E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?

E vitamini, yağda çözünen ve vücutta önemli antioksidan işlevleri gören bir vitamindir. Vücutta hücre zarlarını serbest radikallerin neden olduğu hasardan korur ve bağışıklık sistemini destekler. Bununla birlikte, eksikliği nadir görülse de, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu eksikliğin nedenleri arasında yetersiz beslenme, genetik bozukluklar ve bazı sağlık koşulları yer alır. Eksikliği, özellikle sinir sistemi ve kaslarda belirgin belirtilerle kendini gösterebilir ve bu durum tedavi edilmediğinde kalıcı hasarlara yol açabilir.

E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?

E vitamini eksikliği, genellikle yeterli miktarda alınan diyetlerle önlenebilir. Ancak, belirli gruplar – örneğin prematüre bebekler, Crohn hastalığı gibi yağ emilimini etkileyen hastalıklara sahip olanlar veya genetik olarak alfa-tokoferol transfer proteini eksikliği yaşayanlar – daha yüksek risk altındadır. Bu durumlarda, E vitamini takviyesi hayati öneme sahip olabilir. Ancak, eksiklik tedavisi sadece takviyelerle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda diyet ve yaşam tarzı değişikliklerini de içermelidir.

Bu makalede, eksikliğin belirtileri, tedavi yöntemleri, E vitamini içeren besinler ve bu vitaminin vücuda sağladığı faydalar detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Ayrıca, vitamin alımında dikkat edilmesi gereken hususlar ve hangi vitamin ve minerallerle birlikte alınmasının faydalı olacağına dair bilgiler de sunulacaktır. Vitamin E eksikliğiyle ilgili kapsamlı bir bilgi edinmek ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek için bu rehberi dikkatlice incelemeniz önerilir.

E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?

E Vitamini Eksikliği Belirtileri Nelerdir?

E vitamini eksikliği nadir görülen bir durum olmasına rağmen, ortaya çıktığında vücutta birçok farklı sistem üzerinde ciddi etkiler yapabilir. Eksikliğin belirtileri genellikle yavaş gelişir ve başlangıçta fark edilmesi zor olabilir. Ancak, uzun vadede bu durumun göz ardı edilmesi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

1. Nörolojik Belirtiler

E vitamini, sinir sistemi sağlığı için kritik öneme sahiptir. Yağda çözünen bir vitamin olarak, miyelin kılıfı (sinir hücrelerini çevreleyen ve koruyan yağ tabakası) için gereklidir. Eksiklik durumunda, özellikle uzun süreli bir eksiklik söz konusu olduğunda, nörolojik belirtiler ortaya çıkabilir:

  • Periferik Nöropati: Ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma hissi, yanma veya donma gibi belirtiler yaygındır. Bu durum, sinirlerin hasar görmesinden kaynaklanır.
  • Ataksi: Eksikliği, kas koordinasyonunu etkileyebilir, bu da denge sorunlarına ve koordinasyon bozukluklarına (ataksi) yol açar. Ataksi, kişinin yürüme zorluğu yaşamasına, ayakta dururken dengesini kaybetmesine neden olabilir.
  • Dismetria: Bu nörolojik durum, hareketlerin normalden daha büyük veya daha küçük yapılmasına yol açar ve genellikle beyinle ilgili bir problemin belirtisi olarak kabul edilir. Vitamin E eksikliği, dismetria gibi ince motor kontrol bozukluklarına neden olabilir.

2. Kas Güçsüzlüğü ve Yorgunluk

Kas hücrelerinin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Eksiklik durumunda, kaslarda zayıflık ve yorgunluk hissi yaygın olarak görülebilir. Bu belirtiler genellikle kasların düzgün çalışmaması ve oksidatif hasarın birikmesi sonucu ortaya çıkar:

  • Miyopati: Kas hücrelerindeki oksidatif stres, kas zayıflığına ve kas fonksiyonlarında bozulmaya yol açabilir. Bu durum, özellikle üst ve alt ekstremitelerde belirgin hale gelir.
  • Kas Krampları: Kas hücrelerinin düzgün çalışmaması nedeniyle, spor yaparken veya günlük aktiviteler sırasında ani ve ağrılı kas krampları yaşanabilir.
  • Genel Yorgunluk: Vücutta enerji üretiminde aksaklıklar meydana gelebilir, bu da genel bir yorgunluk ve halsizlik hissine yol açar. Bu durum, günlük aktivitelerin zorlaşmasına ve yaşam kalitesinin düşmesine neden olabilir.

3. Bağışıklık Sistemi Zayıflığı

Bağışıklık hücrelerinin fonksiyonlarını destekler ve vücudu enfeksiyonlara karşı korur. Eksiklik durumunda, bağışıklık sistemi zayıflar ve çeşitli enfeksiyonlara karşı vücut savunmasız hale gelir:

  • Artan Enfeksiyon Riski: Eksikliği, vücudun bakterilere ve virüslere karşı direncini azaltır. Sonuç olarak, sık sık soğuk algınlığı, grip ve diğer enfeksiyonlar yaşanabilir.
  • Yavaş İyileşme: Yaralanmaların ve enfeksiyonların iyileşme süreci uzar. Örneğin, küçük bir kesik veya yara bile normalden daha uzun sürede iyileşebilir.
  • Kronik Hastalıkların Kötüleşmesi: Zayıflamış bir bağışıklık sistemi, mevcut kronik hastalıkların daha da kötüleşmesine neden olabilir. Örneğin, diyabet veya kalp hastalığı gibi durumların yönetimi zorlaşabilir.

4. Göz Problemleri

Göz sağlığını korumada önemli bir rol oynar. Özellikle retinada yüksek konsantrasyonlarda bulunur ve göz hücrelerini oksidatif hasara karşı korur. Eksiklik durumunda, gözlerle ilgili şu sorunlar ortaya çıkabilir:

  • Maküler Dejenerasyon: E vitamini eksikliği, yaşa bağlı maküler dejenerasyon riskini artırabilir. Bu durum, merkezi görme kaybına yol açar ve yaşlı bireylerde ciddi bir görme bozukluğuna neden olabilir.
  • Gece Körlüğü: Eksikliği, karanlıkta veya zayıf ışık koşullarında görme yeteneğini olumsuz etkileyebilir. Bu durum, gece körlüğü olarak bilinir ve düşük ışıkta görme zorluğuna yol açar.
  • Katarakt: Uzun süreli eksikliği, lensin bulanıklaşmasına ve katarakt oluşumuna yol açabilir. Katarakt, görme kalitesini ciddi şekilde azaltır ve cerrahi müdahale gerektirebilir.

5. Cilt Problemleri

Cilt sağlığı da E vitamini eksikliğinden olumsuz etkilenebilir. Cildin elastikiyeti, nem dengesi ve genel görünümü bu vitaminin yeterli miktarda alınıp alınmamasına bağlıdır:

  • Kuru ve Pullanan Cilt: E vitamini, cildin nemli kalmasını sağlar. Eksiklik durumunda, cilt kurur, pullanır ve çatlaklar oluşabilir. Bu durum, özellikle soğuk hava koşullarında daha belirgin hale gelir.
  • Hızlanmış Cilt Yaşlanması: Serbest radikallere karşı koruma sağlar ve cildin yaşlanma sürecini yavaşlatır. Eksikliği, ince çizgilerin, kırışıklıkların ve yaşlanma belirtilerinin daha erken ortaya çıkmasına neden olabilir.
  • Cilt Yaralarının Yavaş İyileşmesi: Ciltte meydana gelen yaraların iyileşme süreci uzar. Bu, küçük kesikler, sıyrıklar veya ameliyat izlerinin iyileşmesinin normalden daha uzun sürmesi anlamına gelir.

6. Reprodüktif Sağlık Sorunları

Hem erkeklerde hem de kadınlarda reprodüktif sağlık için gereklidir. Eksikliği, doğurganlık ve üreme sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir:

  • Erkeklerde Sperm Kalitesi: E vitamini, sperm hücrelerinin oksidatif hasara karşı korunmasında rol oynar. Eksiklik durumunda, sperm kalitesi düşebilir ve bu da erkek kısırlığı riskini artırabilir.
  • Kadınlarda Gebelik Komplikasyonları: Kadınlarda E vitamini eksikliği, gebelik sırasında komplikasyonlara yol açabilir. Örneğin, erken doğum riski artabilir ve gebelik sırasında fetal gelişim olumsuz etkilenebilir.

E Vitamini Eksikliği Tedavisi Nasıl Yapılır?

Eksikliği, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilen ciddi bir durumdur ve tedavi, eksikliğin şiddetine ve altta yatan nedenlere göre planlanmalıdır. E vitamini eksikliğinin tedavisi aşağıdaki yöntemlerle sağlanabilir:

1. Diyet Düzenlemesi

E vitamini eksikliğinin tedavisinde ilk adım, beslenme alışkanlıklarının gözden geçirilmesi ve diyetin vitamin E açısından zengin gıdalarla desteklenmesidir. E vitamini, doğal olarak birçok gıdada bulunur ve eksikliğin hafif olduğu durumlarda, bu gıdaların daha fazla tüketilmesi yeterli olabilir. İşte diyet düzenlemesinde dikkate alınması gereken bazı noktalar:

  • Yağlı Besinlerin Artırılması: Yağda çözünen bir vitamin olduğundan, diyetinize sağlıklı yağlar eklemek, bu vitaminin emilimini artırabilir. Zeytinyağı, ayçiçek yağı ve buğday tohumu yağı gibi bitkisel yağlar, iyi birer E vitamini kaynağıdır.
  • Yeşil Yapraklı Sebzeler ve Kuruyemişler: Diyetinize ıspanak, brokoli, badem ve fındık gibi E vitamini açısından zengin besinleri eklemek, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitamini doğal yollarla almanızı sağlar. Bu gıdaların günlük beslenme düzenine eklenmesi, eksikliğin giderilmesinde etkili olabilir.
  • Tahıl Ürünleri: Tam tahıllar ve buğday tohumu, vitamin E açısından zengin kaynaklar arasında yer alır. Bu tür gıdaların tüketimi, diyetin E vitamini içeriğini artırabilir ve eksikliğin giderilmesine katkı sağlayabilir.

2. E Vitamini Takviyeleri

Diyet düzenlemesi yeterli olmadığında veya eksiklik daha ciddi boyutlarda olduğunda, vitamin takviyeleri devreye girer. E vitamini takviyeleri, genellikle alfa-tokoferol formunda bulunur ve vücut tarafından kolayca emilir. Takviye kullanımıyla ilgili önemli noktalar şunlardır:

  • Takviye Formları: Takviyeler, doğal (d-α-tokoferol) ve sentetik (dl-α-tokoferol) formlarda bulunabilir. Doğal form, biyoyararlanımı daha yüksek olan tercih edilen formdur, ancak sentetik form da eksikliğin giderilmesinde etkili olabilir.
  • Dozaj Ayarı: Takviye kullanırken, doğru dozaj büyük önem taşır. E vitamini için önerilen günlük alım miktarı yetişkinlerde 15 mg’dır, ancak eksiklik durumunda bu doz doktor tarafından artırılabilir. Takviye dozajı, kişinin yaşına, cinsiyetine, genel sağlık durumuna ve eksiklik derecesine göre ayarlanmalıdır.
  • Uzman Kontrolü: Yüksek dozda E vitamini takviyesi almak, kanama riskini artırabilir ve diğer yan etkilere yol açabilir. Bu nedenle, takviyeler mutlaka doktor kontrolünde kullanılmalıdır. Doktor, hastanın mevcut sağlık durumuna, kullandığı ilaçlara ve olası etkileşimlere göre dozajı belirleyecektir.

3. Altta Yatan Nedenlerin Tedavisi

E vitamini eksikliği, bazı durumlarda altta yatan sağlık sorunlarından kaynaklanabilir. Bu sorunların tespit edilmesi ve tedavi edilmesi, eksikliğin giderilmesinde kilit rol oynar. İşte bu bağlamda göz önünde bulundurulması gereken bazı durumlar:

  • Malabsorpsiyon Sendromları: Crohn hastalığı, çölyak hastalığı ve kistik fibrozis gibi yağ emilimini engelleyen sindirim sistemi bozuklukları, E vitamini eksikliğine yol açabilir. Bu tür durumlarda, E vitamini takviyeleri genellikle yüksek dozlarda verilir ve emilimi artırmak için yağda çözünen vitaminlerin emilimini artıracak tedaviler uygulanır.
  • Genetik Bozukluklar: Alfa-tokoferol transfer proteini eksikliği gibi genetik bozukluklar, E vitamini eksikliğine neden olabilir. Bu gibi durumlarda, takviyeler yaşam boyu gerekli olabilir. Ayrıca, hastaların düzenli olarak takip edilmesi ve E vitamini düzeylerinin izlenmesi önemlidir.
  • Prematüre Bebekler: Prematüre bebeklerde E vitamini eksikliği riski yüksektir, çünkü doğum öncesi dönemde yeterli E vitamini depolamaları gerçekleşmez. Bu bebeklere genellikle doğumdan hemen sonra E vitamini takviyesi yapılır. Bu süreç, neonatologlar tarafından dikkatle izlenmelidir.

4. Multidisipliner Yaklaşım

E vitamini eksikliğinin tedavisi, genellikle tek bir uzmanlık alanını aşar ve multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Bu süreçte şunlar önemlidir:

  • Beslenme Uzmanı: Diyet düzenlemesi ve takviyelerin planlanması için beslenme uzmanları devreye girer. Uzman, hastanın diyetine uygun önerilerde bulunur ve takviye dozajını belirler.
  • Gastroenterolog: Eğer eksiklik bir malabsorpsiyon sendromu nedeniyle oluşmuşsa, gastroenterologlar devreye girer. Bu uzmanlar, hastalığın tedavisini yönetir ve E vitamini eksikliğini kontrol altında tutar.
  • Genetik Danışmanlık: Genetik nedenlerle ortaya çıkan eksikliklerde, genetik danışmanlar ve ilgili uzmanlar hastaların tedavi sürecinde rehberlik eder. Bu süreçte hastaların genetik testler yaptırmaları ve sonuçlara göre tedavi planlanması gerekebilir.

5. E Vitamini Enjeksiyonları

Bazı durumlarda, özellikle sindirim sistemi bozuklukları nedeniyle oral takviyelerin etkili olmadığı hastalarda, E vitamini enjeksiyonları kullanılabilir. Bu tedavi yöntemi, vitaminin doğrudan kana verilmesiyle eksikliğin hızla giderilmesini sağlar. Enjeksiyonlar, hastanın genel durumuna ve eksikliğin derecesine göre periyodik olarak yapılabilir.

  • Intramüsküler Enjeksiyonlar: E vitamini enjeksiyonları genellikle kas içine yapılır ve bu yöntem, özellikle hızlı etki gereken durumlarda tercih edilir. Ancak, enjeksiyonların yan etkileri ve komplikasyonları olabileceği için uzman gözetiminde yapılması önemlidir.

6. Takip ve İzleme

E vitamini eksikliği tedavisi uygulanan hastaların, düzenli aralıklarla vitamin seviyeleri izlenmelidir. Bu izleme, tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve doz ayarlamaları yapmak için gereklidir. Ayrıca, uzun süreli tedavi gerektiren durumlarda, olası yan etkilerin önlenmesi ve genel sağlık durumunun korunması için takip önemli bir rol oynar.

  • Kan Testleri: Düzenli kan testleri, E vitamini seviyelerinin izlenmesi için gereklidir. Bu testler, tedavi sürecinde vitamin düzeylerinin optimum aralıklarda tutulmasını sağlar.
  • Rutin Kontroller: Hastaların düzenli olarak doktor kontrolüne gitmeleri ve sağlık durumlarını izlemeleri önemlidir. Özellikle kronik hastalıkları olanlar için bu kontroller, eksikliğin tekrarlamasını önlemek açısından hayati öneme sahiptir.

Sonuç olarak, E vitamini eksikliği, doğru tedavi yöntemleriyle etkili bir şekilde yönetilebilir. Diyet düzenlemesi, uygun dozda takviye kullanımı, altta yatan nedenlerin tedavisi ve düzenli takip, eksikliğin giderilmesinde ve genel sağlık durumunun iyileştirilmesinde kritik öneme sahiptir.

E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?

E Vitamini İçeren Besinler

E vitamini bakımından zengin besinlerin düzenli tüketimi, bu vitaminin eksikliğini önlemeye yardımcı olabilir.

  • Bitkisel Yağlar: Ayçiçek yağı, zeytinyağı ve buğday tohumu yağı gibi bitkisel yağlar, E vitamini açısından zengindir.
  • Kuruyemişler: Badem, fındık ve yer fıstığı gibi kuruyemişler, yüksek E vitamini içeriğiyle bilinir.
  • Yeşil Yapraklı Sebzeler: Ispanak, brokoli ve pazı gibi yeşil yapraklı sebzeler, E vitamini kaynağıdır.
  • Tahıllar: Tam tahıllar ve bunlardan yapılan ekmekler, önemlidir.
  • Deniz Ürünleri: Somon, alabalık ve diğer yağlı balıklar, hem E vitamini hem de omega-3 yağ asitleri açısından zengindir.

E Vitamini Dozu ve Miktarı

E vitamini alımında dikkat edilmesi gereken en önemli faktörlerden biri, doğru dozajın belirlenmesidir. Günlük alınması gereken vitamin miktarı yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir.

  • Yetişkinler: Günlük 15 mg (22.4 IU) alfa-tokoferol
  • Hamile Kadınlar: Günlük 15 mg
  • Emziren Kadınlar: Günlük 19 mg

Fazla alımın toksik etkileri olabilir. Özellikle yüksek doz takviyeler, kanama riskini artırabilir ve bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, E vitamini takviyesi almadan önce bir doktora danışılması önemlidir.

E Vitamini Faydaları

E vitamini, vücut için birçok önemli faydaya sahiptir:

  1. Antioksidan Koruma: E vitamini, serbest radikallerin hücrelere verdiği zararı önleyerek oksidatif stresi azaltır. Bu, yaşlanma sürecini yavaşlatır ve kronik hastalıkların riskini azaltabilir.
  2. Cilt Sağlığı: Cildin nem dengesini korur ve cilt bariyerini güçlendirir. Ayrıca, güneşin UV ışınlarına karşı cildi korur ve yaşlanma belirtilerini geciktirir.
  3. Göz Sağlığı: Maküler dejenerasyon ve katarakt gibi göz hastalıklarının gelişme riskini azaltabilir. Bu faydalar, diğer antioksidanlarla birlikte alındığında daha belirgin hale gelir.
  4. Bağışıklık Sistemi Desteği: Bağışıklık hücrelerinin işlevini iyileştirir ve vücudun enfeksiyonlara karşı daha dirençli olmasına yardımcı olur.
  5. Kalp Sağlığı: LDL kolesterolün oksidasyonunu önleyerek kalp hastalıkları riskini azaltabilir. Ancak, bu faydaların elde edilmesi için dengeli bir diyetin parçası olarak alınması önemlidir.

E Vitamininin Zararları ve Yan Etkileri

E vitamini genel olarak güvenli kabul edilse de, yüksek dozlarda alındığında bazı yan etkilere neden olabilir:

  • Kanama Riski: E vitamini, kanın pıhtılaşmasını engelleyebilir ve bu da kanama riskini artırabilir. Özellikle kan sulandırıcı ilaçlar kullanan bireylerde dikkatli olunmalıdır.
  • Bulantı ve Baş Dönmesi: Yüksek dozda E vitamini takviyesi, bulantı, baş dönmesi ve hatta kas güçsüzlüğü gibi yan etkilere yol açabilir.
  • Prostat Kanseri Riski: Bazı çalışmalar, yüksek dozda E vitamini takviyesinin prostat kanseri riskini artırabileceğini öne sürmektedir. Bu nedenle, dozaj konusunda dikkatli olunmalıdır.

E Vitamininin İdeal Kan Düzeyi

E vitamininin ideal kan düzeyi, genellikle 5.5-17 mg/L aralığında olmalıdır. Bu düzeyin altında veya üstünde E vitamini seviyeleri, eksiklik veya toksisite belirtisi olabilir ve tıbbi müdahale gerektirebilir.

E Vitamini ile Birlikte Alınması Gereken Vitaminler ve Mineraller

E vitamini, bazı vitamin ve minerallerle birlikte alındığında daha etkili olabilir:

  • C Vitamini: Birlikte alındığında, antioksidan etkileri artar ve oksidatif stres daha etkili bir şekilde azaltılır.
  • Selenyum: Selenyum, E vitamininin antioksidan etkisini artıran bir mineraldir ve bu iki besin genellikle birlikte önerilir.
  • Çinko: Çinko, bağışıklık sistemi fonksiyonlarını destekler ve birlikte alındığında genel sağlık üzerinde olumlu etkiler sağlar.

Sonuç ve Özet

Vücudun sağlıklı işleyişi için hayati öneme sahip bir vitamindir. Eksikliği, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir, ancak bu durum genellikle dengeli bir diyet ve gerektiğinde takviyelerle önlenebilir. Antioksidan özellikleri sayesinde cilt, göz, kalp ve bağışıklık sistemi sağlığını destekler. Bununla birlikte, yüksek dozlarda alımından kaçınılmalı ve E vitamini takviyeleri her zaman doktor kontrolünde kullanılmalıdır.

Konu Bilgiler
E Vitamini Eksikliği Belirtileri Sinir sistemi bozuklukları, kas güçsüzlüğü, bağışıklık sistemi zayıflığı
Tedavi Yöntemleri Diyet düzenlemesi, E vitamini takviyeleri, altta yatan hastalıkların tedavisi
E Vitamini İçeren Besinler Bitkisel yağlar, kuruyemişler, yeşil yapraklı sebzeler, tahıllar, deniz ürünleri
Günlük Doz Yetişkinler için 15 mg, hamileler için 15 mg, emziren kadınlar için 19 mg
Faydaları Antioksidan koruma, cilt ve göz sağlığı, bağışıklık desteği, kalp sağlığı
Zararları Kanama riski, bulantı, prostat kanseri riski
İdeal Kan Düzeyi 5.5-17 mg/L
Birlikte Alınması Gereken Takviyeler C vitamini, selenyum, çinko

Referanslar:

  1. E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?
  2. Traber MG, Atkinson J. Vitamin E, antioxidant and nothing more. Free Radic Biol Med. 2007;43(1):4-15.
  3. Brigelius-Flohé R, Davies KJA. Is vitamin E an antioxidant, a regulator of signal transduction and gene expression, or a ‘junk’ food? Comments on the two accompanying papers: “Molecular mechanism of alpha-tocopherol action” by A. Azzi and “Vitamin E: looking beyond antioxidant function” by M. G. Traber and J. Atkinson. Free Radic Biol Med. 2007;43(1):2–3.
  4. Azzi A. Molecular mechanism of alpha-tocopherol action. Free Radic Biol Med. 2007;43(1):16-21.
  5. Traber MG, Stevens JF. Vitamins C and E: beneficial effects from a mechanistic perspective. Free Radic Biol Med. 2011;51(5):1000-1013.
  6. Jiang Q. Natural forms of vitamin E: metabolism, antioxidant, and anti-inflammatory activities and their role in disease prevention and therapy. Free Radic Biol Med. 2014;72:76-90.
  7. Niki E, Traber MG. A history of vitamin E. Ann Nutr Metab. 2012;61(3):207–212.
  8. Meydani SN. Vitamin E modulation of cardiovascular disease. Ann N Y Acad Sci. 2004;1031:271–279.
  9. Peh HY, Tan WSD, Liao W, Wong WS. Vitamin E therapy beyond cancer: tocopherol versus tocotrienol. Pharmacol Ther. 2016;162:152–169.
  10. Machlin LJ, Bendich A. Free radical tissue damage: protective role of antioxidant nutrients. FASEB J. 1987;1(6):441–445.
  11. Ricciarelli R, Zingg JM, Azzi A. Vitamin E: protective role of a Janus molecule. FASEB J. 2001;15(13):2314–2325.
  12. Packer L, Weber SU, Rimbach G. Molecular aspects of α-tocotrienol antioxidant action and cell signalling. J Nutr. 2001;131(2):369S–373S.
  13. Burton GW, Ingold KU. Vitamin E: application of the principles of physical organic chemistry to the exploration of its structure and function. Acc Chem Res. 1986;19(7):194–201.
  14. Azzi A, Gysin R, Kempná P, Munteanu A, Negis Y, Villacorta L. Vitamin E mediates cell signaling and regulation of gene expression. Ann N Y Acad Sci. 2004;1031:86–95.
  15. Dillard CJ, German JB. Phytochemicals: nutraceuticals and human health. J Sci Food Agric. 2000;80(12):1744–1756.
  16. Hensley K, Benaksas EJ, Bolli R, Comp P, Grammas P, Hamdheydari L. New perspectives on vitamin E: gamma-tocopherol and carboxyethyl-hydroxychroman metabolites in biology and medicine. Free Radic Biol Med. 2004;36(1):1–15.
  17. Wu D, Meydani SN. Age-associated changes in immune and inflammatory responses: impact of vitamin E intervention. J Leukoc Biol. 2008;84(4):900–914.
  18. Evans HM, Bishop KS. On the existence of a hitherto unrecognized dietary factor essential for reproduction. Science. 1922;56(1458):650–651.
  19. Slover HT. Tocopherol content of foods. J Am Oil Chem Soc. 1971;48(10):543–548.
  20. Farrell PM, Bieri JG. Interrelationships of vitamin E and selenium in human nutrition. J Am Coll Nutr. 1975;4(2):131–137.
  21. Herrera E, Barbas C. Vitamin E: action, metabolism and perspectives. J Physiol Biochem. 2001;57(2):43–56.
  22. Meydani M, Meydani SN, Rall LC, Morrow FD, Blumberg JB. Vitamin E supplementation and in vivo immune response in healthy elderly subjects. JAMA. 1997;277(17):1380–1386.
  23. Jiang Q, Christen S, Shigenaga MK, Ames BN. Gamma-tocopherol, the major form of vitamin E in the US diet, deserves more attention. Am J Clin Nutr. 2001;74(6):714–722.
  24. Traber MG. Vitamin E inadequacy in humans: causes and consequences. Adv Nutr. 2014;5(5):503–514.
  25. Stone WL, Papas AM. Tocopherols and the etiology of colon cancer. J Am Coll Nutr. 1997;16(3):292–299.
  26. Singh U, Devaraj S, Jialal I. Vitamin E, oxidative stress, and inflammation. Annu Rev Nutr. 2005;25:151–174.
  27. Kaempf-Rotzoll DE, Hellwig-Bürgel T, Rimbach G, Packer L, Frein D, Maly FE. Regulation of inflammatory mediators by vitamin E. Vitam Horm. 2003;66:313–341.
  28. Boosalis MG. The role of selenium in chronic disease. Nutr Clin Pract. 2008;23(2):152–160.
  29. Elmadfa I, Kornsteiner M. Vitamin E: functions, metabolism and requirements. Forum Nutr. 2009;61:14–43.
  30. Podda M, Weber C, Traber MG, Packer L. Simultaneous determination of tocopherols, tocotrienols and cholesterol in human serum and plasma by HPLC with fluorescence detection. J Lipid Res. 1996;37(4):897–906.
  31. Borel P, Desmarchelier C. Genetic variations involved in vitamin E status. Int J Mol Sci. 2016;17(12):2094.
  32. Martin A, Cherubini A, Andres-Lacueva C, Paniagua M, Joseph JA. Effects of fruits and vegetables on levels of vitamins E and C in the aged rat brain. J Nutr Health Aging. 2002;6(6):391–394.
  33. Zingg JM. Modulation of signal transduction by vitamin E. Mol Aspects Med. 2007;28(5–6):481–506.
  34. Wallert M, Schmölz L, Galli F, Birringer M, Lorkowski S. Regulatory metabolites of vitamin E and their putative roles in health and disease. Redox Biol. 2014;2:495–503.
  35. Galli F, Azzi A, Birringer M, Cook-Mills JM, Eggersdorfer M, Frank J. Vitamin E: emerging aspects and new directions. Free Radic Biol Med. 2017;102:16–36.
  36. Wolf G. How an increased intake of alpha-tocopherol can suppress the bioavailability of gamma-tocopherol. Nutr Rev. 2006;64(6):295–299.
  37. Ulatowski L, Manor D. Vitamin E and neurodegeneration. Neurobiol Dis. 2015;84:78–83.
  38. Mangge H, Becker K, Fuchs D, Gostner JM. Antioxidants, inflammation and cardiovascular disease. World J Cardiol. 2014;6(6):462–477
  39. Google Scholar
  40. PubMed
E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?
E Vitamini Nedir? E Vitamini Ne İşe Yarar?