Diş Dolgusu Çeşitleri, Diş Dolgularının Bakımı
Diş sağlığı, genel sağlığımızın ayrılmaz bir parçasıdır ve ağız bakımını ihmal etmek, uzun vadede ciddi problemlere yol açabilir. Diş dolgusu, diş çürüklerinin tedavisinde ve hasar görmüş dişlerin onarımında yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Diş dolgusu işlemi, sadece dişin estetik görünümünü düzeltmekle kalmaz, aynı zamanda dişin işlevselliğini de geri kazandırır. Diş dolguları, dişin iç yapısını koruyarak, ileride daha ciddi sorunlara yol açabilecek çürüklerin yayılmasını engeller. Bu nedenle, diş dolgusu hem estetik hem de sağlık açısından büyük önem taşır.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Diş Dolgusu Çeşitleri, Diş Dolgularının Bakımı
Diş dolgusu denilince akla gelen ilk şey, muhtemelen çürüklerin temizlenmesi ve ardından dişte oluşan boşluğun doldurulmasıdır. Ancak, diş dolgusu işlemi bundan çok daha fazlasını içerir. Diş hekiminiz, dolguyu uygulamadan önce, dişin yapısını korumak ve sağlamlaştırmak için çeşitli önlemler alır. Ayrıca, kullanılan malzeme türü ve uygulama tekniği de diş dolgularının uzun ömürlü olmasını sağlar. Diş dolguları, çeşitli malzemelerden yapılabilir; bunlar arasında amalgam, kompozit reçineler, altın ve seramikler yer alır. Her bir malzeme, belirli durumlar için özel olarak tercih edilir ve diş hekiminiz, sizin için en uygun olanı seçer.
Diş dolgularının bir diğer önemli yönü ise, işlemin minimal invaziv bir prosedür olmasıdır. Dişin çürümüş veya hasar görmüş kısmı temizlendikten sonra, kalan sağlıklı diş dokusunu koruyarak, dolgu malzemesi ile doldurulur. Bu sayede, dişin doğal yapısı ve gücü büyük ölçüde korunur. Bu işlem, dişin yapısını ve fonksiyonunu yeniden kazandırmanın yanı sıra, estetik açıdan da tatmin edici sonuçlar sunar. Estetik dolgu materyalleri, diş renginde ve doğal diş dokusuna yakın bir yapıya sahip olduğundan, dolgu yapılan diş, doğal dişten neredeyse ayırt edilemez.
Son yıllarda, estetik ve fonksiyonel gereksinimlerin artmasıyla birlikte diş dolgusu malzemelerinde de önemli gelişmeler yaşanmıştır. Özellikle kompozit reçineler, hem estetik hem de dayanıklılık açısından büyük avantajlar sunar. Diş renginde olmaları ve diş yapısına güçlü bir şekilde bağlanmaları nedeniyle, kompozit dolgular giderek daha fazla tercih edilmektedir. Bununla birlikte, altın ve porselen dolgular gibi daha geleneksel materyaller de belirli durumlarda hala kullanılır ve dayanıklılıkları ile bilinir. Diş dolgusu işleminin amacı, sadece çürükleri tedavi etmek değil, aynı zamanda dişin fonksiyonunu ve estetiğini geri kazandırmaktır.
Diş Dolgusu Nedir?
Diş dolgusu, diş çürüğü veya travma sonucu hasar görmüş diş yapısını onarmak için kullanılan bir tedavi yöntemidir. Dişin çürümüş kısmı temizlendikten sonra, oluşan boşluk dolgu malzemesi ile doldurulur. Bu işlem, dişin çürümesini durdurur ve dişin fonksiyonunu eski haline getirir. Diş dolguları, genellikle dişin doğal yapısını ve estetiğini korumak için diş renginde malzemelerle yapılır.
Diş Dolgusu Çeşitleri
Diş dolgusu tedavisi, farklı malzemeler kullanılarak uygulanabilir. Bu malzemelerin her biri, belirli özelliklere sahip olup, hastanın diş yapısına ve estetik taleplerine göre seçilir. Diş hekiminiz, sizin için en uygun olan dolgu malzemesini belirlerken, dişin konumu, dolgunun dayanıklılığı, estetik gereksinimler ve maliyet gibi faktörleri göz önünde bulundurur. İşte en yaygın diş dolgusu türleri ve detayları:
1. Amalgam Dolgular
Amalgam dolgular, diş dolgusu tedavisinde uzun süredir kullanılan geleneksel bir malzemedir. Bu dolgu türü, cıva, gümüş, kalay ve bakır gibi metallerin bir karışımından oluşur. Amalgam dolgular, aşağıdaki özelliklere sahiptir:
- Dayanıklılık: Amalgam dolgular, yüksek dayanıklılığı ile bilinir. Özellikle çiğneme kuvvetine maruz kalan arka dişlerde sıklıkla tercih edilir. Amalgam dolgunun sert yapısı, uzun yıllar boyunca sağlam kalmasını sağlar.
- Uygun Fiyat: Amalgam dolgular, diğer dolgu malzemelerine kıyasla genellikle daha ekonomiktir. Bu nedenle, geniş alanlarda çürük tedavisi gereken hastalar için maliyet açısından uygun bir seçenek sunar.
- Estetik Dezavantaj: Amalgam dolguların en büyük dezavantajı, estetik açıdan istenen sonuçları vermemeleridir. Metalik gri rengi nedeniyle özellikle ön dişlerde estetik kaygılara yol açabilir.
- Cıva İçeriği: Cıva, amalgam dolguların bileşiminde bulunan bir elementtir ve zaman zaman sağlık endişelerine neden olmuştur. Ancak, bu endişelere rağmen, amalgam dolguların güvenli olduğu geniş bilimsel araştırmalarla desteklenmektedir.
2. Kompozit Reçine Dolgular
Kompozit reçine dolgular, estetik ve fonksiyonel açıdan diş hekimliğinde yaygın olarak tercih edilen bir dolgu malzemesidir. Bu dolgular, diş renginde oldukları için estetik beklentileri yüksek olan hastalar için ideal bir seçenektir. Kompozit reçine dolguların özellikleri şunlardır:
- Estetik Görünüm: Kompozit dolgular, dişin doğal renginde yapılabilir ve bu sayede dolgu yapılan dişin doğal görünümünü bozmadan onarılmasını sağlar. Özellikle ön dişlerde tercih edilmesi bu özelliğinden kaynaklanır.
- Bağlanma Gücü: Kompozit reçine, dişin yüzeyine kimyasal olarak bağlanır ve bu bağlanma dişin güçlenmesine katkıda bulunur. Bu özellik, dişin doğal yapısının korunmasına yardımcı olur.
- Çok Yönlülük: Kompozit reçineler, diş çürüklerinin yanı sıra dişin estetik onarımlarında da kullanılır. Örneğin, diş kırıkları, dişler arasındaki boşluklar ve diş renginin düzeltilmesi gibi durumlarda kullanılabilir.
- Dayanıklılık: Kompozit dolgular, amalgam dolgular kadar uzun ömürlü olmayabilir. Ancak, günümüzde kullanılan yüksek kaliteli kompozit malzemeler, yıllarca dayanabilme potansiyeline sahiptir. Yine de, zamanla aşınma veya renk değişikliği meydana gelebilir.
3. Porselen Dolgular (Inlay ve Onlay)
Porselen dolgular, estetik ve dayanıklılık açısından üstün özelliklere sahip dolgu malzemeleridir. Bu dolgular, laboratuvarda özel olarak üretilir ve dişe yerleştirilir. Porselen dolgular genellikle inlay ve onlay olarak sınıflandırılır:
- Inlay Dolgular: Inlay dolgular, dişin çiğneme yüzeyindeki küçük çürüklerin tedavisinde kullanılır. Dişin kenarlarına taşmayan bu dolgular, dişin doğal yapısını korumak için tercih edilir. Inlay dolgular, dişe mükemmel bir şekilde uyum sağlar ve çiğneme kuvvetlerine dayanıklıdır.
- Onlay Dolgular: Onlay dolgular, dişin büyük bir kısmını kaplayan, dişin çiğneme yüzeyindeki ve yan duvarlarındaki hasarların tedavisinde kullanılır. Onlay dolgular, inlay dolgulardan daha geniş bir alanı kaplar ve genellikle kron tedavisine alternatif olarak kullanılır.
- Estetik Mükemmellik: Porselen dolgular, dişin doğal renginde olup, ışığı geçirgenlikleri ile doğal diş dokusunu mükemmel bir şekilde taklit eder. Bu nedenle, özellikle ön dişlerde estetik açıdan en iyi sonuçları sağlar.
- Dayanıklılık ve Uzun Ömür: Porselen dolgular, oldukça dayanıklıdır ve uzun yıllar boyunca renk değişikliğine uğramaz. Ayrıca, porselenin sert yapısı, dişin doğal yapısına benzer bir dayanıklılık sunar.
- Maliyet: Porselen dolgular, diğer dolgu türlerine kıyasla daha pahalıdır. Ancak, sunduğu estetik ve dayanıklılık avantajları nedeniyle, uzun vadeli bir yatırım olarak görülebilir.
4. Altın Dolgular
Altın dolgular, diş dolgusu tedavisinde nadiren kullanılan ancak belirli avantajlara sahip olan bir dolgu malzemesidir. Altın dolgular, dayanıklılığı ve biyouyumluluğu ile bilinir. İşte altın dolguların özellikleri:
- Üstün Dayanıklılık: Altın dolgular, en dayanıklı dolgu malzemelerinden biri olarak bilinir. Yıllarca, hatta birkaç on yıl boyunca sağlam kalabilirler. Bu nedenle, aşınma ve çiğneme kuvvetine dayanıklı bir dolgu seçeneği arayanlar için idealdir.
- Biyouyumluluk: Altın, biyouyumlu bir malzeme olduğu için, ağız dokuları ile uyumludur ve alerjik reaksiyon riskini minimuma indirir. Bu özellik, altın dolguları sağlık açısından güvenli bir seçenek haline getirir.
- Estetik Dezavantaj: Altın dolgular, estetik açıdan genellikle tercih edilmez, çünkü dişlerin doğal renginden çok farklı bir renge sahiptir. Bu nedenle, genellikle arka dişlerde kullanılır.
- Maliyet: Altın dolgular, diğer dolgu türlerine göre daha pahalıdır. Bununla birlikte, uzun ömürlü olmaları ve sağladıkları dayanıklılık, bu yüksek maliyeti dengeler.
5. Geçici Dolgular
Geçici dolgular, kalıcı dolgunun yerleştirilmeden önce kullanıldığı dolgu türleridir. Bu dolgular, genellikle acil durumlarda veya kalıcı dolgu için hazırlık aşamasında kullanılır:
- Kısa Süreli Kullanım: Geçici dolgular, kalıcı dolgular kadar dayanıklı değildir ve birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişen bir süre boyunca ağızda kalması amaçlanır.
- Acil Durumlar: Dişin çürük veya travma sonrası korunması gerektiğinde geçici dolgu uygulanabilir. Bu dolgu, dişin hassas bölgelerini kapatarak, enfeksiyon riskini azaltır.
- Kalıcı Dolgu Hazırlığı: Geçici dolgular, dişin kalıcı dolguya hazırlanması sırasında kullanılır. Bu aşamada diş hekimi, dişi kalıcı dolgu için hazırlar ve bu süreçte dişi korumak için geçici bir dolgu uygular.
Diş Dolgusu Süreci
Diş dolgusu işlemi, genellikle tek bir diş hekimi ziyaretinde tamamlanır. Ancak, dolgunun türüne ve dişin durumuna bağlı olarak, birden fazla ziyaret gerekebilir. İşte diş dolgusu sürecinin adımları:
- Muayene ve Tanı: Diş hekimi, dişin durumunu değerlendirir ve hangi dolgu malzemesinin kullanılacağına karar verir. Bu aşamada, röntgen çekilerek dişin iç yapısı ve çürüğün derinliği belirlenir.
- Anestezi: İşlem sırasında ağrı hissetmemeniz için diş ve çevresindeki alan uyuşturulur. Bu sayede, diş hekimi rahatlıkla çalışabilir ve siz de işlem sırasında herhangi bir rahatsızlık hissetmezsiniz.
- Dişin Hazırlanması: Diş hekimi, çürük veya hasarlı kısmı temizler ve dişin iç yapısını dolguyu kabul edecek şekilde hazırlar. Bu işlem, dişin sağlıklı dokusunu koruyarak yapılır.
- Dolgu Uygulaması: Dişin hazır hale getirilmesinin ardından, seçilen dolgu malzemesi dişe uygulanır. Kompozit dolgular gibi bazı malzemeler, katmanlar halinde uygulanır ve her katman özel bir ışıkla sertleştirilir.
- Son Kontroller: Dolgu işlemi tamamlandıktan sonra, diş hekimi dolguyu parlatır ve dişin ısırma yüzeyini ayarlar. Bu sayede, dolgu hem estetik açıdan hem de işlevsel olarak mükemmel hale getirilir.
Diş Dolgularının Bakımı
Diş dolgularının uzun ömürlü olması ve ağız sağlığınızı en iyi şekilde koruması için düzenli bakım son derece önemlidir. Dolgulu dişlerin bakımı, genel ağız hijyeninden farklı değildir; ancak, bazı özel noktalara dikkat edilmesi dolguların ömrünü uzatabilir ve dolgu etrafında oluşabilecek sorunları en aza indirebilir.
1. Düzenli Diş Fırçalama ve Diş İpi Kullanımı
Diş dolgularının bakımı için en temel ve en önemli adım, dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak ve diş ipi kullanmaktır. Günde en az iki kez, tercihen sabah ve akşam dişlerinizi fırçalayarak plak birikimini önleyebilirsiniz. Plak, dolguların etrafında birikerek ikincil çürüklerin oluşmasına yol açabilir. Diş macunu seçerken, florür içeren bir diş macunu kullanmak, diş minesini güçlendirerek çürük oluşumunu azaltır.
Diş ipi kullanımı da diş dolgularının bakımı için hayati öneme sahiptir. Diş ipi, diş fırçasının ulaşamadığı bölgelerdeki plakları temizler. Özellikle dolgu yapılmış dişler arasında kalan artıkları temizlemek için diş ipi kullanımı ihmal edilmemelidir. Diş ipini kullanırken, dolgulu dişin kenarlarına zarar vermemeye dikkat edin. Yumuşak ve dikkatli bir şekilde hareket etmek, dolgunun zarar görmesini engeller.
2. Düzenli Diş Hekimi Kontrolleri
Diş dolgularınızın durumunu ve genel ağız sağlığınızı izlemek için düzenli olarak diş hekiminizi ziyaret etmelisiniz. Diş hekiminiz, dolgularınızın aşınma, çatlama veya dolgu çevresinde çürük oluşumu gibi sorunları erken aşamada tespit edebilir. Ayrıca, dolgularınızın durumuna bağlı olarak, diş hekiminiz dolgularınızı yenilemenizi veya onarmanızı önerebilir. Diş kontrolleri genellikle altı ayda bir yapılmalıdır, ancak diş hekiminiz, diş sağlığınıza bağlı olarak daha sık ziyaretler önerebilir.
3. Sert ve Yapışkan Yiyeceklerden Kaçınma
Diş dolgularının uzun ömürlü olmasını sağlamak için sert ve yapışkan yiyeceklerden kaçınmak önemlidir. Sert yiyecekler, dolgulu dişe fazla baskı yaparak dolgunun çatlamasına veya kırılmasına neden olabilir. Örneğin, buz çiğnemek veya sert şekerler yemek, dolgunun yapısına zarar verebilir. Benzer şekilde, yapışkan yiyecekler dolguların arasına sıkışarak, dolguların yerinden oynamasına veya dolgu çevresinde çürük oluşmasına yol açabilir. Sakız, karamel gibi yapışkan gıdalardan mümkün olduğunca kaçınmalısınız.
4. Dolgulu Dişlerde Hassasiyetin İzlenmesi
Diş dolgusu yaptırdıktan sonra, özellikle ilk birkaç hafta boyunca dolgulu dişlerde hassasiyet oluşabilir. Bu hassasiyet, genellikle soğuk, sıcak, tatlı veya asidik yiyecek ve içeceklere karşı olur. Bu durumda, hassasiyet azaltıcı diş macunları kullanmak iyi bir çözüm olabilir. Diş hekiminiz, hassasiyeti kontrol altına almak için size özel önerilerde bulunabilir. Hassasiyet uzun süre devam ederse veya artarsa, diş hekiminize başvurmalısınız, çünkü bu durum dolgunun altında bir sorun olduğunu gösterebilir.
5. Diş Sıkma ve Gıcırdatma Alışkanlıklarından Kaçınma
Diş sıkma veya diş gıcırdatma alışkanlıkları, diş dolgularına ciddi zarar verebilir. Bu alışkanlıklar, dolgulu dişler üzerinde aşırı baskı oluşturarak dolgunun çatlamasına veya yerinden oynamasına neden olabilir. Eğer bu tür alışkanlıklarınız varsa, diş hekiminizle konuşarak uygun bir ağız koruyucu (gece plağı) kullanmanız tavsiye edilebilir. Bu koruyucular, dişlerinize ve dolgularınıza gelen baskıyı azaltarak onları korur.
6. Florürlü Ağız Gargaraları Kullanma
Florürlü ağız gargaraları, diş minenizi güçlendirmeye yardımcı olur ve dolgu etrafındaki diş dokusunu çürük oluşumuna karşı korur. Özellikle yüksek çürük riski taşıyan bireyler için florürlü gargaralar önemli bir ek koruma sağlar. Bu gargaraları düzenli olarak kullanmak, dişlerinizi ve dolgularınızı uzun vadede korumaya yardımcı olur.
7. Dolgu Çevresindeki Diş Eti Sağlığını Koruma
Diş dolgularınızın etrafındaki diş eti sağlığına da dikkat etmelisiniz. Sağlıklı diş etleri, dolguların yerinde kalmasına ve işlevini uzun süre sürdürmesine yardımcı olur. Diş eti hastalıkları, dolgu etrafındaki diş dokusunu etkileyebilir ve dolguların yerinden oynamasına neden olabilir. Diş eti sağlığını korumak için düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanmanın yanı sıra, diş eti masajı yapmak ve diş eti sağlığını destekleyen ürünler kullanmak da yararlıdır.
8. Beslenme Alışkanlıklarının Düzenlenmesi
Diş sağlığınızı ve dolgularınızın ömrünü uzatmak için beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçirmelisiniz. Şekerli ve asidik yiyecekler diş çürüklerine neden olabilir ve dolgu yapılan dişlerinizi olumsuz etkileyebilir. Bu tür yiyeceklerin tüketimini sınırlamak, dişlerinizin genel sağlığını korumaya yardımcı olur. Ayrıca, kalsiyum ve D vitamini açısından zengin gıdalar tüketmek, dişlerinizin güçlenmesine katkıda bulunur.
9. Sigara ve Alkol Kullanımının Azaltılması
Sigara içmek ve aşırı alkol tüketimi, diş dolgularınıza ve genel diş sağlığınıza zarar verebilir. Sigara, diş eti hastalıklarına yol açarak dolguların yerinden oynamasına ve diş kaybına neden olabilir. Alkol ise dişlerinizi ve dolgularınızı zayıflatarak çürük oluşumunu hızlandırabilir. Sigara ve alkol kullanımını azaltmak veya tamamen bırakmak, diş dolgularınızın ömrünü uzatmanıza yardımcı olur.
10. Diş Macunu Seçimi
Diş dolgularınızın bakımında kullanacağınız diş macunu da önemli bir rol oynar. Beyazlatıcı özellikteki diş macunları, içerdikleri aşındırıcı maddeler nedeniyle dolgularınıza zarar verebilir. Bu nedenle, hassas veya dolgu yapılmış dişler için özel olarak formüle edilmiş diş macunları tercih edilmelidir. Bu tür diş macunları, dolguların etrafındaki diş minesi ve dentin tabakasını korur ve aşınmayı en aza indirir.
Diş dolgularının ömrü, hem genel ağız hijyeninize hem de özel olarak dolgulu dişlerinizin bakımına ne kadar dikkat ettiğinize bağlıdır. Düzenli diş hekimi kontrolleri, doğru fırçalama ve diş ipi kullanımı, dolgu yaptırdığınız dişlerinizi uzun yıllar boyunca sağlıklı tutmanıza yardımcı olacaktır. Bu adımlar, dolgu çevresindeki diş etlerini de koruyarak, dolguların yerinde kalmasını ve işlevini en iyi şekilde sürdürmesini sağlar.
Diş Dolgularının Avantajları ve Dezavantajları
Diş dolgularının birçok avantajı olmasına rağmen, bazı dezavantajları da vardır. İşte bunların bir özeti:
Avantajlar:
- Dişin doğal yapısını ve işlevini geri kazandırır.
- Çürüklerin yayılmasını önler.
- Estetik açıdan tatmin edici sonuçlar sunar.
- Minimal invaziv bir prosedürdür.
Dezavantajlar:
- Kompozit dolgular zamanla renk değiştirebilir.
- Amalgam dolgular estetik açıdan tercih edilmeyebilir.
- Porselen ve altın dolguların maliyeti yüksektir.
Diş Dolgusu Sonrası Yaşam
Diş dolgusu yaptıktan sonra, dişinizin bakımı önemlidir. İlk birkaç gün boyunca dolgulu dişle sert yiyeceklerden kaçınmak, dolgunun yerinden oynamasını önler. Ayrıca, dolgulu dişte hassasiyet oluşabilir, bu durumda diş hekiminiz size uygun bir diş macunu önerir.
Sonuç
Diş dolgusu, diş sağlığınızı korumanın önemli bir yoludur. Hem estetik hem de işlevsellik açısından dişlerinizi korur ve uzun vadede daha ciddi sorunları önler. Diş hekimine düzenli ziyaretler, dolgunun ömrünü uzatır ve ağız sağlığınızı korur. Dolgu malzemesi seçimi, kişisel ihtiyaçlarınıza ve dişinizin durumuna göre yapılır. Bu nedenle, diş hekiminizle yapacağınız görüşmeler, en iyi sonucu elde etmeniz için önemlidir.
Referanslar:
- Diş Dolgusu
- Nelson, S. J. (2015). Wheeler’s Dental Anatomy, Physiology and Occlusion. Elsevier.
- Roberson, T. M., Heymann, H. O., & Swift, E. J. (2002). Sturdevant’s Art and Science of Operative Dentistry. Elsevier Health Sciences.
- Summitt, J. B., Robbins, J. W., & Hilton, T. J. (2006). Fundamentals of Operative Dentistry: A Contemporary Approach. Quintessence Publishing.
- Manappallil, J. J. (2021). Basic Dental Materials. Jaypee Brothers Medical Publishers.
- Rosenstiel, S. F., Land, M. F., & Fujimoto, J. (2006). Contemporary Fixed Prosthodontics. Elsevier Health Sciences.
- Heymann, H. O., Swift, E. J., & Ritter, A. V. (2014). Sturdevant’s Art and Science of Operative Dentistry. Elsevier.
- Fejerskov, O., & Kidd, E. (2008). Dental Caries: The Disease and Its Clinical Management. John Wiley & Sons.
- Craig, R. G., & Powers, J. M. (2002). Restorative Dental Materials. Elsevier Mosby.
- Anusavice, K. J., Shen, C., & Rawls, H. R. (2012). Phillips’ Science of Dental Materials. Elsevier Health Sciences.
- Sakaguchi, R. L., & Powers, J. M. (2012). Craig’s Restorative Dental Materials. Elsevier Mosby.
- Smith, B. G. N., & Knight, J. K. (1984). An Index for Measuring the Wear of Teeth. British Dental Journal, 156(12), 435-438.
- Christensen, G. J. (2005). Amalgam vs. Composite Resin: A Continuing Controversy. The Journal of the American Dental Association, 136(11), 1611-1613.
- Demarco, F. F., Collares, K., Coelho-de-Souza, F. H., Correa, M. B., Cenci, M. S., Moraes, R. R., & Opdam, N. J. (2015). Anterior Composite Restorations: A Systematic Review on Long-term Survival and Reasons for Failure. Dental Materials, 31(10), 1214-1224.
- Ferracane, J. L. (2011). Resin Composite–State of the Art. Dental Materials, 27(1), 29-38.
- Hickel, R., Manhart, J., García-Godoy, F., & Medina, J. (2002). Clinical Results and New Developments of Direct Posterior Restorations. American Journal of Dentistry, 15(6), 403-411.
- Opdam, N. J., Bronkhorst, E. M., Loomans, B. A., & Huysmans, M. C. (2010). 12-year Survival of Composite vs. Amalgam Restorations. The Journal of Dental Research, 89(10), 1063-1067.
- Van Dijken, J. W. (2010). A Prospective 8-year Evaluation of Hybrid and Nanofilled Resin Composite Restorations in Posterior Teeth. Dental Materials, 26(9), 929-939.
- Hilton, T. J., Ferracane, J. L., & Mancl, L. (2013). Comparison of CaMBRA and Minimal Intervention Strategies with Standard Care for Caries Management and Restoration Longevity: A Randomized Clinical Trial. Journal of Dental Research, 92(7_suppl), 61S-67S.
- https://www.webmd.com/oral-health/dental-health-fillings
- https://my.clevelandclinic.org/health/treatments/17002-dental-fillings
- https://www.nidcr.nih.gov/health-info/dental-fillings
- https://www.news-medical.net/health/What-are-Dental-Fillings.aspx