Periodontal Hastalıkların 6 Belirtisi Ve Tedavisi (Diş Eti Hastalığı)
Periodontal hastalıklar, diş eti ve dişleri çevreleyen dokuları etkileyen, yaygın ancak ciddi bir oral sağlık sorunudur. Periodontium olarak adlandırılan bu yapılar diş etleri, periodontal ligament, alveolar kemik ve sementten oluşur. Sağlıklı bir ağız yapısının korunması için bu dokuların işlevi hayati öneme sahiptir. Ancak kötü ağız hijyeni ve çeşitli risk faktörleri nedeniyle, diş eti hastalıkları gelişebilir ve tedavi edilmediğinde diş kayıplarına yol açabilir. Periodontal hastalıklar, yalnızca ağız sağlığını değil, aynı zamanda genel sağlığı da etkileyen ciddi bir tehdit oluşturur.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Periodontal Hastalıkların 6 Belirtisi Ve Tedavisi (Diş Eti Hastalığı)
Son yıllarda yapılan araştırmalar, periodontal hastalıkların kalp hastalıkları, diyabet ve solunum yolu enfeksiyonları gibi sistemik hastalıklarla ilişkili olabileceğini göstermektedir. Bu durum, diş eti hastalıklarının yalnızca ağız sağlığıyla ilgili bir sorun olmanın ötesine geçtiğini ve genel sağlığın korunmasında önemli bir rol oynadığını ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, periodontal sağlığı korumak ve hastalıkları önlemek, bireylerin yaşam kalitesini artırmak ve genel sağlık üzerindeki olumsuz etkileri en aza indirmek için kritik öneme sahiptir.
Diş eti hastalıkları çoğu zaman erken evrelerde belirti vermeden ilerler ve yalnızca rutin diş hekimi kontrolleri sırasında fark edilir. Bu nedenle, bireylerin ağız hijyenine dikkat etmeleri ve düzenli kontroller yaptırmaları büyük önem taşır. Ayrıca, risk faktörlerinin farkında olmak ve erken belirtileri tanımak, hastalığın önlenmesinde ve etkili tedavi edilmesinde yardımcı olabilir.
Bu makalede, periodontal hastalıkların belirtileri, nedenleri, aşamaları ve komplikasyonları ele alınacaktır. Ayrıca, doğru teşhis yöntemleri, tedavi seçenekleri ve önleme yolları detaylandırılacaktır. Amaç, bireylerin ağız sağlığı konusunda bilinçlenmelerini sağlamak ve hastalıkla mücadele için gerekli bilgileri sunmaktır.
Periodontal Hastalık Nedir?
Periodontal hastalık, diş etleri ve dişleri çevreleyen destek dokularının iltihaplanması ile karakterize edilen bir hastalıktır. Temel olarak iki ana evresi vardır: gingivitis ve periodontitis. Gingivitis, diş eti iltihabının erken evresidir ve bu aşamada hastalık henüz kemik kaybına yol açmamıştır. Ancak tedavi edilmezse ilerleyerek periodontitise dönüşebilir ve dişleri destekleyen kemik dokusunun kaybına neden olabilir.
Periodontal hastalık, dişlerde plak birikimiyle başlar. Plak, bakteri ve gıda artıklarının birleşiminden oluşan yapışkan bir film tabakasıdır. Zamanında temizlenmeyen plak, sertleşerek tartar (diş taşı) haline gelir ve diş etlerini tahriş eder. Bu durum, iltihaplanmaya yol açarak diş etlerinin dişlerden ayrılmasına ve periodontal ceplerin oluşmasına neden olur.
Periodontal Hastalıkların Belirtileri
Periodontal hastalıklar, genellikle erken evrelerde fark edilmesi zor olan belirtilerle başlar. Ancak zamanla belirtiler şiddetlenir ve daha belirgin hale gelir. Aşağıda periodontal hastalıkların başlıca belirtileri ve ayrıntılı açıklamaları sunulmaktadır:
1. Diş Eti Kanaması
Diş fırçalama veya diş ipi kullanımı sırasında meydana gelen kanamalar, diş eti hastalığının ilk belirtilerinden biridir. Sağlıklı diş etleri genellikle fırçalama sırasında kanamaz. Ancak iltihaplı dokular daha kırılgan hale gelir ve fırçalama ya da hafif temas bile kanamaya yol açabilir. Sürekli diş eti kanaması, gingivitisin veya erken dönem periodontitisin önemli bir işaretidir.2. Diş Eti Şişliği ve Kızarıklığı
Diş etleri iltihaplandığında, normal rengini kaybeder ve sağlıklı pembe tonundan uzaklaşıp kırmızıya döner. Aynı zamanda, şişmiş ve hassas bir yapıya bürünür. İltihaplanma, dokuların kan akışını artırarak şişmeye neden olur. Bu durum, diş eti dokusunun tahriş olduğunu ve bakteri birikimine karşı reaksiyon gösterdiğini gösterir.
3. Kronik Ağız Kokusu (Halitozis)
Periodontal hastalığı olan kişilerde, kötü ağız kokusu yaygın olarak görülür. Bakterilerin diş etlerinde ve diş yüzeylerinde birikmesi sonucu oluşan toksinler, ağızda kötü kokuya neden olur. Diş temizliği yapılsa bile kalıcı bir ağız kokusu, periodontal enfeksiyonun varlığını işaret edebilir. Bu durum sosyal yaşamda bireylerin özgüvenini de olumsuz etkiler.
4. Diş Eti Çekilmesi
İltihaplanma, zamanla diş etlerinin dişlerden uzaklaşmasına neden olabilir. Bu süreç diş eti çekilmesi olarak adlandırılır ve açıkta kalan diş kökleri diş hassasiyetine yol açabilir. Soğuk, sıcak ya da tatlı yiyecekler tüketildiğinde hassasiyet hissi artabilir. Diş eti çekilmesi ayrıca dişlerin estetik görünümünü de olumsuz etkiler.
5. Dişlerde Sallanma ve Yer Değiştirme
İleri periodontitis vakalarında, dişleri yerinde tutan kemik ve destek dokularının kaybı nedeniyle dişlerde sallanma görülür. Dişlerin pozisyonunda kayma, kapanış bozukluklarına ve çiğneme sırasında ağrıya neden olabilir. Tedavi edilmediği takdirde bu durum, dişlerin kaybıyla sonuçlanabilir.
6. Çiğneme Güçlüğü ve Diş Eti Ağrısı
İltihaplanmış dokular nedeniyle çiğneme sırasında ağrı hissedilebilir. Bu durum besinlerin yeterince çiğnenmesini engelleyebilir ve sindirim problemlerine yol açabilir. Ağrı genellikle enfeksiyonun ilerlediği durumlarda daha belirgin hale gelir.
Periodontal Hastalıkların Nedenleri ve Risk Faktörleri
Periodontal hastalıklar, temel olarak bakteri plağı birikimiyle başlar, ancak farklı faktörler bu süreci hızlandırabilir veya daha karmaşık hale getirebilir. Bu risk faktörlerinin farkında olmak, hastalıkları önlemek için alınacak önlemlerin belirlenmesinde kritik rol oynar.
1. Yetersiz Ağız Hijyeni
Günde en az iki kez diş fırçalamamak ve diş ipi kullanmamak, diş yüzeylerinde plak birikimine neden olur. Bu plak, zamanla sertleşerek diş taşı haline gelir ve diş etlerini tahriş ederek iltihaba yol açar. Yetersiz ağız hijyeni, gingivitisin en yaygın nedenlerinden biridir.
2. Sigara ve Tütün Kullanımı
Sigara içmek ve diğer tütün ürünleri kullanmak, diş eti hastalıklarının en güçlü risk faktörlerinden biridir. Sigara, bağışıklık sistemini zayıflatarak enfeksiyonla mücadele yeteneğini azaltır ve iyileşme sürecini yavaşlatır. Ayrıca tütün kullanımı, diş taşı oluşumunu hızlandırır ve periodontal tedavilerin etkinliğini düşürür.
3. Genetik Yatkınlık
Bazı bireyler genetik olarak periodontal hastalıklara yatkın olabilir. Ailede diş eti hastalığı öyküsü olan kişilerde, ağız hijyenine dikkat edilse bile hastalık gelişme riski daha yüksektir. Bu durum, bağışıklık sisteminin bakteri enfeksiyonlarına karşı daha zayıf bir tepki vermesinden kaynaklanabilir.
4. Diyabet ve Kan Şekeri Kontrol Sorunları
Diyabet, periodontal hastalıkların hem nedeni hem de sonucudur. Kontrolsüz diyabet hastalarında, diş eti dokularının enfeksiyona karşı direnci azalır ve hastalık hızla ilerler. Aynı zamanda periodontal hastalıklar, diyabet yönetimini zorlaştırarak kan şekerini olumsuz etkileyebilir.
5. Stres ve Psikolojik Faktörler
Yoğun stres altında olan bireylerde bağışıklık sistemi zayıflayarak, bakteriyel enfeksiyonlara karşı vücut direnci azalır. Stres ayrıca, diş sıkma (bruksizm) alışkanlığına yol açarak diş ve diş eti dokularına zarar verebilir. Bu durum, periodontal hastalıkların ilerlemesini hızlandırır.
6. Hormonal Değişiklikler
Ergenlik, hamilelik ve menopoz gibi dönemlerde hormonal dalgalanmalar yaşanır. Bu durum, diş etlerinin daha hassas hale gelmesine ve iltihaplanma riskinin artmasına neden olabilir. Özellikle hamilelik döneminde, “hamilelik gingiviti” adı verilen özel bir diş eti iltihabı türü ortaya çıkabilir.
7. Beslenme Yetersizlikleri
Vitamin ve mineral eksiklikleri, diş eti sağlığını doğrudan etkiler. Özellikle C vitamini eksikliği, diş etlerinin sağlığını korumada önemli bir rol oynar. Ayrıca kalsiyum eksikliği, kemik kaybını hızlandırarak periodontitis riskini artırır.
8. İlaç Kullanımı
Bazı ilaçlar, diş eti sağlığını olumsuz etkileyebilir. Antihipertansif ilaçlar, antidepresanlar ve bağışıklık baskılayıcı ilaçlar, diş etlerinde şişmeye veya iltihaplanmaya neden olabilir. Bu ilaçları kullanan bireylerin, ağız hijyenine ekstra özen göstermeleri önerilir.
9. Bağışıklık Sistemi Hastalıkları ve Diğer Kronik Rahatsızlıklar
Bağışıklık sistemi hastalıkları, periodontal hastalık riskini artırır. Örneğin, HIV/AIDS hastalarında diş eti enfeksiyonları daha hızlı ilerler. Aynı şekilde, kalp hastalıkları ve obezite gibi kronik rahatsızlıklar da periodontal hastalık riskini artıran faktörler arasında yer alır.
Periodontal Hastalıkların Aşamaları
Periodontal hastalık, farklı evrelerde ilerleyen bir süreçtir ve her aşama, belirli belirtiler ve komplikasyonlarla kendini gösterir. Hastalığın erken tespiti ve müdahalesi, ilerlemenin önlenmesinde kritik bir rol oynar. Aşağıda, periodontal hastalıkların temel aşamaları detaylı olarak ele alınmıştır:
- Gingivitis (İlk Evre)
- Özellikler: Gingivitis, diş eti hastalığının en erken aşamasıdır ve sadece diş etlerini etkiler. Bu aşamada kemik ve bağ dokusunda hasar yoktur.
- Belirtiler: Diş eti kanaması, kızarıklık, şişlik ve hafif hassasiyet yaygındır. Bu evrede kötü ağız kokusu da sıklıkla görülür.
- Tedavi: Plak birikimini kontrol etmek için düzenli fırçalama, diş ipi kullanımı ve profesyonel temizlik yeterli olabilir. Gingivitis, bu aşamada tamamen geri döndürülebilir.
- Erken Dönem Periodontitis
- Özellikler: Tedavi edilmeyen gingivitis, periodontitise ilerler. Diş etleri dişten ayrılır ve küçük periodontal cepler oluşur. Plak ve bakteriler bu ceplere yerleşir.
- Belirtiler: Diş eti çekilmesi ve ceplerin derinleşmesiyle birlikte hafif kemik kaybı başlar. Diş fırçalarken kanama daha belirgin hale gelir.
- Tedavi: Bu aşamada profesyonel temizlik, kök yüzeyi düzleştirme ve antibakteriyel tedavi uygulanır.
- Orta ve İleri Dönem Periodontitis
- Özellikler: Kemik kaybı daha belirgin hale gelir ve periodontal cepler derinleşir. Bu durum, dişlerin destek yapısının zayıflamasına yol açar.
- Belirtiler: Dişlerde sallanma, dişlerin yer değiştirmesi, iltihaplı doku ve yoğun diş eti çekilmesi görülür. Çiğneme sırasında ağrı ve diş kaybı riski artar.
- Tedavi: Cerrahi müdahale, diş eti flep operasyonları, kemik grefti ve rejeneratif prosedürler gerekebilir.
Periodontal Hastalıkların Komplikasyonları
Periodontal hastalıkların tedavi edilmemesi durumunda hem ağız sağlığını hem de genel sağlığı olumsuz etkileyen çeşitli komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
- Diş Kaybı
Periodontitis, dişleri destekleyen kemik ve bağ dokusunun kaybına neden olur. Bu durum, dişlerin sallanmasına ve nihayetinde kaybına yol açar. Diş kaybı, çiğneme fonksiyonunu ve estetik görünümü olumsuz etkiler. Ayrıca eksik dişler, çene yapısında bozulmaya ve diğer dişlerin yer değiştirmesine neden olabilir. - Çene Kemiği Erimesi
Diş kaybı sonrasında, kemik dokusu zamanla geriler ve zayıflar. Kemik kaybı, çene yapısının dengesi üzerinde olumsuz bir etki yaratarak implant veya protez uygulamalarını zorlaştırabilir. - Sistemik Hastalıklarla İlişki
Araştırmalar, periodontal hastalıkların kalp hastalıkları, diyabet ve inme gibi rahatsızlıklarla bağlantılı olduğunu ortaya koymuştur. Diş eti iltihabı, vücutta kronik inflamasyona yol açarak bu hastalıkların gelişme riskini artırabilir. - Hamilelik Komplikasyonları
Periodontitis, hamile kadınlarda erken doğum ve düşük doğum ağırlıklı bebek doğurma riskini artırabilir. İltihaplı dokulardan kana karışan bakteriler, rahim kasılmalarını tetikleyebilir. - Ağız ve Çene Fonksiyon Kaybı
İleri periodontitis nedeniyle dişlerde ciddi kayıplar yaşandığında, çiğneme ve konuşma fonksiyonlarında bozulmalar meydana gelebilir. Dişsizlik, ayrıca psikolojik sorunlara da yol açabilir. - Ağız Kokusu ve Estetik Problemler
Kronik kötü ağız kokusu ve diş eti çekilmesine bağlı olarak estetik kaygılar ortaya çıkabilir. Bu durum, bireylerin özgüvenini olumsuz etkileyebilir.
Periodontal Hastalıkların Teşhisi
Periodontal hastalıkların doğru teşhisi, hastalığın evresini belirlemek ve uygun tedavi yöntemini seçmek için gereklidir. Teşhis süreci, diş hekiminin klinik muayenesi ve çeşitli testler yardımıyla gerçekleştirilir.
- Klinik Muayene
Diş hekimi, diş etlerinin durumunu değerlendirmek için muayene yapar. Diş eti şişliği, kızarıklık, kanama ve ceplerin varlığı gözlemlenir. Ayrıca dişlerin sallanması, çene kapanışı ve diş eti çekilmesi gibi faktörler değerlendirilir. - Periodontal Cep Ölçümü
Periodontal sond adı verilen özel bir cihaz kullanılarak diş ve diş eti arasındaki ceplerin derinliği ölçülür. Sağlıklı diş etlerinde cep derinliği 1-3 mm arasında olmalıdır. 4 mm ve üzeri cepler, periodontal hastalık belirtisi olarak kabul edilir. - Röntgen Çekimi
Panoramik röntgen ve periapikal filmler, dişlerin çevresindeki kemik yapısını ve kaybını değerlendirmek için kullanılır. Kemik kaybının derecesi, periodontitisin şiddetini belirlemede önemlidir. - Bakteriyel Testler ve Mikrobiyal Analizler
Ağızdan alınan örneklerle bakteriyel testler yapılabilir. Patojen bakterilerin varlığı ve türleri belirlenerek, uygun antibiyotik tedavisi planlanır. Bu testler, özellikle tedaviye dirençli vakalarda önemli rol oynar. - Genetik Testler
Genetik yatkınlığı belirlemek için bazı durumlarda genetik testler uygulanabilir. Ailede periodontal hastalık öyküsü olan bireylerde, hastalığa yatkınlık testleri faydalı olabilir. - Dijital Tarama ve Fotoğraflar
Ağız içi dijital tarama cihazları ve fotoğraflar, teşhisi destekler. Bu görüntüler, hastanın durumunu izlemede ve tedavi planını belirlemede diş hekimine rehberlik eder.
Teşhis sürecinin tamamlanmasının ardından, diş hekiminin belirlediği tedavi planı doğrultusunda müdahaleye başlanır. Erken teşhis, tedavinin başarısını artırmakta ve ileri komplikasyonları önlemekte büyük öneme sahiptir.
Periodontal Hastalıkların Tedavisi
Periodontal hastalıkların tedavisi, hastalığın evresine, şiddetine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi sürecinin temel amacı, enfeksiyonun kontrol altına alınması, dişlerin ve diş etlerinin sağlığının korunması ve hastalığın tekrar etmesinin önlenmesidir. Tedavi, cerrahi olmayan yöntemlerle başlayıp gerektiğinde cerrahi müdahalelere kadar geniş bir yelpazeyi içerir. Aşağıda, periodontal hastalıkların tedavi yöntemleri ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
1. Cerrahi Olmayan Tedavi Yöntemleri
Cerrahi olmayan tedavi, genellikle periodontal hastalığın erken evrelerinde uygulanır. Amaç, diş eti dokularını enfekte eden plak ve tartarın ortadan kaldırılmasıdır. Bu yöntemler, hastalığın ilerlemesini durdurmak için yeterli olabilir.
- Detertraj (Profesyonel Temizlik)
- Diş yüzeyinde biriken plak ve tartarın diş hekimi tarafından özel aletlerle temizlenmesi işlemidir.
- Detertraj işlemi, yüzeydeki bakteri tabakasını uzaklaştırarak iltihabın önüne geçer. Bu işlem genellikle lokal anestezi gerektirmez ve düzenli aralıklarla tekrarlanabilir.
- Kök Yüzeyi Düzleştirme (Root Planing)
- Diş köklerinin yüzeyinde biriken bakteriler ve toksinler temizlenir. Kök yüzeyi pürüzsüz hale getirilerek bakteri birikimi önlenir.
- Bu işlem, periodontal ceplerin küçülmesine ve diş etlerinin dişe yeniden yapışmasına yardımcı olur. Lokal anesteziyle uygulanabilir.
- Antibiyotik ve Antimikrobiyal Tedavi
- Ağız içinde bakteriyel enfeksiyonu kontrol altına almak için antibiyotik ilaçlar kullanılır. Antibiyotikler, tablet formunda ağızdan alınabilir veya diş etlerine doğrudan jel formunda uygulanabilir.
- Antiseptik ağız gargaraları da plak oluşumunu azaltmak için tedaviye eklenir.
- Lazer Tedavisi
- Diş eti iltihabını azaltmak ve bakterileri yok etmek amacıyla kullanılan modern bir yöntemdir. Lazer tedavisi, daha az ağrı ve hızlı iyileşme süresi sağlar.
- Cerrahi olmayan tedaviye ek olarak uygulanabilir ve periodontal cepleri küçültmekte etkilidir.
2. Cerrahi Tedavi Yöntemleri
Cerrahi müdahaleler, hastalığın ilerlemiş vakalarında veya cerrahi olmayan tedavinin yeterli olmadığı durumlarda gereklidir. Amaç, hasar görmüş dokuların onarılması ve dişlerin desteklenmesidir.
- Flap Operasyonu (Periodontal Cerrahi)
- Diş eti, kemik ve kök yüzeyine doğrudan erişim sağlamak için kesilerek kaldırılır. Bölgedeki tartar ve enfekte olmuş dokular temizlenir.
- İşlemden sonra diş eti tekrar yerine dikilir. Bu operasyon, periodontal cepleri küçültmek ve iltihabı kontrol altına almak için etkilidir.
- Kemik Grefti (Bone Grafting)
- Periodontitis nedeniyle kaybedilen kemik dokusunu onarmak için uygulanır. Kemik grefti, hastanın kendisinden alınan kemik dokusu, sentetik materyal veya donör kemik kullanılarak yapılır.
- Kemik grefti, implant uygulamaları öncesinde de gerekli olabilir.
- Doku Grefti (Soft Tissue Grafting)
- Diş eti çekilmesi sonucu açıkta kalan diş köklerini kapatmak amacıyla uygulanır. Genellikle hastanın damağından alınan yumuşak doku ile greft yapılır.
- Bu işlem, diş etlerinin estetik görünümünü düzeltmek ve hassasiyeti azaltmak için kullanılır.
- Guided Tissue Regeneration (Yönlendirilmiş Doku Rejenerasyonu)
- Periodontitis nedeniyle zarar gören kemik ve bağ dokusunun yeniden büyümesini teşvik etmek için uygulanır. Özel bir bariyer membran kullanılarak iyileşme bölgesi korunur.
- Bu yöntem, kemik kaybının olduğu bölgelerde yeniden kemik oluşumunu sağlamak için etkilidir.
- Diş İmplantları ve Protetik Tedavi
- Periodontitis nedeniyle diş kaybı yaşandığında, eksik dişlerin yerine diş implantları uygulanabilir. İmplantlar, çene kemiğine yerleştirilen titanyum vidalardır.
- İmplant destekli protezler, ağız fonksiyonlarını geri kazandırır ve estetik kaygıları giderir.
3. İyileşme Süreci ve Tedavi Sonrası Bakım
Tedavi sonrasında, hastanın iyileşme sürecini desteklemek ve hastalığın tekrarlamasını önlemek için dikkatli bir bakım programı uygulanmalıdır. Diş hekimi, hastaya özel bir bakım planı sunar ve düzenli kontroller önerir.
- Düzenli Kontroller
- Tedavi sonrası 3-6 ay aralıklarla diş hekimi kontrolleri önerilir. Bu kontroller, diş eti sağlığının korunması ve hastalığın yeniden oluşmasının önlenmesi açısından önemlidir.
- Ağız Hijyenine Özen Gösterme
- Günde en az iki kez diş fırçalamak ve diş ipi kullanmak, plak birikimini önlemek için gereklidir. Antiseptik gargaralar da tedavi sonrası bakımda kullanılabilir.
- Beslenme Düzenine Dikkat Etmek
- Sağlıklı bir ağız yapısını korumak için dengeli beslenmek önemlidir. C vitamini açısından zengin besinler diş eti sağlığını destekler.
- Sigara ve Tütün Kullanımını Bırakmak
- Sigara içmek, periodontal tedavi sürecini olumsuz etkiler ve iyileşme süresini uzatır. Ayrıca, tedavi edilen dokuların tekrar zarar görmesini önlemek için sigarayı bırakmak önemlidir.
4. Tedavi Sonuçları ve Beklentiler
Başarılı bir periodontal tedavi sonrasında hastaların ağız sağlığı önemli ölçüde iyileşir. Ancak, tedavi sonrasında hastalığın yeniden ortaya çıkma olasılığı bulunduğundan, hastaların ağız hijyenine özen göstermesi ve diş hekimi önerilerine uyması gerekir. Özellikle ileri seviye periodontitis vakalarında, iyileşme süreci daha uzun olabilir ve ek cerrahi müdahaleler gerekebilir.
Periodontal hastalıkların tedavisi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirebilir. Diş hekimi, gerektiğinde periodontist, protez uzmanı ve ortodontist ile iş birliği yaparak hastanın ağız sağlığını en iyi şekilde restore etmeyi hedefler.
Önleme
Periodontal hastalıkları önlemek için şu adımlar izlenebilir:
- Düzenli fırçalama ve diş ipi kullanımı.
- Düzenli diş hekimi kontrolleri.
- Sigara ve tütün kullanımını bırakmak.
- Sağlıklı beslenme ve yeterli vitamin alımı.
- Stres yönetimi ve düzenli egzersiz.
Sonuç
Periodontal hastalıklar, erken fark edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ağız sağlığı ile genel sağlık arasındaki ilişkiyi dikkate alarak düzenli diş kontrolleri yaptırmak ve ağız hijyenine özen göstermek, bu hastalıkların önlenmesinde anahtar rol oynar. Tedavi edilmediği takdirde diş kaybı ve sistemik hastalık riskini artıran bu rahatsızlıklar, bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Bu nedenle, bilinçli bireyler olarak diş sağlığına gereken önemi vermek ve olası risk faktörlerinden uzak durmak gereklidir.
Referanslar:
- Periodontal Hastalıkların 6 Belirtisi Ve Tedavisi (Diş Eti Hastalığı)
- Carranza, F. A., & Newman, M. G. (2015). Clinical Periodontology and Implant Dentistry.
- Lindhe, J., & Lang, N. P. (2019). Textbook of Clinical Periodontology and Implant Dentistry.
- Slots, J. (2017). Periodontitis: Facts, fallacies and the future. Periodontology 2000.
- Tonetti, M. S., & Kornman, K. S. (2018). Advances in periodontitis pathogenesis. Journal of Clinical Periodontology.
- Offenbacher, S. (1996). Periodontal diseases: Pathogenesis and connection with systemic health. Journal of Periodontology.
- Eke, P. I., et al. (2012). Prevalence of periodontitis in adults. Journal of Dental Research.
- Kinane, D. F., & Marshall, G. J. (2001). Periodontal manifestations in systemic diseases. Periodontology 2000.
- Papapanou, P. N. (2012). Epidemiology of periodontal diseases. Journal of Clinical Periodontology.
- Van Dyke, T. E., & Dave, S. (2005). Risk factors for periodontitis. Journal of International Dental Research.
- Kornman, K. S. (2008). Interleukin polymorphisms and periodontitis. Annals of Periodontology.
- Armitage, G. C. (1999). Development of a classification system for periodontal diseases. Journal of Periodontology.
- Socransky, S. S., & Haffajee, A. D. (2005). Microbial complexes in periodontal disease. Journal of Clinical Periodontology.
- Chapple, I. L., & Genco, R. (2013). Diabetes and periodontal diseases. Periodontology 2000.
- AAP Report. (2015). Periodontal disease classification update.
- Van der Velden, U. (2009). Clinical relevance of periodontal disease classification. Journal of Clinical Periodontology.
- Loe, H. (1965). Periodontal disease in pregnancy. Journal of Dental Research.
- Bartold, P. M. (2010). Periodontal tissue regeneration. Periodontology 2000.
- Darveau, R. P. (2010). The oral microbial community in periodontitis. Microbiology and Molecular Biology Reviews
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/