Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi

Uyurgezerlik (somnambulizm), çocuklar arasında yaygın görülen bir uyku bozukluğudur. Kişinin uyku esnasında bilinçsiz bir şekilde yataktan kalkıp dolaşması, çeşitli eylemlerde bulunmasıyla karakterize edilir. Çoğunlukla derin uyku sırasında meydana gelir ve çocuklarda yetişkinlere oranla daha sık görülür. Bu durum, ebeveynler için oldukça endişe verici olabilir, zira çocuklar bilinçsiz bir şekilde evde ya da dışarıda tehlikeli durumlarla karşılaşabilir. Sıklıkla çocukluk döneminde başlar ve genellikle ergenlik dönemine kadar devam eder.

Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi

Uyurgezerlik genellikle 5 ila 12 yaş arası çocuklarda daha sık görülür ve zamanla azalarak kaybolma eğilimindedir. Çocukların yaklaşık %15’inde hayatlarının bir döneminde en az bir kez atak görülmektedir. Ancak, bu durum sürekli hale geldiğinde ve sıklığı arttığında dikkat edilmesi gereken bir durum haline gelir. Derin uyku sırasında ortaya çıkar ve çocuk bu durumda çevresiyle tam bir etkileşimde değildir. Birçok ebeveyn bu durumu göz ardı edebilir veya hafife alabilir, ancak bazı durumlar ciddi riskler barındırabilir.

Uyurgezerlik, genellikle uykunun üçüncü evresi olan derin uyku sırasında ortaya çıkar. Çocuklar bu esnada yatağından kalkabilir, odasında veya evin başka yerlerinde dolaşabilir. Kimi zaman kapıları açabilir, hatta evin dışına çıkabilirler. Bu süreçte çocuk, bilincinde olmadığı için yaptığı hareketlerin farkında değildir ve uyandıktan sonra bu durumu hatırlamaz. Uyku bozukluğu olarak kabul edilse de çoğunlukla kısa sürelidir ve çocukların büyüme sürecinde düzelir.

Uyurgezerlik yaşayan çocukların çoğu bu durumdan rahatsız olmaz ve genellikle uykularına devam eder. Ancak, bazı durumlarda ciddi yaralanmalara veya tehlikeli kazalara neden olabilir. Özellikle merdivenlerden düşme, camdan atlama gibi riskli durumlar göz önünde bulundurulduğunda,  mutlaka dikkate alınmalı ve tedavi edilmelidir. Genellikle zararsız bir durum olarak görülse de bazı çocuklarda tedavi gerektiren altta yatan başka bir sorun olabilir. Bu yüzden uyurgezerlik hakkında bilinçli olmak, erken müdahale ve önlem almak oldukça önemlidir.

Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi

Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir?

Uyurgezerlik, bireyin derin uyku sırasında bilinçsizce hareket etmesi, yürümesi veya başka aktivitelerde bulunması durumudur. Genellikle kısa süreli olan bu epizodlar sırasında kişi gözleri açık olmasına rağmen etrafındaki olaylara karşı tepkisizdir. Uyurgezerlik epizodu geçiren çocuklar, bu süreçte yaptıkları hareketleri hatırlamazlar. Genellikle gecenin ilk yarısında derin uykuda meydana gelir ve birkaç dakika ile yarım saat arasında sürebilir. Bu esnada çocuk, dışarıdan uyanık gibi görünebilir; gözleri açık, yüz ifadesi normaldir. Ancak, bu bir bilinç hali değildir ve çocuk etrafındaki olayları hatırlamaz.

Çocuklarda Uyurgezerlik Belirtileri Nelerdir?

1. Bilinçsiz Yürüyüş ve Hareketler

Uyurgezerlik sırasında çocuklar bilinçsiz bir şekilde yataktan kalkıp odada ya da evin içinde dolaşabilirler. Bu hareketler genellikle koordine görünse de çocuk tamamen bilinçsizdir. Örneğin:

  • Kapı açabilir, merdiven inebilir veya basit ev içi aktivitelerde bulunabilirler.
  • Ancak bu hareketler sırasında tehlikeli durumlara karşı bir farkındalık göstermezler.

2. Sabit ve Donuk Bakışlar

Uyurgezer bir çocuğun yüz ifadesi genellikle sabit ve donuktur.

  • Çocuk bir şeylere bakıyor gibi görünebilir, ancak gözleri genellikle boş bir ifadeye sahiptir.
  • Konuşmalara veya uyarılara cevap vermez ya da tepkiler gecikmeli olabilir.

3. Tepkisizlik ve Hafıza Kaybı

Uyurgezerlik sırasında çocuk genellikle çevresel uyaranlara tepki vermez.

  • Ebeveynler çocuğu uyandırmaya ya da onunla konuşmaya çalışsa da çoğunlukla yanıtsız kalır.
  • Uyandığında, olan biteni hatırlamaz ve gece boyunca yaşanan uyurgezerlik epizodundan habersizdir.

4. Uyurgezerlik Sonrası Yorgunluk

Uyurgezerlik epizotları genellikle uyku kalitesini düşürür ve bu durum çocuğun ertesi gün yorgun hissetmesine neden olabilir.

  • Çocuk sabahları uykusuz ya da bitkin bir şekilde uyanabilir.
  • Dikkat eksikliği ve gün içinde enerji düşüklüğü gibi sorunlar görülebilir.

5. Güvensiz ve Tehlikeli Durumlar

Uyurgezer çocuklar tehlikeli durumlarla karşılaşabilirler.

  • Açık bir pencereye yaklaşmak, kesici aletlere dokunmak veya merdivenden düşmek gibi kazalar yaşanabilir.
  • Bu tür tehlikeler, uyurgezerliğin ciddi sonuçları olabileceğini gösterir.

6. Gece Konuşmaları veya Ses Çıkarmalar

Bazı çocuklar, uyurgezerlik sırasında kendi kendine konuşabilir ya da mırıldanabilir.

  • Konuşmalar genellikle anlaşılmaz ve rastgeledir.
  • Bu, uyurgezerliğin diğer bir yaygın belirtisi olarak dikkat çeker.

Bu belirtiler, çocuklarda uyurgezerliğin tanınmasını kolaylaştırır ve ebeveynlerin önlem almasına yardımcı olur. Eğer bu belirtiler düzenli olarak görülüyorsa, bir uzmanla görüşmek ve uyurgezerlik epizotlarını önlemek için gerekli tedbirleri almak önemlidir.

Çocuklarda Uyurgezerlik Nedenleri Nelerdir?

Uyurgezerlik çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu nedenler genetik faktörlerden psikolojik etkiler ve çevresel faktörlere kadar uzanır. İşte çocuklarda uyurgezerliğin başlıca nedenleri:

1. Genetik Yatkınlık

Uyurgezerlik genellikle genetik bir yatkınlığa sahiptir. Eğer ebeveynlerden biri veya her ikisi geçmişte uyurgezerlik sorunu yaşamışsa, çocuğun da bu durumu yaşama olasılığı artar. Genetik geçişin temel nedeni, beynin uykunun derin fazlarına geçişte yaşadığı düzensizlikler olabilir.

  • Aile geçmişi: Uyurgezerlik sıklıkla aile bireyleri arasında görülür.
  • Genetik araştırmalar: Araştırmalar, uyurgezerlik ile bazı genetik mutasyonlar arasında bağlantılar olduğunu göstermektedir.

2. Uyku Düzeni ve Yetersiz Uyku

Yetersiz uyku veya düzensiz uyku alışkanlıkları, uyurgezerlik riskini artırabilir. Çocukların büyüme döneminde düzenli ve yeterli uykuya ihtiyaç duymaları önemlidir. Aksi takdirde uyku sırasında bilinç altındaki düzensizlikler ortaya çıkabilir.

  • Uyku eksikliği: Yoğun okul programları veya aşırı etkinlikler çocuklarda uyku eksikliğine neden olabilir.
  • Gece uyanmaları: Uykunun sık sık bölünmesi, beyinde uyurgezerlik davranışlarını tetikleyebilir.

3. Stres ve Anksiyete

Çocuklar, günlük yaşamda yaşadıkları stres veya kaygı nedeniyle uyurgezerlik davranışları sergileyebilir. Özellikle okul baskısı, sosyal ilişkilerde yaşanan zorluklar veya aile içi gerilimler bu durumu tetikleyebilir.

  • Psikolojik stres: Sınavlar, arkadaşlık sorunları veya aile içi çatışmalar gibi durumlar çocuğun uyku düzenini bozabilir.
  • Travmalar: Özellikle travmatik bir olay yaşayan çocuklarda uyurgezerlik daha sık gözlemlenebilir.

4. Ateş ve Hastalıklar

Yüksek ateş veya vücutta rahatsızlık yaratan hastalıklar da uyurgezerlik ataklarına neden olabilir. Özellikle enfeksiyon hastalıkları sırasında uyku düzeninde bozulmalar meydana gelir.

  • Ateşli hastalıklar: Özellikle grip, soğuk algınlığı veya diğer enfeksiyonlar sırasında çocuklarda uyurgezerlik artabilir.
  • Vücut yorgunluğu: Hastalık sonrası yorgunluk, çocuğun uyku sırasında bilinçsiz hareket etmesine yol açabilir.

5. Çevresel Faktörler ve Uyaranlar

Çocuğun uyku ortamında fazla uyaran bulunması, uyurgezerlik davranışlarını artırabilir. Gürültü, ışık veya düzensiz bir ortam çocuğun uyku kalitesini etkileyerek uyurgezerlik riskini yükseltir.

  • Gürültü ve ışık: Uyku sırasında çevredeki ışık ve sesler, çocuğun uyanmadan hareket etmesine neden olabilir.
  • Teknoloji kullanımı: Yatmadan önce telefon, tablet veya televizyon gibi cihazların kullanımı uyku kalitesini düşürür.

6. Nörolojik ve Fizyolojik Faktörler

Beynin gelişim sürecindeki bazı nörolojik veya fizyolojik durumlar da uyurgezerliğe yol açabilir. Özellikle uykunun REM ve non-REM evreleri arasındaki geçişlerde yaşanan düzensizlikler bu durumu tetikleyebilir.

  • Beyin gelişimi: Çocuklarda beyin henüz tam gelişimini tamamlamadığı için bu tür uyku bozuklukları daha sık gözlemlenir.
  • Epilepsi ve diğer nörolojik hastalıklar: Nadir de olsa nörolojik hastalıklar uyurgezerlik ile ilişkilendirilebilir.

7. İlaçlar ve Maddeler

Bazı ilaçların yan etkisi olarak uyurgezerlik görülebilir. Özellikle antidepresanlar veya sakinleştiriciler gibi ilaçlar çocuğun uyku düzenini etkileyebilir.

  • İlaçların etkisi: Çocuğun aldığı ilaçlar yan etki olarak uyurgezerliğe neden olabilir.
  • Maddeler: Kafein gibi uyarıcı maddelerin aşırı tüketimi uyku düzenini bozabilir.

Çocuklarda uyurgezerlik, genellikle zararsız bir durum olmakla birlikte, altında yatan nedenlerin doğru bir şekilde anlaşılması önemlidir. Eğer uyurgezerlik sıklıkla tekrarlıyorsa veya çocuğun yaşam kalitesini etkiliyorsa, bir uzmana danışılması önerilir. Düzenli uyku alışkanlıkları kazandırmak, stres yönetimi sağlamak ve uyku ortamını optimize etmek bu durumu kontrol altına almak için etkili yöntemlerdir.

Tanısı Nasıl Konulur?

Uyurgezerlik tanısı genellikle klinik bulgulara dayanarak konur. Bir çocuğun uyurgezer olup olmadığını belirlemek için bir uyku uzmanına başvurulması gerekebilir. Tanı sürecinde doktor, çocuğun uyku düzenini, gece uyanışlarını ve uyurgezerlik epizodlarını değerlendirmek için detaylı bir öykü alır. Ebeveynlerin, çocuğun gece davranışlarını dikkatli bir şekilde gözlemlemeleri ve not almaları önemlidir.

Uyurgezerlik tanısı koymak için aşağıdaki yöntemler kullanılabilir:

  • Detaylı Uyku Öyküsü: Çocuğun uyku düzeni, yatma ve uyanma saatleri, gece boyunca olan uyanışları ve uyurgezerlik epizodları hakkında ebeveynlerden bilgi alınır.
  • Uyku Testleri (Polisomnografi): Eğer uyurgezerlik şiddetli veya sürekli hale geldiyse, polisomnografi gibi uyku laboratuvarında yapılan testlerle çocuğun uyku sırasındaki beyin aktiviteleri, solunum ve kalp atış hızı gibi fizyolojik değişiklikler ölçülebilir.
  • Uyku Günlüğü: Ebeveynlerin çocuğun uyku düzenini ve gece yaşadığı uyurgezerlik epizodlarını kaydetmeleri, tanı sürecinde önemli bilgiler sunar.

Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi

Çocuklarda Uyurgezerlik Tedavisi Nasıl Yapılır?

Çocuklarda uyurgezerlik genellikle yaşla birlikte kendiliğinden düzelebilen bir durumdur. Çoğu çocuk, ergenlik dönemine yaklaştıkça atak yaşamayı bırakır. Ancak, uyurgezerlik ciddi bir hal aldığında veya çocuk için tehlike arz eden durumlar ortaya çıktığında, tedavi gerekebilir. Uyurgezerliğin tedavisi, çocuğun uyku düzenini iyileştirmeye ve altta yatan nedenleri ortadan kaldırmaya yönelik yöntemlerden oluşur. Tedavi planı, atakların sıklığına, şiddetine ve çocuğun yaşamını nasıl etkilediğine bağlı olarak belirlenir.

1. Uyku Hijyeninin Sağlanması

Uyurgezerliğin tedavisinde ilk ve en önemli adım, uyku hijyeninin sağlanmasıdır. Uyku hijyeni, sağlıklı bir uyku düzeni oluşturmak için alınan önlemler bütünüdür. Uyurgezerlik genellikle düzensiz ve yetersiz uyku alışkanlıklarından kaynaklanır, bu nedenle çocuğun uyku kalitesini artırmak atakları azaltmada etkili olabilir. Uyku hijyenini sağlamak için şu adımlar önerilir:

  • Düzenli Uyku Programı: Çocuğun her gün aynı saatte uyuması ve uyanması, uyku düzeninin oluşturulmasına yardımcı olur. Haftanın her günü, hafta sonları da dahil olmak üzere, uyku ve uyanma saatlerinin sabit tutulması atakları azaltabilir.
  • Rahatlatıcı Uyku Ortamı: Çocuğun yatak odası sessiz, karanlık ve serin olmalıdır. Uyku öncesinde odanın havalandırılması, gürültü ve ışık kaynaklarının en aza indirilmesi önemlidir. Ayrıca, çocuğun uyuduğu yatak rahat ve uygun olmalıdır.
  • Uyku Öncesi Rutinler: Uykuya geçmeden önce rahatlatıcı aktiviteler yapmak, çocuğun derin uykuya daha kolay geçmesini sağlar. Örneğin, yatmadan önce kitap okumak, hafif bir müzik dinlemek veya sıcak bir duş almak çocuğun gevşemesine yardımcı olabilir.
  • Kafein ve Şekerden Kaçınma: Çocuklarda kafein tüketimi, uyku düzenini olumsuz etkileyebilir. Kola, çikolata ve kafein içeren içeceklerin uyku saatine yakın tüketilmemesi gerekir. Aynı şekilde, aşırı şeker tüketimi de uyku bozukluklarına yol açabilir.

2. Stres ve Kaygının Yönetimi

Stres, uyurgezerliği tetikleyen önemli faktörlerden biridir. Özellikle okul döneminde, aile içi sorunlarda veya sosyal çevreyle ilgili kaygılar çocuklarda atakları artırabilir. Stresle başa çıkma yöntemlerini öğrenmek, çocuğun rahatlamasına ve uyku düzeninin düzelmesine yardımcı olur.

  • Gevşeme Teknikleri: Çocuklara öğretilen basit gevşeme teknikleri, uyku öncesi rahatlamalarını sağlayabilir. Derin nefes alma egzersizleri, kas gevşetme yöntemleri gibi aktiviteler stresin azaltılmasına yardımcı olur.
  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Stresin ciddi boyutlara ulaşması durumunda bilişsel davranışçı terapi, uyurgezerlik tedavisinde etkili bir yöntem olabilir. BDT, çocukların stres ve kaygılarını yönetme becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Aynı zamanda çocukların uyku bozukluğuna neden olan düşünce ve davranışlarını değiştirmek için kullanılan bir terapi yöntemidir.
  • Aile Desteği: Ebeveynlerin çocuğa stresle başa çıkmada destek olması çok önemlidir. Aile içi iletişimin güçlü olması, çocuğun kendisini güvende hissetmesini sağlar. Ebeveynlerin çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını anlamaları ve onlara güven verici bir ortam sunmaları, atakları azaltabilir.

3. Güvenlik Önlemleri

Uyurgezerlik sırasında çocukların zarar görmemesi için evde bazı güvenlik önlemleri almak önemlidir. Uyurgezerlik atakları sırasında çocuklar bilinçsiz bir şekilde hareket edebildiğinden, düşme, yaralanma gibi kazalar meydana gelebilir. Bu nedenle alınabilecek güvenlik önlemleri şunlardır:

  • Yatak Odasının Güvenli Hale Getirilmesi: Çocuğun odasında tehlikeli olabilecek eşyaların kaldırılması gerekir. Kesici aletler, küçük parçalı oyuncaklar veya kolay devrilebilecek mobilyalar uzaklaştırılmalıdır.
  • Pencerelerin ve Kapıların Kilitlenmesi: Çocuk uyurgezerlik sırasında pencereleri veya kapıları açarak evden çıkabilir. Bu durumu önlemek için pencerelere ve dış kapılara güvenli kilitler takılması önemlidir. Ayrıca, çocukların kolayca ulaşamayacağı yüksek yerlerde kilitler bulunmalıdır.
  • Merdivenlere Bariyer Koyulması: Uyurgezer bir çocuğun merdivenlerden düşmesini önlemek için merdivenlere güvenlik bariyerleri yerleştirilmelidir.
  • Alarm Sistemleri: Uyurgezer çocuklar için yatak odası kapısına veya pencereye basit alarm sistemleri yerleştirilebilir. Bu sayede çocuk uyurgezerlik sırasında kapıyı açtığında alarm devreye girer ve ebeveynler çocuğun farkında olmadan evden çıkmasını önleyebilir.

4. Planlı Uyandırma Yöntemi

Planlı uyandırma, uyurgezerlik ataklarını önlemek için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, ebeveynler çocuğun ataklarının genellikle meydana geldiği saatleri belirler. Ardından çocuk bu saatlerden 15-30 dakika önce hafifçe uyandırılır ve tamamen uyanık hale gelmesi sağlanır. Böylece çocuk yeniden uykuya dalar, ancak bu kez uyurgezerlik atağı geçirmeden uykusunu sürdürür. Bu yöntem, atakların sıklığını azaltmada oldukça etkili olabilir.

5. İlaç Tedavisi

Uyurgezerlik tedavisinde ilaç tedavisi genellikle son çare olarak tercih edilir. Çoğu durumda ilaç kullanımı gerekmez, ancak uyurgezerlik şiddetli hale geldiğinde veya diğer tedavi yöntemleri başarısız olduğunda ilaçlar devreye girebilir. İlaç tedavisi kısa süreli olarak uygulanır ve çocuğun uyku düzenini stabilize etmeye yardımcı olabilir.

  • Benzodiazepinler: Uyurgezerlik tedavisinde bazen düşük dozda benzodiazepinler kullanılabilir. Bu ilaçlar, sinir sistemini yatıştırarak çocuğun daha derin ve kesintisiz bir uykuya dalmasını sağlar. Ancak uzun süreli kullanımı önerilmez, zira bağımlılık riski taşır.
  • Trisiklik Antidepresanlar: Trisiklik antidepresanlar, bazı uyku bozukluklarının tedavisinde kullanılabilir. Özellikle uyurgezerlik gibi parasomnialarda etkili olabilir. Ancak bu ilaçların yan etkileri ve uzun vadede kullanımı dikkatli bir şekilde izlenmelidir.
  • Melatonin: Doğal bir uyku hormonu olan melatonin, uyku düzenini düzenlemede etkili olabilir. Melatonin takviyesi, çocuklarda uyku düzenini iyileştirerek atakların azalmasına katkıda bulunabilir. Melatonin takviyeleri genellikle kısa süreli kullanılır ve doktor gözetiminde alınmalıdır.

6. Davranışsal Terapiler

Davranışsal terapiler, çocuklarda uyurgezerliğin tedavisinde oldukça etkili olabilir. Özellikle uyurgezerlik, stres ve kaygı ile ilişkiliyse, bu terapiler çocuğun uyku düzenini ve genel ruh sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir. Davranışsal terapiler, çocuğun stresle başa çıkma mekanizmalarını geliştirmeyi ve uyku sırasında yaşanan sorunları azaltmayı hedefler. Bu terapiler genellikle bir uzman gözetiminde yürütülür ve şu yaklaşımlar uygulanabilir:

  • Bilişsel-Davranışçı Terapi (BDT): Çocuğun uyurgezerliğe neden olabilecek düşünce ve davranışlarını değiştirmeye odaklanır. Aynı zamanda çocukların stres yönetimi becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
  • Gevşeme Teknikleri: Uyku öncesi gevşeme teknikleri ve meditasyon, çocuğun rahatlamasını ve uykuya geçişini kolaylaştırabilir. Bu yöntemler, atakları önleyici etki gösterebilir.

7. Aile Eğitimi

Uyurgezer bir çocukla başa çıkmak ebeveynler için zor olabilir. Bu nedenle ailelerin bu durum hakkında bilinçlenmesi ve çocuğa nasıl yaklaşmaları gerektiği konusunda eğitim alması önemlidir. Ebeveynlerin çocuklarına sakin ve destekleyici bir tutum sergilemeleri, çocukların güvende hissetmesini sağlar. Aynı zamanda ailelerin uyurgezerlik hakkında bilgi sahibi olmaları, durumun yönetilmesini kolaylaştırır.

Sonuç

Çocuklarda uyurgezerlik genellikle zararsızdır ve zamanla kendiliğinden geçer. Ancak bu durum, çocukların güvenliği açısından dikkat edilmesi gereken bir sorundur. Uyurgezerlik yaşayan çocukların düzenli bir uyku rutinine sahip olmaları, stresle başa çıkmayı öğrenmeleri ve çevrelerinde güvenlik önlemlerinin alınması önemlidir. Çocuğun ataklarının sıklığı arttığında veya bu durum tehlikeli bir hale geldiğinde, mutlaka bir uzmana başvurulması gerekir.

Referanslar:

  1. Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi
  2. American Academy of Sleep Medicine. International Classification of Sleep Disorders. 3rd ed. Darien, IL: American Academy of Sleep Medicine; 2014.
  3. Ohayon, M. M., et al. “Prevalence and comorbidity of sleepwalking in the general population.” Neurology, vol. 58, no. 2, 2002, pp. 292-300.
  4. Guilleminault, C., et al. “Sleepwalking and sleep terrors in prepubertal children: What triggers them?” Pediatrics, vol. 111, no. 1, 2003, pp. e17-e25.
  5. Petit, D., et al. “Sleep architecture and homeostatic sleep pressure in sleepwalkers.” Sleep, vol. 36, no. 7, 2013, pp. 1069-1076.
  6. Zadra, A., et al. “Somnambulism: Clinical aspects and pathophysiological hypotheses.” The Lancet Neurology, vol. 12, no. 3, 2013, pp. 285-294.
  7. Kales, J. D., et al. “Night terrors: Clinical characteristics and personality patterns.” Archives of General Psychiatry, vol. 27, no. 5, 1972, pp. 493-499.
  8. Bjorvatn, B., et al. “A case-control study of somnambulism in adults.” Journal of Clinical Sleep Medicine, vol. 8, no. 6, 2012, pp. 693-698.
  9. Plazzi, G., et al. “Parasomnias: Pathophysiology and clinical impact.” Sleep Medicine Reviews, vol. 22, 2015, pp. 25-36.
  10. Lopez, R., et al. “Childhood-onset sleepwalking and sleep terrors: A prospective study of twins.” Pediatrics, vol. 134, no. 2, 2014, pp. 261-268.
  11. Owens, J. A., et al. “Behavioral sleep problems in school-aged children: A comprehensive review.” Pediatrics, vol. 111, no. 5, 2003, pp. e123-e130.
  12. Schenck, C. H., et al. “Disorders of arousal: Clinical and forensic implications.” Sleep, vol. 21, no. 6, 1998, pp. 657-664.
  13. Mahowald, M. W., et al. “Parasomnias.” In Principles and Practice of Sleep Medicine, 6th ed., edited by M. H. Kryger, T. Roth, and W. C. Dement, Elsevier, 2017, pp. 925-941.
  14. Lecendreux, M., et al. “Genetic factors of sleepwalking.” Neurology, vol. 58, no. 5, 2002, pp. 802-805.
  15. Ohayon, M. M., et al. “Prevalence of parasomnias in the general population.” Sleep, vol. 22, suppl. 2, 1999, pp. S11-S12.
  16. Castelnovo, A., et al. “Sleepwalking: A comprehensive review of the literature.” CNS Spectrums, vol. 23, no. 5, 2018, pp. 311-319.
  17. Laberge, L., et al. “Development of parasomnias from childhood to adolescence: A longitudinal study.” Pediatrics, vol. 116, no. 2, 2005, pp. 672-679.
  18. Ferini-Strambi, L., et al. “Disorders of arousal in adults: Clinical and forensic issues.” Sleep Medicine Reviews, vol. 12, no. 1, 2008, pp. 6-16.
  19. Broughton, R. J. “Sleep disorders: Disorders of arousal?” Science, vol. 159, no. 3817, 1968, pp. 1070-1078.
  20. Hublin, C., et al. “Heritability and mortality in parasomnias: A nationwide family study of 9083 adults.” Sleep, vol. 36, no. 4, 2013, pp. 545-550.
  21. Espa, F., et al. “Sleepwalking and confusional arousals in adults: Psychopathological and polysomnographic correlates.” Sleep Medicine, vol. 3, no. 5, 2002, pp. 371-379.
  22. Zucconi, M., et al. “Differentiating disorders of arousal in children: A video-polysomnographic analysis.” Sleep, vol. 24, no. 9, 2001, pp. 993-1001.
  23. Pressman, M. R. “Sleepwalking, sleep terrors, and confusional arousals.” Sleep Medicine Clinics, vol. 4, no. 2, 2009, pp. 223-239.
  24. Stallman, H. M., et al. “Sleepwalking in school-aged children: Prevalence and associated factors.” Behavioral Sleep Medicine, vol. 14, no. 1, 2016, pp. 50-58.
  25. Carter, K. A., et al. “Sleep in children with attention-deficit hyperactivity disorder (ADHD): A review.” Sleep Medicine, vol. 10, no. 4, 2009, pp. 457-468.
  26. Hublin, C., et al. “Prevalence and risk factors of parasomnias: A population-based study.” Sleep Medicine, vol. 5, no. 3, 2004, pp. 257-260.
  27. Oudiette, D., et al. “Sleepwalking and other disorders of arousal.” Current Neurology and Neuroscience Reports, vol. 9, no. 2, 2009, pp. 137-144.
  28. Miano, S., et al. “Parasomnias in children.” Sleep Medicine Clinics, vol. 5, no. 1, 2010, pp. 139-152.
  29. Halbower, A. C., et al. “Childhood parasomnias: Sleep disorders or disorders of arousal?” Current Opinion in Pediatrics, vol. 21, no. 5, 2009, pp. 571-578.
  30. Kales, J. D., et al. “Somnambulism: Epidemiology, diagnosis, and management.” Sleep, vol. 9, no. 3, 1986, pp. 307-314.
  31. Johnson, E. O., et al. “Epidemiology of childhood parasomnias.” Pediatric Clinics of North America, vol. 48, no. 3, 2001, pp. 591-610.
  32. Youssef, N. A., et al. “Parasomnias and the impact on child development.” Child and Adolescent Psychiatric Clinics of North America, vol. 25, no. 4, 2016, pp. 571-582.
  33. Arkin, A. M. “Sleepwalking: The enigma of the night.” American Journal of Psychiatry, vol. 110, no. 12, 1954, pp. 895-902.
  34. Fisher, B. E., et al. “Sleep disorders in children and adolescents.” Clinical Pediatric Sleep Disorders, Elsevier, 2009, pp. 203-231.
  35. Blunden, S., et al. “Sleep disorders and daytime functioning in children.” Sleep Medicine Reviews, vol. 8, no. 2, 2004, pp. 129-142.
  36. Ivanenko, A., et al. “Sleep and psychiatric disorders in children and adolescents.” Child and Adolescent Psychiatric Clinics of North America, vol. 17, no. 4, 2008, pp. 715-731.
  37. https://scholar.google.com/
  38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi
Çocuklarda Uyurgezerlik Nedir? Uyurgezerlik Belirtileri ve Tedavisi