlık sorunu olmasına rağmen, hastalığın erken evrede teşhis edilmesi ve yaşam tarzı değişiklikleri ile yönetilmesi mümkündür. Ancak KAH, çoğu zaman belirgin semptomlar göstermediği için teşhisi zor olabilir. Birçok kişi, ancak hastalık ilerleyip ciddi sonuçlara yol açtığında tıbbi yardım arayışına girmektedir. Bu nedenle, hastalığın farkındalığını artırmak ve bireylerin kendi sağlıklarını koruma konusunda bilgi sahibi olmalarını sağlamak büyük önem taşır.

KAH, risk faktörlerinin karmaşık bir kombinasyonu sonucunda gelişir. Sigara içmek, yüksek tansiyon, diyabet, yüksek kolesterol düzeyleri, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı gibi birçok faktör bu hastalığa yol açabilir. Bununla birlikte, genetik yatkınlık da koroner arter hastalığı gelişiminde önemli bir rol oynar. Bu risk faktörlerinin anlaşılması, hastalığı önlemede ve etkili bir tedavi stratejisi belirlemede kritik öneme sahiptir.

Koroner arter hastalığının yönetimi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Hastaların yaşam tarzlarını iyileştirmesi, tıbbi tedavi ve cerrahi müdahaleler, hastalığın ilerlemesini durdurmada ve semptomları hafifletmede önemli rol oynar. Bu makale, koroner arter hastalığının nedenleri, belirtileri, teşhis yöntemleri ve tedavi seçeneklerini ele alarak, hastalığın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi

Koroner Arter Hastalığı Nedir?

Koroner arter hastalığı, kalbi besleyen ve oksijen sağlayan koroner arterlerin daralması veya tıkanması sonucu ortaya çıkan ciddi bir kardiyovasküler hastalıktır. Bu durum genellikle ateroskleroz adı verilen bir süreçle ilişkilidir. Ateroskleroz, arterlerin iç duvarlarında kolesterol, yağ, kalsiyum ve diğer maddelerin birikmesiyle plak oluşumuna neden olur. Zamanla bu plaklar büyüyerek damar lümenini daraltır ve kan akışını kısıtlar. Koroner arter hastalığı, kalp kasına yeterli miktarda oksijenli kanın ulaşamamasına yol açarak göğüs ağrısı (anjina), nefes darlığı ve hatta kalp krizi gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Hastalık, dünya genelinde hem erkeklerde hem kadınlarda başlıca ölüm nedenlerinden biridir ve genellikle sessiz bir şekilde ilerleyerek belirtiler ortaya çıkana kadar fark edilmez.

KAH’nin temel risk faktörleri arasında yüksek tansiyon, yüksek kolesterol seviyeleri, diyabet, sigara kullanımı, obezite, sağlıksız beslenme, fiziksel aktivite eksikliği ve genetik yatkınlık bulunur. Ayrıca yaşlanma da arterlerin elastikiyetini kaybetmesine ve hastalığın gelişme riskinin artmasına katkıda bulunur. Koroner arter hastalığı, modern yaşam tarzı ve yanlış beslenme alışkanlıkları nedeniyle giderek daha yaygın hale gelmiştir. Ancak, erken teşhis ve yaşam tarzı değişiklikleriyle hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir, hatta önlenebilir. Bu nedenle, hastalığın mekanizmalarını ve risk faktörlerini anlamak, bireylerin daha sağlıklı yaşam seçimleri yapmalarını sağlamak açısından kritik öneme sahiptir.

Koroner Arter Hastalığı Nedenleri Nelerdir?

KAH, bir dizi faktörün etkileşimi sonucu gelişebilir. Ana nedenler şunlar olabilir:

  1. Ateroskleroz: Koroner arter hastalığının temel nedeni aterosklerozdur. Ateroskleroz, arter duvarlarındaki plak adı verilen yağ, kolesterol ve diğer maddelerin birikmesi sonucu oluşur. Bu plaklar arterlerin iç yüzeyini daraltır ve sertleştirir.
  2. Yüksek Kolesterol Seviyeleri: Yüksek düzeyde LDL (kötü) kolesterol, plak birikiminin hızlanmasına katkıda bulunabilir. LDL kolesterol, arter duvarlarına yapışarak plakların oluşmasına neden olur.
  3. Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon): Yüksek tansiyon, arter duvarlarına zarar verir ve plak birikiminin hızlanmasına yol açabilir. Ayrıca, yüksek tansiyon kalp kasının daha fazla çalışmasına neden olabilir.
  4. Diyabet: Diyabet, yüksek kan şekeri seviyelerine yol açar ve arterlerin iltihaplanmasına ve hasar görmesine neden olabilir. Diyabet, KAH riskini önemli ölçüde artırır.
  5. Sigara İçmek: Sigara içmek, arterlerin daralmasına ve plak birikimine katkıda bulunur. Aynı zamanda sigara içmek, kanın pıhtılaşma eğilimini artırarak KAH riskini artırır.
  6. Fiziksel İnaktivite: Düzenli egzersiz yapmamak, kilo kontrolünü zorlaştırabilir ve kan damarlarının sağlıklı kalmasını engelleyebilir. Aktif olmamak, KAH riskini artırır.
  7. Beslenme Alışkanlıkları: Yüksek doymuş yağ, trans yağ ve kolesterollü gıdaların aşırı tüketimi KAH riskini artırır. Ayrıca işlenmiş gıdalar ve şekerli içecekler de zararlıdır.
  8. Aile Geçmişi: Aile geçmişi, KAH riskinizi etkileyebilir. Eğer ailenizde kalp hastalığı veya koroner arter hastalığı öyküsü varsa, bu sizin için bir risk faktörü olabilir.
  9. Obezite: Fazla kilolu veya obez olmak, inflamasyonu artırabilir ve KAH riskini artırabilir. Ayrıca obezite, yüksek tansiyon ve diyabet gibi risk faktörlerini tetikleyebilir.
  10. Yaş: Yaş ilerledikçe, arterlerin iç yüzeyi yavaşça zarar görmeye başlar. Bu nedenle yaşlılık, KAH riskini artırır.
  11. Cinsiyet: Erkeklerin kadınlara göre koroner arter hastalığı riski genellikle daha yüksektir, ancak kadınlar menopoz sonrası dönemde risklerini artırabilir.

Koroner arter hastalığının nedenleri karmaşık bir şekilde etkileşebilir ve birden fazla risk faktörü bir araya geldiğinde risk daha da artabilir. Bu nedenle, KAH riskini azaltmak için yaşam tarzı değişiklikleri yapmak, düzenli doktor kontrolü ve sağlıklı beslenme önemlidir. Erken teşhis ve tedavi, KAH ile ilgili ciddi komplikasyonları önlemek için hayati öneme sahiptir. Unutmayın ki koroner arter hastalığı, kalp sağlığı için büyük bir tehdittir ve önlem almak çok önemlidir.

Koroner Arter Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Koroner arter hastalığı, kalp kasını besleyen koroner arterlerde daralma veya tıkanma sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Belirtiler hastalığın ilerleme derecesine, damar tıkanıklığının seviyesine ve bireyin genel sağlık durumuna göre değişiklik gösterebilir. İşte koroner arter hastalığının yaygın belirtileri:

1. Göğüs Ağrısı (Angina Pektoris)

Göğüs ağrısı, koroner arter hastalığının en bilinen belirtisidir. Genellikle şu özellikleri taşır:

  • Yerleşim: Göğsün orta veya sol tarafında baskı, sıkışma veya yanma hissi şeklinde tarif edilir.
  • Etkileyen Faktörler: Fiziksel efor, stres veya ağır yemek sonrasında artabilir. Dinlenme veya nitrogliserin ile genellikle hafifler.
  • Yansıyan Ağrı: Ağrı; omuzlara, kollara (genellikle sol kol), boyuna, çene hattına veya sırta yayılabilir.

2. Nefes Darlığı

Kalp yeterince kan pompalayamadığında, akciğerler oksijeni yeterince alamaz. Bu durumda:

  • Hafif eforla veya istirahat hâlinde nefes darlığı gelişebilir.
  • Özellikle geceleri veya düz yattığında solunum güçlüğü hissedilebilir.

3. Yorgunluk ve Halsizlik

Koroner arter hastalığında kalp kasına yeterince kan ve oksijen gitmediğinde bireyler:

  • Kendilerini sürekli yorgun ve halsiz hissedebilirler.
  • Günlük aktiviteleri yapmakta zorlanabilirler.

4. Çarpıntı

Kan akışındaki yetersizlik ve kalp üzerindeki artan yük, düzensiz kalp atışlarına yol açabilir. Bu, çarpıntı veya kalbin hızlı atması şeklinde hissedilebilir.

5. Terleme (Soğuk Terleme)

Ani ve yoğun soğuk terleme, genellikle göğüs ağrısıyla birlikte görülür ve vücudun strese veya ağrıya verdiği bir tepki olabilir.

6. Mide Bulantısı ve Kusma

Özellikle kadınlarda, koroner arter hastalığı belirtileri arasında mide bulantısı ve kusma daha sık görülür. Bu semptomlar genellikle sindirim sorunlarıyla karıştırılabilir.

7. Baş Dönmesi ve Bayılma

Kan akışının azalması sonucunda beyin yeterince oksijen alamayabilir. Bu durum şu belirtilere yol açabilir:

  • Ani baş dönmesi
  • Denge kaybı
  • Bayılma hissi veya gerçek bayılma.

8. Asemptomatik Durumlar

Bazı bireylerde koroner arter hastalığı, uzun bir süre boyunca hiçbir belirti göstermeyebilir. Bu durum özellikle diyabet hastalarında daha yaygındır. Hastalık, genellikle bir kalp krizi veya başka ciddi bir durum ortaya çıktığında teşhis edilir.

9. Kalp Krizi Belirtileri

Koroner arter hastalığı ilerlediğinde kalp krizine yol açabilir. Kalp krizi sırasında görülen belirtiler şunlardır:

  • Şiddetli ve uzun süreli göğüs ağrısı
  • Yoğun nefes darlığı
  • Ani ve aşırı terleme
  • Bayılma hissi
  • Solukluk veya morarma.

10. Risk Faktörlerine Göre Belirtilerin Değişimi

  • Kadınlarda Belirtiler: Kadınlarda KAH belirtileri daha atipik olabilir; örneğin, yorgunluk, mide bulantısı ve sırt ağrısı gibi semptomlar ön planda olabilir.
  • Yaşlı Bireyler: Yaşlılarda belirtiler daha az şiddetli veya daha farklı hissedilebilir.

Koroner arter hastalığının belirtileri, bireyden bireye değişebilir ve erken dönemde sinsi bir şekilde ilerleyebilir. Bu nedenle, risk faktörleri taşıyan bireylerin düzenli kontroller yaptırması, göğüs ağrısı veya diğer şüpheli semptomlar yaşadıklarında hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmaları önemlidir. Erken teşhis, ciddi komplikasyonların önlenmesinde kritik bir rol oynar.

Koroner Arter Hastalığının Teşhisi

Koroner arter hastalığının teşhisi, kapsamlı bir tıbbi değerlendirme ve çeşitli testler gerektirir. Doktorlar, hastanın tıbbi geçmişini, aile öyküsünü ve belirtilerini dikkate alarak doğru bir teşhis koymaya çalışırlar. KAH teşhisinde kullanılan başlıca yöntemler şunlardır:

  1. Elektrokardiyogram (EKG): EKG, kalbin elektriksel aktivitesini kaydeden bir testtir. Kalp krizi veya anjina gibi durumlarda kalpte meydana gelen anormallikleri tespit edebilir.
  2. Efor Testi (Stres Testi): Hastanın fiziksel aktivite sırasında kalp fonksiyonlarını değerlendiren bu test, kalbe giden kanın yeterli olup olmadığını belirlemek için kullanılır. Efor testi sırasında hasta yürüyüş bandı üzerinde yürürken kalp ritmi ve kan basıncı izlenir.
  3. Koroner Anjiyografi: Bu test, koroner arterlerin detaylı bir görüntüsünü elde etmek için kullanılır. Bir kateter aracılığıyla arterlere boya enjekte edilir ve X-ray cihazı ile arterlerin tıkanıklık durumu görüntülenir.
  4. BT Koroner Anjiyografi: Bilgisayarlı tomografi (BT) taraması, koroner arterlerdeki plakları ve daralmaları tespit etmek için kullanılır. Bu test, daha az invaziv bir yöntemdir ve hızlı sonuçlar verir.
  5. Kan Testleri: Kolesterol, trigliserid, şeker ve diğer metabolik parametreleri değerlendirmek için yapılan kan testleri, koroner arter hastalığı riskini belirlemede yardımcı olabilir.

Erken teşhis, koroner arter hastalığının ilerlemesini önlemek ve etkili tedavi yöntemlerini başlatmak için kritik bir adımdır. Bu nedenle, risk faktörlerine sahip bireylerin düzenli sağlık kontrolleri yaptırması önerilir.

Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi

Koroner Arter Hastalığı Tedavisi Nasıl Yapılır?

Koroner arter hastalığı, kalbe kan sağlayan koroner arterlerin daralması veya tıkanması sonucu meydana gelen ciddi bir kardiyovasküler hastalıktır. Tedavinin amacı, kan akışını iyileştirmek, semptomları hafifletmek ve komplikasyonları önlemektir. KAH tedavisinde kullanılan yöntemler farmakolojik tedavilerden yaşam tarzı değişikliklerine, invaziv prosedürlerden cerrahi müdahalelere kadar geniş bir yelpazeyi kapsar.

1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Koroner arter hastalığının yönetiminde ilk ve en önemli adım, sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesidir. Yaşam tarzı değişiklikleri, hem hastalığın ilerlemesini yavaşlatır hem de tedavinin etkinliğini artırır. Temel öneriler şunlardır:

  • Diyet: Doymuş yağ, trans yağ, tuz ve rafine şekerden fakir, sebze, meyve, tam tahıl ve sağlıklı yağlardan zengin bir diyet önerilir. Akdeniz diyeti örnek bir modeldir.
  • Egzersiz: Haftada en az 150 dakika orta şiddette aerobik egzersiz yapılması önerilir. Egzersiz, kardiyovasküler sağlığı iyileştirir ve risk faktörlerini azaltır.
  • Sigara ve Alkol: Sigaranın tamamen bırakılması ve alkol tüketiminin sınırlandırılması önerilir.
  • Kilo Yönetimi: Fazla kilonun azaltılması, obeziteyle ilişkili risk faktörlerini iyileştirir.

2. Farmakolojik Tedavi

Farmakolojik tedavi, semptomların hafifletilmesi ve kalp krizi riskinin azaltılmasında temel rol oynar. Kullanılan ilaçlar şunlardır:

  • Anti-anjinal İlaçlar: Göğüs ağrısını hafifletmek için kullanılan nitratlar, beta blokerler ve kalsiyum kanal blokerleri.
  • Antiplatelet İlaçlar: Kan pıhtılaşmasını önlemek için aspirin veya klopidogrel gibi ilaçlar reçete edilir.
  • Statinler: Kolesterol düzeylerini düşürerek aterosklerotik plak oluşumunu yavaşlatır.
  • ACE İnhibitörleri ve ARB’ler: Kan basıncını düşürerek kalbin üzerindeki yükü azaltır ve kalp yetmezliği riskini önler.
  • Diğer İlaçlar: Diyabetin yönetimi için metformin veya insülin gibi ilaçlar, hipertansiyon kontrolü için antihipertansifler.

3. Perkütan Koroner Girişimler (PKG)

İlaç tedavisinin yeterli olmadığı durumlarda, perkütan koroner girişimler (PKG) tercih edilebilir. Bu minimal invaziv prosedürler, tıkanmış arterlerin yeniden açılmasını sağlar:

  • Balon Anjiyoplasti: Daralmış arterin genişletilmesi için bir balon kullanılır.
  • Stentleme: Arterin açık kalmasını sağlamak için metal bir ağ yapısı (stent) yerleştirilir. İlaç kaplı stentler, yeniden daralma riskini azaltır.

4. Koroner Arter Bypass Greftleme (KABG)

Ciddi derecede tıkalı veya daralmış arterlerde cerrahi müdahale gerekebilir. KABG prosedüründe, vücuttan alınan bir damar (genellikle bacak veya göğüsten) kullanılarak tıkanıklığın etrafından kan akışı yeniden yönlendirilir. Bu yöntem, ileri düzeyde KAH’ye sahip hastalarda hayat kurtarıcı olabilir.

5. Kalp Rehabilitasyonu

Tedavi sürecinin önemli bir parçası olan kalp rehabilitasyonu, hastaların fiziksel ve psikolojik iyilik halini artırmayı amaçlar. Kapsamlı bir program şunları içerir:

  • Kontrollü egzersiz planları,
  • Eğitim ve danışmanlık,
  • Stres yönetimi ve psikolojik destek.

6. Gelişmekte Olan Tedaviler

Son yıllarda KAH tedavisinde yenilikçi yaklaşımlar geliştirilmektedir:

  • Gen Terapisi: Arterlerin yenilenmesini ve damar tıkanıklıklarının azalmasını sağlamak için genetik müdahaleler.
  • Kök Hücre Tedavisi: Kalp kasını onarmak ve hasarı azaltmak için kök hücreler kullanılır.
  • Gelişmiş Stent Teknolojileri: Biyolojik olarak çözünebilen stentler gibi yeni materyaller, tedavinin uzun dönem sonuçlarını iyileştirmeyi hedefler.

7. Psikososyal Destek

KAH’nin uzun vadeli yönetiminde, hastaların psikolojik durumu ve sosyal desteği göz ardı edilmemelidir. Depresyon, anksiyete gibi durumlar hastalığın seyrini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, psikolojik danışmanlık ve destek gruplarının sağlanması önemlidir.

Sonuç

Koroner arter hastalığı, dünya çapında en yaygın ölüm ve hastalık nedenlerinden biri olmasına rağmen, önlenebilir ve yönetilebilir bir durumdur. Hastalığın temel nedenleri arasında yer alan ateroskleroz süreci, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenerek büyük ölçüde yavaşlatılabilir. Dengeli bir diyet, düzenli egzersiz, sigaradan uzak durma ve stresten kaçınma gibi koruyucu önlemler, koroner arterlerin sağlığını korumada önemli rol oynar. Ayrıca, düzenli sağlık kontrolleriyle kan basıncı, kolesterol ve kan şekeri seviyelerinin izlenmesi, hastalığın erken teşhis edilmesine olanak tanır ve yaşam kalitesini artırabilir. Modern tıbbın sağladığı tedavi seçenekleri, ilaçlar, cerrahi müdahaleler ve yaşam tarzı değişiklikleri sayesinde, hastaların çoğu aktif ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmektedir.

Bununla birlikte, koroner arter hastalığıyla mücadelede bireysel farkındalığın artırılması ve toplum genelinde bilinçlendirme çalışmaları büyük önem taşır. İnsanlar, bu hastalığın belirtilerini tanımayı ve risk faktörlerinden kaçınmayı öğrenmelidir. Aynı zamanda, sağlık otoritelerinin ve profesyonellerin desteğiyle, daha geniş çaplı tarama ve önleme programları uygulanmalıdır. Teknolojideki ilerlemeler ve yeni tedavi yöntemleri, koroner arter hastalığı için daha etkili çözümler sunmaya devam etmektedir. Bu bağlamda, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde alınacak önlemlerle, KAH ile ilişkili ölüm ve komplikasyon oranları önemli ölçüde azaltılabilir. Kalp sağlığına yönelik bilinçli adımlar atarak, uzun ve kaliteli bir yaşam mümkün kılınabilir.

Referanslar:

  1. Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
  2. Libby, P., & Theroux, P. (2005). Pathophysiology of coronary artery disease. Circulation, 111(25), 3481–3488.
  3. Falk, E., Shah, P. K., & Fuster, V. (1995). Coronary plaque disruption. Circulation, 92(3), 657–671.
  4. Hansson, G. K. (2005). Inflammation, atherosclerosis, and coronary artery disease. New England Journal of Medicine, 352(16), 1685–1695.
  5. Ross, R. (1999). Atherosclerosis—an inflammatory disease. New England Journal of Medicine, 340(2), 115–126.
  6. Virmani, R., Burke, A. P., Farb, A., & Kolodgie, F. D. (2006). Pathology of the vulnerable plaque. Journal of the American College of Cardiology, 47(8), C13–C18.
  7. Nichols, M., Townsend, N., Scarborough, P., & Rayner, M. (2014). Cardiovascular disease in Europe. European Heart Journal, 35(42), 2929–2930.
  8. Ridker, P. M., et al. (1997). Inflammation, aspirin, and the risk of cardiovascular disease. New England Journal of Medicine, 336(14), 973–979.
  9. Lusis, A. J. (2000). Atherosclerosis. Nature, 407(6801), 233–241.
  10. Fuster, V., & Kelly, B. B. (2010). Promoting cardiovascular health in the developing world. National Academies Press.
  11. Yusuf, S., et al. (2004). Effect of potentially modifiable risk factors associated with myocardial infarction. Lancet, 364(9438), 937–952.
  12. Go, A. S., et al. (2014). Heart disease and stroke statistics—2014 update. Circulation, 129(3), e28–e292.
  13. Boden, W. E., et al. (2007). Optimal medical therapy with or without PCI for stable coronary disease. New England Journal of Medicine, 356(15), 1503–1516.
  14. Braunwald, E. (2013). The ten advances that defined modern cardiology. European Heart Journal, 34(12), 887–890.
  15. Finegold, J. A., Asaria, P., & Francis, D. P. (2013). Mortality from ischaemic heart disease by country, region, and age. Journal of the American College of Cardiology, 61(17), 1646–1656.
  16. Mozaffarian, D., et al. (2015). Heart disease and stroke statistics—2015 update. Circulation, 131(4), e29–e322.
  17. Cannon, C. P., et al. (2004). Intensive versus moderate lipid lowering with statins after acute coronary syndromes. New England Journal of Medicine, 350(15), 1495–1504.
  18. Stone, G. W., et al. (2016). Everolimus-eluting stents versus bare-metal stents. New England Journal of Medicine, 375(14), 1243–1253.
  19. Mitchell, R. N. (2010). Aortic aneurysms and dissection. Harrison’s Principles of Internal Medicine, 2, 1463–1467.
  20. Grundy, S. M., et al. (2018). 2018 AHA/ACC guidelines on the management of blood cholesterol. Journal of the American College of Cardiology, 73(24), e285–e350.
  21. Benjamin, E. J., et al. (2019). Heart disease and stroke statistics—2019 update. Circulation, 139(10), e56–e528.
  22. Libby, P. (2021). The changing landscape of atherosclerosis. Nature, 592(7855), 524–533.
  23. Davies, M. J. (1996). Stability and instability: two faces of coronary atherosclerosis. Circulation, 94(8), 2013–2020.
  24. Nabel, E. G., & Braunwald, E. (2012). A tale of coronary artery disease and myocardial infarction. New England Journal of Medicine, 366(1), 54–63.
  25. Crea, F., Libby, P., & Lüscher, T. F. (2017). Chronic coronary syndromes. European Heart Journal, 38(34), 2459–2462.
  26. Bhatt, D. L., et al. (2010). Anti-inflammatory agents in cardiovascular disease. Journal of the American College of Cardiology, 56(2), 1–12.
  27. Sabatine, M. S., et al. (2017). Evolocumab and clinical outcomes in patients with cardiovascular disease. New England Journal of Medicine, 376(18), 1713–1722.
  28. Sanchis-Gomar, F., et al. (2016). Epidemiology of coronary heart disease and acute coronary syndrome. Annals of Translational Medicine, 4(13), 256.
  29. Jernberg, T., et al. (2015). Risk of recurrent ischemic events post myocardial infarction. Journal of the American College of Cardiology, 66(8), 863–871.
  30. Antman, E. M., et al. (2008). 2007 Focused update of ACC/AHA guidelines. Journal of the American College of Cardiology, 51(23), 210–247.
  31. Heidenreich, P. A., et al. (2011). Forecasting the future of cardiovascular disease. Circulation, 123(8), 933–944.
  32. Weintraub, W. S., et al. (2008). Comparative effectiveness of revascularization strategies. New England Journal of Medicine, 359(7), 677–687.
  33. Mulvihill, N. T., & Foley, J. B. (2002). Inflammation in acute coronary syndromes. Heart, 87(3), 201–204.
  34. Khera, A. V., et al. (2016). Genetic risk, adherence to a healthy lifestyle, and coronary disease. New England Journal of Medicine, 375(24), 2349–2358.
  35. Berry, J. D., et al. (2012). Lifetime risks of cardiovascular disease. New England Journal of Medicine, 366(4), 321–329.
  36. Patel, M. R., et al. (2010). Low diagnostic yield of elective coronary angiography. New England Journal of Medicine, 362(10), 886–895.
  37. https://scholar.google.com/
  38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  39. https://www.researchgate.net/
  40. https://www.nhs.uk/
Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
Koroner Arter Hastalığı: 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
Sağlık Bilgisi Paylaş !
Op. Dr. Ali GÜRTUNA
Op. Dr. Ali GÜRTUNA

Çocuk Cerrahisi Uzmanı
Sağlık Bilgisi: aligurtuna.com

Articles: 1372