Katarakt Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Görme yetisi, hayatımızdaki en değerli duyulardan biridir. Ancak, yaşlandıkça göz sağlığımızda çeşitli problemler ortaya çıkabilir ve bu problemlerden biri de katarakttır. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen bir göz rahatsızlığıdır ve genellikle yaşlı bireylerde görülür. Göz merceğinin bulanıklaşması sonucu ortaya çıkar ve tedavi edilmezse görme kaybına yol açabilir. Katarakt nedenleri, belirtileri ve tedavi seçenekleri hakkında bilgi sahibi olmak, bu rahatsızlığın erken teşhis ve tedavi edilmesine olanak tanır.

Katarakt Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Katarakt, yaşla birlikte gelen bir durum olarak bilinse de, aslında birçok farklı faktörün birleşimi sonucu gelişebilir. Çoğu insan yalnızca yaşlanmanın bir parçası olarak görse de, genetik faktörler, travmalar, belirli hastalıklar ve hatta yaşam tarzı seçimleri de gelişimini tetikleyebilir. Bu nedenle, katarakt nedenleri ve risk faktörleri hakkında bilgi sahibi olmak, bu durumun önlenmesi veya geciktirilmesi açısından büyük önem taşır.

Belirtileri, genellikle yavaş ve sinsi bir şekilde ortaya çıkar, bu da rahatsızlığın başlangıç aşamasında fark edilmesini zorlaştırabilir. Ancak, belirli belirtilere dikkat ederek erken teşhis etmek mümkündür. Erken teşhis, tedavi sürecinin başarısını büyük ölçüde artırabilir ve görme kaybını önleyebilir. Bu makalede, katarakt belirtileri, nedenleri ve modern tedavi yöntemleri hakkında kapsamlı bilgi bulacaksınız.

Katarakt Nedir? Katarakt Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Katarakt Belirtileri Nelerdir?

Göz merceğinin saydamlığını kaybederek bulanıklaşmasına neden olan ve genellikle ilerleyici bir görme kaybıyla sonuçlanan bir durumdur. Bu rahatsızlık, çoğu zaman yaşlanmayla ilişkili olarak gelişse de, doğuştan gelen faktörler, travmalar veya belirli hastalıklar nedeniyle de ortaya çıkabilir. Katarakt belirtileri genellikle yavaş yavaş gelişir ve başlangıçta hafif fark edilirken, zamanla daha belirgin hale gelir. Belirtiler farklı evrelerde farklı şekillerde ortaya çıkar ve hastanın yaşam kalitesini etkileyebilir.

1. Bulanık veya Azalmış Görme

En yaygın ve erken belirtilerinden biri bulanık görmedir. Göz merceği bulanıklaştıkça, hasta çevresindeki nesneleri net bir şekilde görememeye başlar. Bu durum, suyun içine bakıyormuş gibi bir görme hissine benzetilir. Görme kalitesindeki bu azalma genellikle her iki gözde de görülür, ancak kataraktın gelişimi bir gözde diğerine göre daha hızlı olabilir.

2. Parlak Işıklara Karşı Hassasiyet

Bu hastalar, parlak ışıklara karşı artan bir hassasiyet hissederler. Özellikle güneş ışığı veya araba farları gibi parlak ve yoğun ışıklar, görmeyi daha da zorlaştırabilir. Bu durum, kataraktın ışığı düzgün bir şekilde odaklayamaması nedeniyle oluşur. Ayrıca, parlak ışık kaynakları çevresinde halkalar veya parıltılar fark edilebilir.

3. Gece Görme Problemleri

Kataraktın ilerlemesi, özellikle düşük ışık koşullarında görme yeteneğini etkiler. Gece görüşü kötüleşen hastalar, karanlıkta araba kullanırken veya loş ışıklı alanlarda hareket ederken zorluk yaşayabilir. Bu durum, gece araç kullanan kişiler için özellikle tehlikeli hale gelebilir.

4. Renk Algısında Değişiklik

Renklerin daha soluk veya sararmış görünmesine neden olabilir. Göz merceği saydamlığını kaybettiğinde, renkler doğal tonlarından uzaklaşabilir ve hastalar parlak renkleri algılamakta güçlük çekebilir. Bu değişiklikler genellikle yavaş geliştiği için hasta tarafından başlangıçta fark edilmeyebilir.

5. Çift Görme (Diplopi)

Bir diğer belirti, özellikle erken evrede görülebilen çift görmedir. Hasta tek bir gözle baktığında bile nesneleri çift ya da birden fazla görebilir. Bu durum, kataraktın ışığın düzgün bir şekilde kırılmasını engellemesinden kaynaklanır. Ancak, hastalık ilerledikçe çift görme genellikle azalır.

6. Gözlük veya Kontakt Lens Gücünde Sık Değişiklik

Hastalar, gözlük veya kontakt lens reçetelerini sık sık değiştirme ihtiyacı hissedebilir. Kataraktın ilerlemesi, gözün odaklanma yeteneğini etkileyerek sık sık görme problemlerine neden olur. Gözlük veya lens değişiklikleri kısa vadeli bir çözüm sunsa da, katarakt tedavi edilmediği sürece bu değişiklikler yeterli olmayacaktır.

7. Görüşte Matlık ve Sislenme

Hastalık ilerledikçe, hastalar genellikle görüşlerinde matlık ve sislenme hissi yaşar. Bu, çevreyi net bir şekilde algılamayı daha da zorlaştırır ve günlük aktiviteleri, özellikle okuma veya televizyon izleme gibi görsel keskinlik gerektiren görevleri yerine getirmeyi güçleştirir.

8. Işık Kırılmaları ve Halo Efektleri

Katarakt, ışığın düzgün bir şekilde kırılmasını engelleyerek ışık kaynaklarının çevresinde halka benzeri etkiler (halo) oluşmasına neden olabilir. Özellikle gece ışıkların çevresinde bu parıltıların görülmesi, sürüş gibi faaliyetlerde büyük zorluklara yol açabilir. Bu durum, hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

9. Derinlik Algısında Bozulma

Hastanın derinlik algısını etkileyebilir ve mesafe tahmininde zorluk yaşanmasına neden olabilir. Özellikle merdiven inip çıkma veya bir nesneye uzanma gibi hareketler sırasında denge sorunları ortaya çıkabilir.

10. Okuma Zorluğu

Hastalar, yazıları net bir şekilde görememekten dolayı okumakta zorlanabilirler. Özellikle küçük yazılar veya loş ışıklı ortamlarda okuma daha güç hale gelir. Bu durum, hastanın sosyal ve profesyonel hayatını olumsuz etkileyebilir.

Belirtilerin Günlük Yaşama Etkisi

Kataraktın neden olduğu belirtiler, hastaların günlük yaşam aktivitelerini ciddi şekilde etkileyebilir. Görme bozukluğu nedeniyle aşağıdaki zorluklar yaşanabilir:

  • Araç Kullanma: Hem gündüz hem de gece araç kullanmak daha zor hale gelebilir.
  • Sosyal Aktiviteler: Görme kaybı, dışarıda vakit geçirme veya sosyal etkinliklere katılma isteğini azaltabilir.
  • Bağımsızlık: Görme sorunları, hastaların bağımsızlıklarını kaybetmelerine ve başkalarına bağımlı hale gelmelerine neden olabilir.

Katarakt belirtileri fark edildiğinde, erken teşhis ve tedavi için bir göz doktoruna başvurulması önemlidir. Hastalık tedavi edilmediği takdirde görme kaybı ilerleyebilir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir. Ancak, uygun tedavi yöntemleriyle hastalar görme yetilerini yeniden kazanabilir ve normal yaşamlarına dönebilirler.

Katarakt Nedenleri Nelerdir?

Dünya genelinde en yaygın görme kaybı nedenlerinden biridir. Göz merceği, ışığın retina üzerinde doğru bir şekilde odaklanmasını sağlar. Ancak, çeşitli faktörlere bağlı olarak merceğin saydam yapısı bozulabilir ve bu da görme kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Kataraktın gelişiminde birden fazla neden rol oynar ve bu nedenler genellikle yaş, genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve sağlık koşulları ile ilişkilidir.

1. Yaşlanma

En yaygın nedeni yaşlanmadır. Yaş ilerledikçe, göz merceği doğal olarak protein birikimi, yapısal değişiklikler ve oksidatif stres nedeniyle bulanıklaşır. Bu süreç, genellikle 40 yaşından sonra başlar ve 60 yaşından itibaren belirgin hale gelir. Yaşlanmaya bağlı katarakt, yaşa bağlı dejeneratif bir durum olarak kabul edilir ve vakaların büyük bir kısmını oluşturur.

  • Mercekte Protein Birikimi: Yaş ilerledikçe, göz merceği içindeki proteinler bir araya gelerek kümeler oluşturur ve bu da ışığın düzgün bir şekilde geçmesini engeller.
  • Oksidatif Hasar: Yaşlanma sürecinde serbest radikallerin birikimi, göz hücrelerinde hasara yol açarak katarakt oluşumunu hızlandırabilir.

2. Genetik Faktörler

Ailede katarakt geçmişi olan bireylerin bu hastalığa yakalanma riski daha yüksektir. Genetik yatkınlık, göz merceğinin yapısal özelliklerini ve hastalığa karşı duyarlılığını etkileyebilir. Bazı kalıtsal hastalıklar da çocukluk veya gençlik döneminde katarakt gelişimine neden olabilir.

  • Kongenital Katarakt: Doğuştan gelen katarakt, genetik mutasyonlar veya hamilelik sırasında geçirilen enfeksiyonlarla ilişkilidir.
  • Kalıtsal Yatkınlık: Bazı ailelerde erken yaşta gelişimi daha sık görülebilir.

3. Sağlık Koşulları

Birçok kronik sağlık durumu ve metabolik hastalık, riski artırabilir:

  • Diyabet: Kan şekerinin sürekli yüksek seviyede olması, göz merceğinde osmotik stres oluşturarak katarakt oluşumunu hızlandırır. Diyabetik hastalarda aha erken yaşlarda görülür.
  • Hipertansiyon: Yüksek tansiyon, göz içindeki kan damarlarına zarar verebilir ve katarakt riskini artırabilir.
  • Obezite: Fazla kilolu bireylerde oksidatif stres ve inflamasyon düzeyleri daha yüksek olduğu için risk artar.

4. Travma ve Yaralanmalar

Göz yaralanmaları ve fiziksel travmalar, göz merceğinde yapısal hasara yol açarak katarakt oluşumuna neden olabilir. Bu tür, travmadan hemen sonra veya yıllar içinde gelişebilir.

  • Fiziksel Yaralanmalar: Göze alınan darbeler, göz merceğinin protein yapısını bozabilir.
  • Kimyasal Maruziyet: Kimyasal maddelerle temas, göz merceğinde toksik etkilere yol açabilir.

5. Güneş Işığı ve UV Maruziyeti

Uzun süre güneş ışığına ve ultraviyole (UV) ışınlarına maruz kalmak, hastalık oluşumunu hızlandırabilir. UV ışınları, göz merceğinde oksidatif hasara neden olur ve bu hasar zamanla birikerek katarakt gelişimine yol açabilir. Özellikle açık havada çalışan bireyler, UV ışınlarına daha fazla maruz kaldıkları için risk altındadır.

  • Korumasız Güneş Işığına Maruziyet: Güneş gözlüğü kullanmayan bireylerde risk daha yüksektir.
  • Ozon Tabakası İncelmesi: Çevresel faktörler nedeniyle UV ışınlarının daha yoğun olması, bu riski artırabilir.

6. Sigara ve Alkol Kullanımı

Sigara ve aşırı alkol tüketimi, katarakt riskini artıran önemli faktörlerdir. Sigara dumanındaki toksik maddeler, göz merceğinde oksidatif stresi artırarak protein yapısını bozabilir. Benzer şekilde, alkolün fazla tüketimi de göz sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.

  • Sigaranın Etkisi: Sigara içen bireylerde görülme riski %60’a kadar artabilir.
  • Alkol Tüketimi: Aşırı alkol tüketimi, göz merceğinin hidrasyon dengesini bozarak bulanıklık oluşumuna katkıda bulunabilir.

7. İlaç Kullanımı

Bazı ilaçlar, uzun süreli kullanımları sonucunda katarakt gelişimine neden olabilir. Bu ilaçlar arasında şunlar yer alır:

  • Kortikosteroidler: Uzun süreli steroid kullanımı, özellikle sistemik veya oftalmik steroidler, riski artırabilir.
  • Antipsikotik İlaçlar: Bazı antipsikotiklerin yan etkileri arasında katarakt gelişimi bulunmaktadır.

8. Beslenme ve Vitamin Eksiklikleri

Dengeli bir diyetle alınmayan vitamin ve mineraller, göz sağlığını olumsuz etkileyebilir ve katarakt riskini artırabilir. Özellikle antioksidan özelliklere sahip C ve E vitaminlerinin eksikliği, göz merceğinde oksidatif stresin artmasına yol açabilir.

  • Antioksidan Eksikliği: Serbest radikallere karşı koruma sağlayan antioksidanların yetersizliği, katarakt oluşumunu hızlandırabilir.
  • Yetersiz Beslenme: Özellikle gelişmekte olan ülkelerde, yetersiz beslenme nedeniyle daha erken yaşlarda ortaya çıkabilir.

9. Diğer Çevresel ve Mesleki Faktörler

Bazı çevresel ve mesleki maruziyetler, katarakt gelişimine katkıda bulunabilir:

  • Radyasyon Maruziyeti: Radyasyon terapisi alan bireylerde daha sık görülür.
  • Kimyasal Maddeler: Sanayi sektöründe çalışanlar, toksik kimyasallara maruz kaldıklarında risk altında olabilir.
  • Hava Kirliliği: Çevresel kirlilik, göz üzerinde oksidatif stres yaratarak katarakt oluşumuna katkıda bulunabilir.

10. Erken Doğum ve Gelişimsel Faktörler

Erken doğum veya düşük doğum ağırlığı gibi faktörler, doğuştan katarakt riskini artırabilir. Bu tür durumlar, doğum öncesi ve doğum sonrası dönemlerde göz merceğinin sağlıklı bir şekilde gelişmesini engelleyebilir.

Katarakt Nedir? Katarakt Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Katarakt Tedavisi Nasıl Yapılır?

Katarakt, genellikle yaşlanma sürecine bağlı olarak göz merceğinin saydamlığını kaybetmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Görme kaybına neden olan bu hastalığın tedavisi, hastanın görme düzeyine, yaşam kalitesine ve kataraktın ilerleme derecesine bağlı olarak planlanır. Katarakt tedavisi, başlangıç aşamalarında semptomları hafifletmeyi hedeflerken, ilerleyen durumlarda cerrahi müdahale gerektirir. Günümüzde, katarakt tedavisi için en etkili yöntem cerrahidir; ancak tedavi süreci, cerrahi öncesi ve sonrası dikkat edilmesi gereken birçok adımı içerir.

1. Kataraktın Erken Dönem Tedavisi

Kataraktın erken dönemlerinde, semptomlar genellikle hafif seyreder ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkilemez. Bu dönemde tedavi cerrahi müdahale gerektirmez, ancak semptomları hafifletmek için bazı yaşam tarzı değişiklikleri ve optik çözümler önerilebilir:

  • Gözlük veya Lens Kullanımı:
    • Görme sorunlarını düzeltmek için özel tasarlanmış gözlükler veya kontakt lensler kullanılabilir.
    • Kataraktın neden olduğu bulanık görmeyi hafifletmek için anti-yansıma kaplamalı gözlükler faydalı olabilir.
  • Aydınlatma Düzenlemeleri:
    • Katarakt hastaları için daha parlak ve odaklanmış ışık kaynakları kullanılması önerilir.
    • Kontrast artırıcı lambalar veya büyüteçler, görmeyi kolaylaştırabilir.
  • Güneş Gözlüğü Kullanımı:
    • UV ışınlarına maruz kalmayı azaltmak için güneş gözlüğü kullanımı önerilir.
    • Gözleri güneşten korumak, kataraktın ilerlemesini yavaşlatabilir.

Bu yaklaşımlar, kataraktın neden olduğu görme problemlerini geçici olarak hafifletebilir; ancak hastalığın ilerlemesini durdurmaz. Katarakt, genellikle cerrahi müdahale gerektiren bir aşamaya ilerler.

2. Katarakt Cerrahisi

Katarakt tedavisinde cerrahi müdahale, merceğin bulanıklığını gidermenin ve görme kaybını düzeltmenin tek kesin yoludur. Katarakt cerrahisi, son derece güvenli ve etkili bir prosedürdür. Gelişmiş teknolojiler sayesinde, komplikasyon riski minimum düzeydedir ve başarı oranı oldukça yüksektir. Cerrahi yöntemler şu şekilde açıklanabilir:

  • Fakoemülsifikasyon (Fako):
    • Günümüzde en yaygın kullanılan katarakt cerrahisi yöntemidir.
    • Ultrasonik dalgalar yardımıyla göz merceği küçük parçalara ayrılarak alınır.
    • Operasyon sonrası yapay bir göz içi lens (GİL) yerleştirilir.
    • Küçük kesilerle gerçekleştirildiği için iyileşme süresi kısadır ve dikiş gerektirmez.
  • Ekstrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu (ECCE):
    • Daha büyük kesilerle gerçekleştirilen bu yöntemde, bulanık mercek bir bütün olarak çıkarılır.
    • Fakoemülsifikasyonun mümkün olmadığı ileri dereceli katarakt vakalarında tercih edilir.
  • Femtosaniye Lazer Cerrahisi:
    • Katarakt cerrahisinde lazer teknolojisinin kullanıldığı bu yöntem, dikişsiz ve hassas bir müdahale sağlar.
    • Kesilerin ve mercek parçalanmasının lazerle yapılması, cerrahinin doğruluğunu artırır ve komplikasyon riskini azaltır.

Cerrahi prosedür, genellikle 15-30 dakika sürer ve çoğu hasta aynı gün taburcu edilir. Operasyon sırasında lokal anestezi kullanılır, bu nedenle hasta herhangi bir ağrı hissetmez. Ameliyat sonrası iyileşme süreci genellikle hızlıdır; ancak dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır.

3. Katarakt Ameliyatı Sonrası Bakım

Katarakt cerrahisinden sonra başarılı bir iyileşme süreci geçirmek için ameliyat sonrası bakım büyük önem taşır. Bu süreçte hastaların şu önerilere dikkat etmesi gerekir:

  • İlaç Kullanımı:
    • Operasyon sonrası göz damlaları reçete edilir. Bu damlalar enfeksiyonu önler ve gözdeki iltihabı azaltır.
    • Hastaların doktorun önerdiği sıklıkta ve sürede bu ilaçları kullanması gerekir.
  • Fiziksel Aktiviteden Kaçınma:
    • Ameliyattan sonra ağır kaldırmaktan, eğilmekten ve gözleri zorlayacak aktivitelerden kaçınılmalıdır.
    • Gözlerin korunması için tozlu ve kirli ortamlardan uzak durulmalıdır.
  • Göz Koruması:
    • Ameliyat sonrası ilk birkaç hafta, gözleri korumak için özel gözlükler veya koruyucu lensler takılmalıdır.
    • Uykuda göze baskı yapılmasını önlemek için doktorun önerdiği koruyucular kullanılabilir.
  • Kontroller:
    • Ameliyat sonrası düzenli doktor kontrolleri yapılmalıdır. Bu kontrollerde gözün durumu değerlendirilir ve olası komplikasyonlar erkenden tespit edilebilir.

Ameliyat sonrası çoğu hasta birkaç gün içinde görme netliğini kazanır. Ancak tam iyileşme süreci birkaç hafta sürebilir.

4. Katarakt Cerrahisinde Yapay Lens Seçenekleri

Katarakt cerrahisinde bulanıklaşan doğal lens çıkarıldıktan sonra, yerine yapay bir göz içi lens (GİL) yerleştirilir. Günümüzde farklı yapay lens türleri mevcuttur ve hastanın ihtiyaçlarına göre seçim yapılabilir:

  • Monofokal Lensler:
    • Uzak görüş için tasarlanmıştır; yakın görüş için gözlük kullanımı gerekebilir.
  • Multifokal Lensler:
    • Hem uzak hem de yakın mesafeler için net görüş sağlar.
  • Toric Lensler:
    • Astigmatizmayı düzeltmek için özel olarak tasarlanmıştır.

Lens seçimi, hastanın yaşam tarzı, görme ihtiyaçları ve doktorun önerileri doğrultusunda yapılır.

5. Katarakt Cerrahisinin Riskleri ve Komplikasyonları

Katarakt cerrahisi genellikle güvenli bir prosedür olsa da, her cerrahi işlemde olduğu gibi bazı riskler ve komplikasyonlar olabilir. Bunlar şunlardır:

  • Enfeksiyon
  • Kanama
  • Göz içi basıncında artış
  • Retina dekolmanı
  • Gözde bulanıklık (sekonder katarakt)

Bu komplikasyonlar nadir görülse de, ameliyat sonrası belirtiler dikkatle takip edilmelidir. Ani görme kaybı, şiddetli ağrı veya ışık çakmaları gibi durumlarda derhal doktora başvurulmalıdır.

Kataraktı Önlemenin Yolları

Düzenli Göz Muayeneleri

Kataraktın erken teşhisi ve tedavisi için düzenli göz muayeneleri büyük önem taşır. Özellikle 40 yaş ve üzerindeki bireylerin, yılda bir kez göz muayenesi yaptırması önerilir. Bu muayeneler, diğer göz hastalıklarının da erken teşhis edilmesine olanak tanır.

Güneşten Korunma

UV ışınları, katarakt gelişiminde önemli bir rol oynar. Gözleri güneşten korumak için kaliteli güneş gözlüğü kullanımı önerilir. Güneş gözlüğü, UV ışınlarının göz merceğine zarar vermesini engelleyerek riski azaltır.

Sağlıklı Beslenme ve Yaşam Tarzı

Dengeli beslenme, genel göz sağlığını korumak için kritiktir. Antioksidanlar açısından zengin meyve ve sebzelerin tüketimi, riski azaltabilir. Ayrıca, sigara ve aşırı alkol tüketiminden kaçınmak da göz sağlığını korur.

Sonuç

Katarakt, tedavi edilebilir bir göz rahatsızlığıdır ve erken teşhis, başarılı bir tedavi için kritik öneme sahiptir. Bu makalede, katarakt belirtileri, nedenleri ve tedavi seçenekleri detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Kataraktın erken teşhisi, görme yetisinin korunması ve yaşam kalitesinin artırılması açısından büyük önem taşır. Düzenli göz muayeneleri, sağlıklı yaşam tarzı ve bilinçli tedavi yaklaşımları, katarakt tedavisinde başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlar.

Referanslar:

  1. Katarakt Nedir? Katarakt Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi
  2. Foster, A., & Resnikoff, S. (2005). The impact of vision 2020 on global blindness. Eye, 19(10), 1133–1135.
  3. Pascolini, D., & Mariotti, S. P. (2012). Global estimates of visual impairment. British Journal of Ophthalmology, 96(5), 614–618.
  4. West, S., & Valmadrid, C. T. (1995). Epidemiology of risk factors for age-related cataract. Surv Ophthalmol, 39(4), 323–334.
  5. Asbell, P. A., Dualan, I., Mindel, J., Brocks, D., Ahmad, M., & Epstein, S. (2005). Age-related cataract. The Lancet, 365(9459), 599–609.
  6. Congdon, N., Vingerling, J. R., Klein, B. E., West, S. K., Friedman, D. S., Kempen, J., Taylor, H. R., & Mitchell, P. (2004). Prevalence of cataract and pseudophakia/aphakia among adults in the United States. Archives of Ophthalmology, 122(4), 487–494.
  7. Chylack, L. T., Wolfe, J. K., Singer, D. M., Leske, M. C., Bullimore, M. A., Bailey, I. L., Friend, J., McCarthy, D., Wu, S. Y., & the Longitudinal Study of Cataract Study Group. (1993). The lens opacities classification system III. Archives of Ophthalmology, 111(6), 831–836.
  8. Resnikoff, S., & Keys, T. (2004). Global initiative for the elimination of avoidable blindness. Community Eye Health Journal, 17(49), 25–28.
  9. Taylor, H. R. (1999). Cataract: How much surgery do we have to do? British Journal of Ophthalmology, 83(1), 1–2.
  10. Thylefors, B., Negrel, A. D., Pararajasegaram, R., & Dadzie, K. Y. (1995). Global data on blindness. Bulletin of the World Health Organization, 73(1), 115–121.
  11. Brian, G., & Taylor, H. (2001). Cataract blindness—challenges for the 21st century. Bulletin of the World Health Organization, 79(3), 249–256.
  12. Klein, B. E., Klein, R., Linton, K. L., & Franke, T. (1993). Cigarette smoking and lens opacities: The Beaver Dam Eye Study. American Journal of Preventive Medicine, 9(1), 27–30.
  13. He, M., & Xu, J. (2005). Current status of cataract surgery in China. Surv Ophthalmol, 50(1), 69–72.
  14. Javitt, J. C., & Wang, F. (1995). Cataract epidemiology in the developed and developing world. Current Opinion in Ophthalmology, 6(1), 66–69.
  15. West, S. K. (2007). Looking forward to 2020: challenges in reducing age-related cataract blindness. Ophthalmic Epidemiology, 14(6), 315–319.
  16. Thylefors, B. (1998). A global initiative for the elimination of avoidable blindness. American Journal of Ophthalmology, 125(1), 90–93.
  17. Vashist, P., Talwar, B., Gogoi, M., Maraini, G., Camparini, M., Ravindran, R. D., Murthy, G. V. S., & John, N. (2011). Prevalence of cataract in an older population in India. Ophthalmology, 118(2), 272–278.
  18. Reddy, K. S., & Pradhan, D. (2011). Oxidative stress and cataract: role of antioxidants. Ophthalmic Research, 46(2), 56–60.
  19. Solomon, S. D., & Chew, E. (2004). Age-related cataract and antioxidant vitamins. Clinical Interventions in Aging, 1(3), 215–222.
  20. Lim, L. S., & Mitchell, P. (2009). Diet and cataract: A systematic review. Eye, 23(1), 1–11.
  21. Leske, M. C., & Chylack, L. T. (1983). Epidemiologic aspects of age-related cataract. Investigative Ophthalmology & Visual Science, 24(6), 807–813.
  22. Foster, A. (2000). Cataract and “Vision 2020—the right to sight” initiative. The British Journal of Ophthalmology, 84(6), 635–639.
  23. Mahmud, I., & Rashid, M. U. (2011). Barriers to cataract surgery in South Asia: a scoping review. BMC Ophthalmology, 11(1), 2–6.
  24. Javitt, J. C., Wang, F., & West, S. K. (1996). Blindness due to cataract: epidemiology and prevention. Annual Review of Public Health, 17(1), 159–177.
  25. Taylor, A., Jacques, P. F., & Epstein, E. M. (1995). Relations among aging, antioxidant status, and cataract. The American Journal of Clinical Nutrition, 62(6), 1439S–1447S.
  26. Klein, R., & Klein, B. E. K. (1992). Socioeconomic factors in the epidemiology of lens opacities. Archives of Ophthalmology, 110(11), 1469–1473.
  27. Varma, R., & Torres, M. (2004). Prevalence of lens opacities in Latinos. Ophthalmology, 111(9), 1449–1456.
  28. Cumming, R. G., & Mitchell, P. (1997). Hormone replacement therapy, reproductive factors, and cataract. Ophthalmic Epidemiology, 4(3), 151–160.
  29. Hammond, C. J., & Snieder, H. (2000). Twin study of age-related cataract. Ophthalmology, 107(3), 548–553.
  30. Hejtmancik, J. F., & Shiels, A. (2004). Genetics of age-related cataract. Ophthalmology Clinics of North America, 17(1), 83–93.
  31. Asbell, P. A., & Dualan, I. (2006). Cataract surgery trends and clinical practices. Journal of Cataract & Refractive Surgery, 32(10), 1611–1622.
  32. Lim, L. S., & Mitchell, P. (2010). Light exposure and cataract risk. Ophthalmic Epidemiology, 17(3), 161–170.
  33. West, S. K., & Valmadrid, C. T. (2004). Diabetes and risk of cataract. American Journal of Epidemiology, 159(11), 1071–1078.
  34. Brian, G., & Taylor, H. R. (2003). Cataract blindness—priorities for research and action. Clinical and Experimental Ophthalmology, 31(3), 218–220.
  35. Truscott, R. J. (2005). Age-related nuclear cataract—oxidation is the key. Experimental Eye Research, 80(5), 709–725.
  36. Spector, A. (1995). Oxidative stress and disease. Journal of Ocular Pharmacology and Therapeutics, 11(3), 297–302.
  37. Sparrow, J. R., & Boulton, M. (2005). RPE lipofuscin and its role in retinal pathobiology. Experimental Eye Research, 80(5), 595–606.
  38. Lundström, M., Stenevi, U., & Thorburn, W. (2001). Cataract surgery in the very elderly. Journal of Cataract & Refractive Surgery, 27(3), 422–429.
  39. Zarbin, M. A., & Szirth, B. C. (2007). Current concepts in the pathogenesis of age-related macular degeneration. Archives of Ophthalmology, 125(1), 123–136.
  40. Google Scholar
  41. PubMed
Katarakt Nedir? Katarakt Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi
Katarakt Nedir? Katarakt Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi