Subdural Hematom: 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi

100 / 100

Subdural hematom, kafa travmasına bağlı olarak kafatası ile beyin arasında, yani subdural alanda kan birikmesi sonucu oluşan ciddi bir tıbbi durumdur. Bu hematom, beynin üzerindeki damarların hasar görmesi sonucu kanın bu boşluğa sızmasıyla meydana gelir. Genellikle kafa travmaları sonrasında ortaya çıkar, ancak bazı durumlarda travma olmaksızın da gelişebilir. Beynin normal işlevini engelleyebilecek kadar ciddi sonuçlara yol açabilen bu kanama, hayatı tehdit edici olabilir. Genellikle iki grupta sınıflandırılır: akut ve kronik subdural hematom. Akut formu, ani ve şiddetli bir travma sonrası hızla gelişir ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Kronik formu ise daha yavaş gelişir ve semptomlar hafif baş ağrısı ya da hafıza problemleri gibi belirsiz olabilir.

Subdural Hematom: 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi

Subdural hematomun ciddiyeti, kanamanın büyüklüğüne ve baskının beynin hangi bölgesine yapıldığına bağlı olarak değişir. Erken teşhis ve tedavi, hayat kurtarıcı olabilir. Bu nedenle kafa travması geçiren kişilerin zaman kaybetmeden tıbbi yardım alması büyük önem taşır. Özellikle yaşlı bireyler, antikoagülan ilaç kullanan hastalar ve alkol bağımlıları, hematom gelişimi açısından daha yüksek risk altındadır. Bu yazıda, subdural hematomun belirtileri, nedenleri, teşhis yöntemleri ve tedavi seçenekleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Sıklıkla motorlu taşıt kazaları, düşmeler veya spor yaralanmaları gibi travmatik olaylar sonrası meydana gelir. Özellikle travmanın kafatasında meydana getirdiği ani bir darbe, beyin ile kafatası arasında yer alan damarların yırtılmasına neden olabilir. Kanama, beynin üzerine baskı yaparak nörolojik hasara yol açar. Bu nedenle, herhangi bir travma sonrası ortaya çıkan baş ağrısı, bilinç bulanıklığı ya da nörolojik semptomlar dikkate alınmalı ve bu tür belirtiler göz ardı edilmemelidir. Subdural hematomun sonuçları, tedavi edilmediği takdirde kalıcı beyin hasarına veya ölüme yol açabilecek kadar ağır olabilir.

Bu durumun tanı ve tedavisinde en önemli adım, hızlı bir şekilde tıbbi değerlendirme yapılmasıdır. Genellikle, subdural hematom şüphesi olan hastalarda bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRG) kullanılır. Görüntüleme yöntemleri, kanamanın boyutunu, yerini ve beynin üzerindeki baskıyı belirlemede kritik rol oynar. Tedavi yöntemleri, hematomun büyüklüğüne ve hastanın genel durumuna göre değişiklik gösterebilir. Bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilirken, bazı hafif vakalar ise sadece gözlem ve tıbbi tedavi ile yönetilebilir.

Subdural Hematom: 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi

Subdural Hematom Nedir?

Subdural hematom, başın travmatik bir yaralanması sonucunda oluşabilen ve beyin ile dura mater adı verilen beyin zarı arasında kan birikmesiyle karakterize edilen bir tıbbi durumdur.

Bu tanımı daha ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.

  • Başın Travmatik Yaralanması: SDH, genellikle başın travmatik bir şekilde yaralanması sonucu ortaya çıkar. Bu yaralanmalar, kaza, düşme, spor kazaları veya benzeri nedenlerle meydana gelebilir. Başın şiddetli bir şekilde sarsılması veya darbe alması, dura mater ile beyin arasındaki boşluğa kanın sızmasına neden olabilir.
  • Beyin ve Dura Mater: Beyin, insan vücudunun en karmaşık organelerinden biridir ve dura mater adı verilen kalın bir zar ile çevrilidir. SDH, bu zar ile beyin arasındaki alanda kan birikimi olarak tanımlanır. Kanın bu alanda birikmesi, beyin dokusuna baskı yapabilir ve ciddi sorunlara yol açabilir.
  • Belirgin Belirtiler: Subdural hematomlar, travmadan sonraki saatler veya günler içinde belirgin hale gelebilir. Baş ağrısı, bulantı, kusma, bilinç kaybı, hafıza kaybı ve istemsiz kas kasılmaları gibi belirtiler gösterebilirler. Bu belirtiler, hastaların dikkatini çektiğinde tıbbi yardım gerekliliğini vurgular.
  • Risk Faktörleri: SDH gelişme riskini artıran bazı faktörler vardır. Yaşlı yetişkinlerde, beyin dokusu daha az bağlı olduğundan hematom riski daha yüksektir. Ayrıca, kanın normal pıhtılaşma süreçlerini etkileyen ilaçlar da bu duruma yol açabilir.
  • Ciddi Bir Tıbbi Durum: SDH ciddi bir tıbbi durumdur ve hızlı müdahale gerektirir. Büyük veya semptomlara neden olan subdural hematomlar genellikle cerrahi olarak boşaltılır. İlaçlar, kanın pıhtılaşmasını düzenlemek için kullanılabilir. Tedavi sonrası izlem ve rehabilitasyon da önemlidir.

Subdural Hematom Türleri

Subdural hematomlar genel olarak iki ana kategoriye ayrılır: akut ve kronik. Bu sınıflandırma, hematomun gelişim hızına ve travmanın şiddetine bağlıdır.

  1. Akut Subdural Hematom: Genellikle şiddetli kafa travmaları sonrasında hızla gelişir. Travmadan sonraki ilk birkaç saat içinde belirtiler ortaya çıkar. Ani bir kafa darbesi, beyindeki damarları yırtabilir ve bu yırtılma sonucunda kan sızarak subdural boşluğa birikir. Hızlı tedavi gerektiren, potansiyel olarak hayatı tehdit eden bir durumdur. Belirtileri arasında şiddetli baş ağrısı, bilinç kaybı, mide bulantısı, kusma, nöbetler ve nörolojik fonksiyonlarda ani değişiklikler sayılabilir. Genellikle acil cerrahi müdahale gerektirir.
  2. Kronik Subdural Hematom: Daha yavaş gelişir ve genellikle hafif travmalardan sonra oluşur. Özellikle yaşlı bireylerde görülür. Yaş ilerledikçe beynin küçülmesi, beyindeki damarların gerilmesine neden olur ve bu damarlar hafif darbelerle bile hasar görebilir. Kanama haftalar hatta aylar boyunca yavaş yavaş birikir ve semptomlar genellikle yavaş gelişir. Kronik subdural hematomun belirtileri arasında hafif baş ağrısı, hafıza sorunları, bilişsel bozukluklar, dengesizlik ve kişilik değişiklikleri yer alır. Bu tür hematomlar genellikle cerrahi müdahale olmadan, sadece gözlem ve medikal tedavi ile yönetilebilir.

Subdural Hematom Nedenleri

Subdural hematom (SDH), beyin zarları arasında kan birikmesi sonucu oluşan bir durumdur ve genellikle başa alınan darbeler veya travmalarla ilişkilendirilir. Bununla birlikte, farklı faktörler ve mekanizmalar da subdural hematomun oluşumuna katkıda bulunabilir. İşte subdural hematom nedenlerini detaylı bir şekilde açıklayan alt başlıklar:

1. Travmatik Nedenler

  • Kafa Travmaları: Subdural hematomun en yaygın nedeni başa alınan darbelerdir. Özellikle yüksek enerjili kazalar, spor yaralanmaları ve düşmeler, subdural venlerin yırtılmasına yol açabilir.
  • Hafif Travmalar: Özellikle yaşlı bireylerde, beyin küçüldüğü için subdural venlerin gerilmesi daha olasıdır. Bu durum, hafif bir travma sonrası bile hematom oluşumuna zemin hazırlar.
  • Şiddetli Darbeler: Araç kazaları gibi yüksek hızda gerçekleşen travmalar, beynin ani hareketine ve venöz damarların kopmasına neden olabilir.

2. Yaş ve Demografik Faktörler

  • İleri Yaş: Yaşlı bireylerde beynin hacmi küçülür, bu da subdural alanı genişletir. Venöz damarlar gerilir ve daha kolay yırtılabilir hale gelir.
  • Alkolizm: Alkolik bireylerde travma riski artar ve aynı zamanda kanama eğilimi yüksektir. Bu durum, subdural hematom gelişiminde önemli bir risk faktörüdür.

3. Kanama Bozuklukları

  • Pıhtılaşma Problemleri: Hemofili gibi pıhtılaşma bozuklukları veya antikoagülan (kan sulandırıcı) ilaçların kullanımı, hematom riskini artırır.
  • Trombositopeni: Kan trombosit düzeylerinin düşük olması, kanamanın kontrolsüz şekilde devam etmesine neden olabilir.

4. Kronik Subdural Hematom Oluşumu

  • Mikrotravmalar: Küçük ve tekrarlayan travmalar zamanla subdural boşlukta kronik kan birikimine yol açabilir.
  • Emilim Bozuklukları: Subdural hematomun kendiliğinden çözülmesi gerektiği durumlarda, kanın yeterince emilmemesi kronik bir tablo oluşturabilir.

5. Beyin Cerrahisi ve Diğer Tıbbi Durumlar

  • Cerrahi Komplikasyonlar: Beyin ameliyatları sonrasında subdural hematom gelişimi nadiren de olsa görülebilir.
  • Kafa İçindeki Damar Anomalileri: Anevrizma ya da arteriovenöz malformasyon gibi durumlar, venöz sistem üzerinde ani basınç değişimlerine ve kanamaya neden olabilir.

6. Enfeksiyonlar ve İltihaplı Durumlar

  • Subdural Ampiyem: Beyin zarlarında oluşan enfeksiyonlar bazen hematomla sonuçlanabilir.
  • Enflamatuar Hastalıklar: Bağışıklık sistemini etkileyen hastalıklar, damar bütünlüğünün bozulmasına katkıda bulunabilir.

7. İatrojenik (Tıbbi Müdahaleye Bağlı) Nedenler

  • Lomber Ponksiyon ve Epidural Anestezi: Beyin zarlarının manipüle edildiği işlemler sonrasında subdural hematom nadiren de olsa oluşabilir.
  • İnvaziv Tanı ve Tedavi Yöntemleri: Beyin biyopsisi veya stent yerleştirme gibi müdahaleler hematom oluşumunu tetikleyebilir.

8. Diğer Risk Faktörleri

  • Kanserler: Bazı malign hastalıklar, beyin çevresindeki damar yapılarını zayıflatarak kanama riskini artırabilir.
  • Metabolik Durumlar: Şiddetli dehidratasyon, elektrolit dengesizlikleri veya hipoksi gibi durumlar, damar geçirgenliğini etkileyerek subdural hematoma katkıda bulunabilir.

Subdural hematomun nedeni ne olursa olsun, erken teşhis ve müdahale son derece önemlidir. Her bireyin farklı risk faktörlerine sahip olabileceği göz önünde bulundurularak, multidisipliner bir yaklaşım gereklidir.

Subdural Hematom Belirtileri

Subdural hematom (SDH), kafa travması ya da başka nedenlerle oluşan beyin ve dura mater arasındaki kan birikimidir. Belirtileri, hematomun boyutuna, oluşum hızına ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Akut, subakut ve kronik subdural hematomlar farklı klinik belirtilerle ortaya çıkabilir. İşte subdural hematomun genel belirtileri:

1. Baş Ağrısı

  • Subdural hematomun en yaygın belirtisi baş ağrısıdır. Genellikle kafanın hematomun bulunduğu tarafında hissedilir ve giderek şiddetlenebilir.
  • Kronik vakalarda baş ağrısı daha hafif olabilir ancak uzun süre devam edebilir.

2. Bilinç Kaybı ve Uyku Hali

  • Akut subdural hematomlarda, kafa travmasından hemen sonra bilinç kaybı görülebilir.
  • Daha hafif durumlarda uykuya eğilim, sersemlik veya dikkat dağınıklığı yaşanabilir.
  • Kronik vakalarda bilinç kaybı yavaş ilerleyebilir ve genellikle yaşlı bireylerde fark edilmesi zor olabilir.

3. Nörolojik Bozukluklar

  • Vücudun bir tarafında güçsüzlük (hemiparezi) veya tam felç (hemipleji) gelişebilir.
  • Yüzde asimetri veya konuşma güçlüğü (dizartri) ortaya çıkabilir.
  • Görme sorunları, çift görme (diplopi) veya görme kaybı görülebilir.

4. Kişilik ve Davranış Değişiklikleri

  • Kronik subdural hematomlarda sık karşılaşılan belirtilerden biridir. Hasta çevresi tarafından genellikle “kişiliği değişmiş” olarak tanımlanabilir.
  • Ani öfke nöbetleri, depresif ruh hali veya duygusal dalgalanmalar yaşanabilir.

5. Epileptik Nöbetler

  • Subdural hematom, beyindeki kan birikiminin sinir hücrelerini uyarması nedeniyle epileptik nöbetlere yol açabilir.
  • Bu nöbetler bilinç kaybı ile birlikte olabilir veya olmadan hafif kasılmalar şeklinde görülebilir.

6. Bilinçte Dalgalanmalar

  • Bilinç düzeyinde dalgalanmalar, yani zaman zaman uyanıkken aniden bilincin kapanması gibi durumlar ortaya çıkabilir.
  • Bu dalgalanmalar genellikle hematomun baskı yaptığı alanla ilişkilidir.

7. Bulanık Görme ve Baş Dönmesi

  • Subdural hematomun erken belirtilerinden biri olarak baş dönmesi veya görmede bulanıklık olabilir.
  • Bu belirtiler, hastanın dengede durma zorluğu yaşamasıyla kendini gösterebilir.

8. Mide Bulantısı ve Kusma

  • Hematomun artan kafa içi basınca neden olması, mide bulantısı ve kusmaya yol açabilir.
  • Bu genellikle baş ağrısıyla birlikte görülen bir belirtidir.

9. Yaşlılarda Farklılaşan Belirtiler

  • Yaşlı bireylerde subdural hematom belirtileri genellikle daha sinsi ve yavaş ilerler.
  • Hafıza kaybı, bilişsel işlevlerde bozulma ve genel hareket kabiliyetinde azalma sık görülen semptomlardır.

Subdural hematom belirtileri, diğer nörolojik durumlarla benzerlik gösterebileceğinden, erken teşhis ve müdahale kritik öneme sahiptir. Özellikle kafa travması sonrası yukarıdaki belirtiler fark edilirse, acilen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Subdural Hematom Tanısı

Subdural Hematom tanısının doğru bir şekilde tanımlanması ve teşhis edilmesi, hastanın semptomlarına dayalı olarak ve belirli tıbbi görüntüleme testleri kullanılarak yapılır.

Subdural hematom tanısı aşamalarının ayrıntıları:

  1. Fizik Muayene: Hastanın semptomlarını değerlendiren doktor, ilk olarak bir fizik muayene yapar. Bu muayene sırasında baş ağrısı, bilinç düzeyi, motor fonksiyonlar ve diğer belirtiler dikkatle incelenir.
  2. Hastanın Hikayesi: Hastadan alınan tıbbi öykü, tanıda önemli bir rol oynar. Hastanın geçmiş travmaları, ilaç kullanımı, mevcut tıbbi durumları ve ailesel tıbbi geçmişi hakkında bilgi toplanır.
  3. Görüntüleme Testleri: SDH kesin teşhisi için görüntüleme testleri kullanılır. Bu testler, hematomanın konumunu ve büyüklüğünü belirlemeye yardımcı olur. En yaygın kullanılan görüntüleme yöntemleri şunlar olabilir:
    • Bilgisayarlı Tomografi (BT): BT taraması, subdural hematomları görüntülemek için sıkça kullanılan bir yöntemdir. BT taraması, kanın biriktiği bölgeyi detaylı bir şekilde gösterir ve hematomanın büyüklüğünü belirler.
    • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): MRG, SDH incelemek için kullanılabilen bir diğer görüntüleme yöntemidir. MRG, dokuları ayrıntılı bir şekilde gösterir ve bazen BT’den daha hassas olabilir.
  4. Laboratuvar Testleri: Bazı durumlarda, kanın pıhtılaşma yeteneğini değerlendirmek için laboratuvar testleri yapılabilir. Bu testler, kanama bozukluklarını veya ilaçların etkilerini değerlendirmek için kullanılır.
  5. Lomber Punktur (Omurilik Sıvısı Testi): Nadiren, subdural hematomun diğer nedenlerle karıştırılmasını önlemek için lomber ponksiyon (omurilik sıvısı testi) yapılabilir. Bu test, beyin zarlarından bir örnek almayı içerir.

SDH tanısı, hastanın semptomlarına, tıbbi öyküsüne ve görüntüleme testlerinin sonuçlarına dayanarak konur. Tedaviye başlamadan önce doğru tanı çok önemlidir, çünkü SDH ciddi sonuçlara yol açabilir.

Subdural Hematom: 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi

Subdural Hematom Tedavisi

Subdural hematom (SDH), beyin yüzeyindeki damarların yırtılması sonucu kafatası ile beyin arasına kan sızmasıyla oluşan bir durumdur. Tedavi süreci hematomun türüne (akut, subakut veya kronik), boyutuna, hastanın klinik durumuna ve genel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir. Tedavi seçenekleri genellikle konservatif yaklaşımlardan cerrahi müdahaleye kadar geniş bir yelpazede değerlendirilmektedir.

1. Konservatif Tedavi

Küçük ve asemptomatik subdural hematom vakalarında konservatif tedavi ön plandadır. Bu yaklaşım aşağıdaki unsurları içerir:

  • Klinik ve Radyolojik Takip: Düzenli aralıklarla yapılan beyin görüntüleme (genellikle BT veya MR) hematomun boyutunu ve basıncını takip etmek için gereklidir. Bu süreçte hastanın nörolojik durumu yakından izlenir.
  • Medikal Tedavi:
    • İntrakraniyal basıncı (ICP) kontrol altına almak için mannitol veya hipertonik salin gibi osmotik ajanlar kullanılabilir.
    • Antikoagülan veya antiplatelet ilaç kullanan hastalarda bu ilaçların kesilmesi veya dozunun ayarlanması gerekebilir.
    • Anti-epileptik ilaçlar, hematom kaynaklı nöbet riskini azaltmak için önerilebilir.

2. Cerrahi Tedavi

Hematoma bağlı semptomların şiddetli olduğu veya hematomun büyük olduğu durumlarda cerrahi müdahale gereklidir. Cerrahi tedavi seçenekleri şunlardır:

  1. Burr Hole Kraniotomi:
    • Minimal invaziv bir tekniktir.
    • Genellikle kronik subdural hematomlar için tercih edilir.
    • Küçük bir delik açılarak kanın drenajı sağlanır. Bu yöntem, hematomun basit drenajına olanak tanır ve iyileşme süreci daha hızlıdır.
  2. Kraniotomi:
    • Daha büyük ve akut hematomlar için uygulanır.
    • Kafatasında geniş bir alan açılarak hematom tamamen temizlenir ve beyin üzerindeki baskı azaltılır.
    • Genellikle travmatik subdural hematomlarda tercih edilir.
  3. Subdural Dren Yerleştirilmesi:
    • Drenaj işleminin devamlılığını sağlamak için hematom bölgesine subdural dren yerleştirilir.
    • Bu işlem, hematomun yeniden oluşma riskini azaltmak için kullanılır.

3. Tedaviye Yönelik Yenilikçi Yaklaşımlar

  • Endoskopik Teknikler: Özellikle minimal invaziv tedaviye yönelik olarak geliştirilmiştir. Bu teknik, komplikasyon riskini azaltabilir ve iyileşme süresini kısaltabilir.
  • Rehabilitasyon: Cerrahi sonrası dönemde nörolojik fonksiyonların yeniden kazanılmasına yardımcı olmak için fiziksel ve bilişsel rehabilitasyon programları önerilir.

4. Tedavi Sonrası İzlem

Subdural hematom tedavisinin başarısını artırmak ve komplikasyonları önlemek için düzenli takip esastır. Takip planı şunları içermelidir:

  • Nörolojik Değerlendirme: Hastanın bilinç durumu, motor ve bilişsel fonksiyonları düzenli olarak değerlendirilir.
  • Radyolojik Kontrol: Postoperatif dönemde BT veya MR ile hematomun tam olarak temizlendiği doğrulanır ve yeniden kanama riski değerlendirilir.
  • Yaşam Tarzı Önerileri: Hastaların düşme ve kafa travması riskini azaltacak önlemler alması önerilir.

Her hasta için tedavi, kişisel ihtiyaçlara ve klinik duruma göre özelleştirilmelidir. Multidisipliner bir ekip yaklaşımı, subdural hematom tedavisinin etkinliğini artırabilir ve hastaların yaşam kalitesini iyileştirebilir.

Sonuç

Subdural hematom, özellikle kafa travmalarından sonra gelişen ciddi bir tıbbi durumdur. Erken teşhis ve tedavi, hayat kurtarıcı olabilir. Hem akut hem de kronik subdural hematomlar, beyin üzerinde ciddi baskılara yol açabilir ve nörolojik hasara neden olabilir. Bu nedenle, travma sonrası baş ağrısı, bilinç değişiklikleri veya nörolojik belirtiler ortaya çıktığında derhal tıbbi yardım alınması hayati önem taşır.

Referanslar:

  1. Subdural Hematom: 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi
  2. Bullock, M. R., Chesnut, R., Ghajar, J., Gordon, D., Hartl, R., Newell, D. W., … & Walters, B. C. (2006). Guidelines for the management of severe traumatic brain injury. Neurosurgery, 58(3), S2-1-S2-62.
  3. Berghauser Pont, L. M., Dammers, R., Schouten, J. W., Lingsma, H. F., Dirven, C. M. F., & van der Naalt, J. (2012). Clinical factors associated with outcome in chronic subdural haematoma: A retrospective cohort study. PLoS ONE, 7(8), e42632.
  4. Lee, K. S. (2017). Chronic subdural haematoma in the aged, trauma or degeneration? Journal of Korean Neurosurgical Society, 60(3), 125-129.
  5. Nakaguchi, H., Tanishima, T., & Yoshimasu, N. (2001). Factors in the natural history of chronic subdural haematomas that influence their postoperative recurrence. Journal of Neurosurgery, 95(2), 256-262.
  6. Weigel, R., Schmiedek, P., & Krauss, J. K. (2003). Outcome of contemporary surgery for chronic subdural haematoma: Evidence-based review. Journal of Neurology, Neurosurgery & Psychiatry, 74(7), 937-943.
  7. Markwalder, T. M. (1981). Chronic subdural haematomas: A review. Journal of Neurology, 224(3), 139-152.
  8. Suzuki, K., Sugimoto, K., & Asai, A. (1998). Analysis of the pathogenesis of chronic subdural haematoma: A study on blood coagulation and fibrinolysis. Neurologia Medico-Chirurgica, 38(9), 691-696.
  9. Rockoff, S. D., & Rack, G. J. (1972). Subdural haematoma: A ten-year experience. Archives of Neurology, 27(3), 264-268.
  10. Ohno, K., Suzuki, R., Masaoka, H., Matsushima, Y., Inaba, Y., & Monma, S. (1995). Subdural neomembrane in chronic subdural haematoma: Pathology and function. Acta Neurochirurgica, 134(3-4), 262-268.
  11. Takizawa, K., Sorimachi, T., Ishizaka, S., Sato, A., Kamata, I., & Tomiyama, T. (2015). CT-based classification of chronic subdural haematoma: Relationship to postoperative recurrence. Journal of Neurosurgery, 122(1), 82-87.
  12. Edlmann, E., Giorgi-Coll, S., Whitfield, P. C., Carpenter, K. L., & Hutchinson, P. J. (2017). Pathophysiology of chronic subdural haematoma: Inflammation, angiogenesis and implications for pharmacotherapy. Journal of Neuroinflammation, 14(1), 108.
  13. Santarius, T., Kirkpatrick, P. J., Kolias, A. G., Hutchinson, P. J. (2010). Working toward rational and evidence-based treatment of chronic subdural haematoma. Clinical Neurosurgery, 57, 112-122.
  14. Glover, D., & Labadie, E. L. (1976). Part I: Histological and ultrastructural evidence of the role of the dura in the pathogenesis of subdural haematomas. Journal of Neurosurgery, 45(4), 382-392.
  15. Horn, E. M., Feiz-Erfan, I., Bristol, R. E., Dickman, C. A., & Spetzler, R. F. (2006). Chronic subdural haematomas: An evaluation of surgical treatment. Surgical Neurology, 66(2), 171-176.
  16. Mori, K., Maeda, M., & Kishi, H. (1999). Surgical treatment of chronic subdural haematoma in 500 consecutive cases: Clinical characteristics, surgical outcome, complications, and recurrence rate. Neurologia Medico-Chirurgica, 39(6), 321-326.
  17. Tanikawa, M., Mase, M., Yamada, K., Shimazu, T., & Ohara, S. (2001). Prognosis for patients with chronic subdural haematomas. Neurologia Medico-Chirurgica, 41(5), 307-311.
  18. Chen, J. C., Levy, M. L. (2000). Causes, epidemiology, and risk factors of chronic subdural haematomas. Neurosurgery Clinics of North America, 11(3), 399-406.
  19. Zumofen, D. W., Regli, L., Levivier, M., Krayenbühl, N., & Schroth, G. (2009). Chronic subdural haematomas: Spectrum of radiological findings and correlations to clinical presentation. Journal of Clinical Neuroscience, 16(5), 643-648.
  20. https://scholar.google.com/
  21. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  22. https://www.researchgate.net/
  23. https://www.mayoclinic.org/
  24. https://www.nhs.uk/
  25. https://www.webmd.com/

Subdural Hematom: 9 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi

Sağlık Bilgisi Paylaş !
Op. Dr. Ali GÜRTUNA
Op. Dr. Ali GÜRTUNA

Çocuk Cerrahisi Uzmanı
Sağlık Bilgisi: aligurtuna.com

Articles: 1372